yönelik projeleri arasında yer alan inşaatı süren Konak Tünelleri nedeniyle
yaşanan sorunları gündeme getirdi. Sağlık Eğitim Yerel Yönetim Politika
Muhabirleri ve Danışmanları Derneği (SEYEPDER) üyelerinin ziyaretinde
açıklamalarda bulunan Pekdaş, tünel inşaatının acilen durdurulması gerektiğini
ifade etti.
Pekdaş, “Bu konu karayolları bölge müdürünün ‘kamulaştırılan
yerler yeşil alan olacak’ demesiyle noktalanacak bir süreç değil. Bu anlamda
mesele tehlikelidir. Söz uçar, bu müdür gider ve başkası gelir. Kamu
kurumlarında güven ilkesi önemlidir. O zaman yeşil alan olacaksa planlara
işlesinler. Yeşildere-Konak arasındaki tünellerin planlara işlenmemesi zaten
hukuk dışıydı. Planlarda böyle bir proje en başta yoktu. Apar topar oraya plan
yaptılar. Plan notlarında, Konak Tüneli’nin sınırları aynı zamanda kamulaştırma
sınırı olarak ifade ediliyor. Yeşildere’den Bahribaba Parkı’na kadar olan
bölgeden bahsediliyor. Yer altında yapılan işle ilgili yer üstünde kamulaştırma
sınırı olmaz. Yolu yaparken jeolojik etüt yapmadıkları gibi ÇED raporu da
almadılar. Hükümet çıkıp ‘böyle proje var’ dedi. Şehrin trafiğine olan
müdahalesi de ölçülmedi. Çeşme Otobanı’nın devamı gibi yolu Konak’a uzattılar.
Velev ki her şeyi yaptı diyelim yer üstünde kamulaştırdığı yerin ne yapacağını
belirtmelidir. Onu yapmazsanız suya yazı yazmış olursunuz. Burayı yeşil alan
mı, pazar mı yapacaksınız. Onu anlatın kardeşim. Yer altında, üstünde tarihi
eserlere ne oldu? Hiçbirisinin kaydı yok” dedi.
DİRENÇ GÖSTERECEĞİZ
Konak Tüneli inşaatının yapıldığı bölge olan Damlacık
Semti’ndeki sorunlar hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Pekdaş, “Türkiye,
AB’nin üyesi olmak istiyor. Kentle ilgili yatırımlarda kararlar alınıyorken
mutlaka halkın katılımı esastır. Bizim Damlacık’ta yaptığımız forum da budur.
Biz sorumluluk gereği ‘ne istiyorsunuz’ dedik. Hükümetin yapmadığını biz
yaptık. Halkın katılmadığı bir proje doğru değildir. Bu süreçte geç kalınmış
olsa bile bunu yapıyoruz. Tünel çalışmaları nedeniyle evlerde sorun
olduğu ifade ediliyor. Hukuka uyan, saygılı devlet bu tünellerdeki çalışmaları
durdurur. İnsanlara ‘evlerinizi boşaltın’ diyorlar. Sahipsiz evler çürür.
İnsanların can güvenliği, sağlıkları birinci öncelikli olmalıdır. Tünel
çalışmasında öncelikli olarak evlerin güçlendirilmesi gerekiyordu. Sen onun
iradesine rağmen kamulaştırmadan tünel yapıyorsun. İzmir’de metro yapılıyor
diye koca koca apartmanlar kaldırıldı mı? O zaman çatlamayan, patlamayan
binalar şimdi niye patlıyor. İnsanlar aptal değil. Ben burada başka bir amaç
olduğunu düşünüyorum. Önce evleri güçlendirirsiniz ve ardından yolunuza devam
edersiniz. Şu anda yapılan acil kamulaştırma doğru değil. Orayı önce afet alanı
haline getirip ardından kamulaştırma çalışmasına girerseniz engel olur, direnç
gösteririz. Oradaki insanlarla birlikte karşısında oluruz. Bütün İzmirlilerin
oranın peşkeş çekilmesine karşı duruş göstereceklerine inanıyorum. Yapılan, bu
şehre karşı sorumsuzluktur. Yapılanlar hukuka aykırıdır” diye konuştu.
