Sıla ARABACIOĞLU-GERÇEK HABERCİ-ÖZEL HABER-İzmir Şehir Hastanesi’nin açılabilmesi için 3 bin hemşire ve yaklaşık iki bin civarında da hekim gerektiğine dikkat çeken Türk Sağlık-Sen 1 No’lu Şube Başkanı Barış Koçak, “Atama döneminde İzmir’e maksimum atama 700 oldu. Bu hastane açıldığında var olan sağlık çalışanı eksiği daha da büyüyecek” açıklamasını yaptı.
“Hem vatandaş hem sağlık çalışanları sıkıntı yaşayacak”
Koçak, aldığı duyumlara göre İzmir Şehir Hastanesi’nin ocak ayından sonra yavaş yavaş faaliyete geçeceğini aktararak, “Atama yapılmadan böyle bir işe başlanırsa, şehir hastanesini çok sıkıntılı günler bekliyor. Oradaki personel açısından da hizmet alacak vatandaş açısından da sıkıntılı günler yaşanacağını tahmin etmek zor değil. Ne kadar yatak kapasitesi fazla olursa olsun, personel yetersizse o yatakta yatan hastaya kim bakacak? Bunlar düşünülerek, İzmir’e ve Türkiye genelinde gerekli atamalar yapılmalı” ifadelerini kullandı.
“İzmir’de sağlık çalışanı eksiğimiz yüzde 20”
Sağlık çalışanı ataması yapılması gerektiğinin altını çizen Koçak, İzmir’de diğer illere oranla sağlık çalışanı eksiğinin yüzde 20 civarında olduğunu belirterek, “Yani İstanbul’da bin kişiye 100 hemşire düşüyorsa İzmir’de bin kişiye 80 hemşire düşüyor. Bu da iş yükünü arttırıyor, insanların mesleğe bağlılığını azaltıyor” sözlerine yer verdi.
“Sağlık çalışanlarından peş peşe istifalar geliyor”
Koçak, sağlık çalışanlarının omuzlarındaki yükün giderek arttığını söyleyerek, “Pandemi, aşı çalışmaları, yoğun bakım servisleri ve filyasyon çalışmaları zaten sağlık çalışanlarına ağır bir yük, bu yük sağlık çalışanları eksiğinden dolayı daha da artıyor. Kendisine maddi olarak dışarıda daha iyi imkânlar sağlayabileceğini düşünen sağlık çalışanlarından peş peşe istifalar geliyor” diye konuştu.
“Sağlık çalışanlarına negatif ayrımcılık uygulanıyor”
2021 sağlık çalışanları yılı ilan edildiğini söyleyen Koçak, çeşitli ülkelerde sağlık çalışanlarına iyileştirmeler yapılırken Türkiye’de sağlık çalışanlarına pozitif ayrımcılığı değil, negatif ayrımcılık uygulandığını söyledi. Gerekli özlük haklarını alamadıklarını belirten Koçak, “Biz maaş odaklı değiliz sadece verdiğimiz hizmetin karşılığını istiyoruz çünkü biz bu işi başka bir ülkede yaptığımızda emeğimizin karşılığını alabiliyoruz. Türkiye’de aldığımız tek şey üç gün boyunca saat 21.00’da balkonlardan alkışlanmak” açıklamasını yaptı.
“Hem vatandaş hem sağlık çalışanları sıkıntı yaşayacak”
Koçak, aldığı duyumlara göre İzmir Şehir Hastanesi’nin ocak ayından sonra yavaş yavaş faaliyete geçeceğini aktararak, “Atama yapılmadan böyle bir işe başlanırsa, şehir hastanesini çok sıkıntılı günler bekliyor. Oradaki personel açısından da hizmet alacak vatandaş açısından da sıkıntılı günler yaşanacağını tahmin etmek zor değil. Ne kadar yatak kapasitesi fazla olursa olsun, personel yetersizse o yatakta yatan hastaya kim bakacak? Bunlar düşünülerek, İzmir’e ve Türkiye genelinde gerekli atamalar yapılmalı” ifadelerini kullandı.
“İzmir’de sağlık çalışanı eksiğimiz yüzde 20”
Sağlık çalışanı ataması yapılması gerektiğinin altını çizen Koçak, İzmir’de diğer illere oranla sağlık çalışanı eksiğinin yüzde 20 civarında olduğunu belirterek, “Yani İstanbul’da bin kişiye 100 hemşire düşüyorsa İzmir’de bin kişiye 80 hemşire düşüyor. Bu da iş yükünü arttırıyor, insanların mesleğe bağlılığını azaltıyor” sözlerine yer verdi.
“Sağlık çalışanlarından peş peşe istifalar geliyor”
Koçak, sağlık çalışanlarının omuzlarındaki yükün giderek arttığını söyleyerek, “Pandemi, aşı çalışmaları, yoğun bakım servisleri ve filyasyon çalışmaları zaten sağlık çalışanlarına ağır bir yük, bu yük sağlık çalışanları eksiğinden dolayı daha da artıyor. Kendisine maddi olarak dışarıda daha iyi imkânlar sağlayabileceğini düşünen sağlık çalışanlarından peş peşe istifalar geliyor” diye konuştu.
“Sağlık çalışanlarına negatif ayrımcılık uygulanıyor”
2021 sağlık çalışanları yılı ilan edildiğini söyleyen Koçak, çeşitli ülkelerde sağlık çalışanlarına iyileştirmeler yapılırken Türkiye’de sağlık çalışanlarına pozitif ayrımcılığı değil, negatif ayrımcılık uygulandığını söyledi. Gerekli özlük haklarını alamadıklarını belirten Koçak, “Biz maaş odaklı değiliz sadece verdiğimiz hizmetin karşılığını istiyoruz çünkü biz bu işi başka bir ülkede yaptığımızda emeğimizin karşılığını alabiliyoruz. Türkiye’de aldığımız tek şey üç gün boyunca saat 21.00’da balkonlardan alkışlanmak” açıklamasını yaptı.