NOKTANIN KONULMASIÇOK YAKIN
Belediyede yaşanan ihale krizi ve taşeron sorunu hakkında da
değerlendirmelerde bulunan Başkan Pekdaş, “Konak Belediyesi’nin çalışanları
sendikal haklara sahip olmalıdır. Bütün çalışanların sendikal haklara sahip
olması gerektiğine inanıyorum. Her konum ve kurumda çalışanların örgütlenme
hakkı, kendi haklarını özgürce talep etme hakkı var. Tıpkı sorumlulukları
olduğu gibi. Konak Belediyesi’nin yaptığı ihalede taşeronun buraya gelmesi,
belediye şirketi Merbel A.Ş’nin de ihaleyi kaybetmesi söz konusuydu. Biz hem
hukuki süreci işleterek, hem de kamu ihale hukukunu bilen uzmanlar ve genel
merkezle görüşme yaparak süreci yürüttük. Sendikayı da sürekli bilgilendirdik.
Burada çalışan işçinin hakkını korumak için çözüm bulmaya çalıştık. Çözümde de
sona yaklaştık sayılır. İyi bir sonuç olacak. İşçilerin taşerona geçmemesi için
sonuna kadar uğraşıyoruz. O uğraşımızda nokta konulmadı. Noktanın konulması
yakındır. Lehte bir karara doğru gidiyor. Süreç olumlu sonuçlanacak. Sorunu da
hukuken belediyeye bir zarar gelmemesi için bitireceğiz. Yeni ihaleleri
yakından inceleyeceğiz. Bundan sonra daha dikkatli olacağız. Belediye kamusal
alanda hizmetler yapıyor. Hizmeti alan da veren de hemşerilerimizdir. Bütün
yönleriyle meseleyi düşünmek zorundayız. Hiçbir çalışanımızın hakkı zayi
olmamalıdır. Belediyede taşeron şirketler var. Sözleşmeleri sürenler var. Görev
dönemim içinde en fazla bir iki yıl sürede taşeronu tamamen bitireceğiz” dedi.
GEÇİCİ PERSONELE
ÖNCELİK
Başkan Pekdaş, İzmir İl Özel İdaresi’nin malları ile ilgili
paylaşım süreci devam ederken “geçici işçi” statüsünde kurumda çalışırken
kendilerine gönderilen 16 kişinin görevini mecburen sonlandırdıklarını ifade
etti. Pekdaş, “Özel idareden bize gelen çalışanları havuza göndermedik. Geçici
işçilerin süreleri doldu. Onların tabi olduğu hukuk var. Onlar bir yıl içinde
altı ay boyunca geçici işçi sözleşmesi ile çalışmış. Özel idaredeyken 6 ay
geçici işçi statüsünde, sonraki 6 ayda da taşeron şirket üzerinden
çalıştırmışlar. Yılda bir kez geçici işçi olabilen bu kişilerin süresi taşeron
üzerinden tamamlanmış. Her yıl aynı sistemi uygulamışlar. Çalışanın bir
güvencesi olması lazım. Bu sağlıklı sistem değil. Yetkililerin meseleye iyi
bakması lazım. İşçilere cambazlık yaptırılarak istihdam politikasındaki
sorunları çözmeye çalışıyorlar. Bu bir oyun ve aldatmacadır. Bir şekilde kadroya
almalı ya da sözleşmeli personel yapmalıydılar. Benim şimdi işçileri
aktaracağım bir yeni ihalem yok. Şirketimin durumu da belli değil. Belediye
şirketindeki durum da belirsiz. Kendi çalışanlarımız açısından da durum
belirsizken bu işi öne alamayız. Hukuki süreci netleşmedi. Süreç netleşirse
onların da hakkını koruyacağız. Bu kadar yıllık çalışma sürelerinin güvence
altına alınması için çalışacağım. Yapabileceğim hiçbir şey yok. Onlarla ayrıca
görüşeceğim. Zaten bana süreli gönderdi. Onları yasal olarak ‘geçici işçi’
statüsünde çalıştıramıyorum” diye konuştu.
ÖRGÜT İŞİNİ BİLİR
Pekdaş, CHP Konak’ta istifalarla düşen ilçe başkanlığı ve
kongre sürecine yönelik açıklamalarda da bulundu. Sürece müdahale etmeyeceğinin
mesajını veren Pekdaş , “İlçede kim kayyum (geçici yönetim) olmuş herkesten
sonra duydum. Benim için ‘soruldu’ deniliyor ama o kadar çok yoğunum ki süreçle
ilgilenemiyorum. Elbette ilçe kongresinde, bizim birlikte çalışabileceğimiz,
kente faydalı organların seçilmesini isterim. Öyle de olacağını umuyorum. Hangi
arkadaş gelirse onunla çalışırım. Kongrede taraf olmam. Örgüt o işi bilir.
Partinin sağ duyusuna güvenelim” dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: