KÜÇÜK MECRALARIN BÜYÜK FİGÜRANLARI
Yayınlanma :
29.12.2012 00:52


Bizim gibi siyasetin
içinde olan gazetecilerin ve yazarların en çok karşılaştığı insan tipidir
kendilerine başrol biçen figüranlar. Öykündükleri roller ve kendilerine
biçtikleri payeler o kadar büyüktür ki her biri kendilerini Oscarlı oyuncular Anthony Quinn, Denzel Washington, Meryl Streep, Penelope Cruz
zannederler. Öyle ki yaptıkları görev aldıkları yerlerdeki en ufak bir iş bile
onlar için çok çok büyük başarıdır ve bunu anlatırken meşhur deyimlerimizden olan
“Pireyi deve yapmak” sözünü
tescillerler.
İşte bu kendini başrolde
sanan “Figüranlar” son zamanlarda
siyasette o kadar çoğaldı ki akıllara zarar durumlar oluşturuyor. Kendilerine
biçtikleri roller ve bu rolleri becerdiklerine olan inanç o kadar büyük ki bu
işleri yaparken bulundukları camia, grup, yönetim yada oluşumlara ne kadar
zarar verdiklerinin farkında bile olmazlar. Öyle ki yaptıkları mücadelede
başarı olarak nitelendirdikleri hep kamuoyunda kendilerinin kötü
değerlendirilmesine yarar. İşte İzmir siyasetinde son dönemde bu “Büyüklük Kompleksi”ne kapılanlar o
kadar çok ki teşkilatlar ve örgütlerde ardı ardına kaoslar yaşanıyor. Yaşanan
kavgalar ise eskisi gibi “Kol kırılır
yen içinde kalır” anlayışından çok uzak bir şekilde ayan beyan ortaya
dökülüyor. İşin ilginç tarafı da bu ayan beyan dökülmelere sebepte bu “Büyük Figüranları”nın kendince
başarılarını dile getirmelerinden kaynaklanmış olması.
Eminim ki, “Bu isimler kimler?” diye
soruyorsunuzdur. Bu isimlerin en önemli özellikleri bir koltuk kapma sevdasıyla
gösterişe kaçmaları, ceplerindeki üç otuz para ile caka satmaları ve illa bir
şeyler başardım dedirtmek için ilkokul çağındaki çocukların yaptıklarını bile “Dünyanın en mühim işini yapmış adam”
edasıyla etrafa anlatmalarıdır. Diğer özellikleri ise güçlü olduklarını
göstermek adına, ekip bilinci ile değil başlarına buyruk davranmaları, mücadele
arkadaşları arasında dedikodu yaparak hatta ve hatta olmayan şeyleri olmuş gibi
anlatarak düşmanlık yaratarak “Tek dost”
kalma çabasında olmalarıdır. İşte siyaset kulisinde yer alan kaoslu ve
kavgalı ilçelerin temelinde hep bu isimlerin bu tavırları var. Bu “Büyük Figüranlar”a naçizane tavsiyem “Aynaya bakmalarıdır.” Belki o zaman
kendilerinin ne “mal” olduklarını
çok daha iyi görürler.
GöndeMe1:
Haber portalımızda “Delinin Zoru”
rumuzu ile yazı yazan yazarımız ile ilgili olarak AKP’de resmen bir sürek avı
başlatılmış durumda. Başta dini ve kutsal olmak üzere tüm değerlerim üzerine
yemin etmeme rağmen ya bana yada gerek il yönetimi gerekse il binası
çalışanları arasından bazı isimlere “Delinin
Zoru budur” yada “Delinin Zoruna bu isim bilgi veriyor” denilmeye devam
ediliyor. Anlaşılan bu yazarımızın yazıkları nokta atışı gibi hedefi buluyor.
Yoksa bu “sürek avı” neden
düzenlensin.
GönderMe2:
AKP Bayraklı İlçe Teşkilatı’nda yaklaşık 1 yıldır süren soğuk savaş iyice
ısınmaya başladı. İlçe Başkanı Erdal Seyitler’e karşı geçtiğimiz hafta açılan
istifa bayrağında henüz ortaya çıkan bir tek istifa yok. Bu konuda görüştüğüm
Seyitler, “İlçeyi düşürmek için gerekli
olanın bir eksik imzasını getirsinler o eksiği ben istifa ederek tamamlayacağım”
diyerek restini çekti. İl Başkanlığı’nın adayına karşı kendisini destekleyen 4’lü
bloğun bazılarının “özel nedenlerden(!)”
dolayı kendisini terk etmesine rağmen direnmesini sürdüren Seyitler’in Allah
yardımcısı olsun.
GönderMe3:
AKP İzmir İl Başkanlığı için önümüzdeki hafta çok önemli gelişmeler yaşanacak
gibi. İl Başkanı Ömer Cihat Akay’ın görev akıbeti ile ilgili olarak kulislerde
ilk kez bu kadar kesin ifadeler kullanılıyor. Özellikle Akay ile geçtiğimiz
dönemde siyaset yapan yada halen listesinde yer alan isimler bile artık bu iddiaları
dillendiriyorsa durum vahim.
GönderMe4:
Siyaset Muhabirliği ve köşe yazarlığı yaptığım bunca yıl içinde en çok midemi
kaldıran olay kalite ve kişilik olarak hiçbir niteliği olmayan isimlerin kalite
ve nitelikten bahsetmeleri olmuştur. Ama onlarda haklılar. Çünkü insanlar en iyi kendi eksik yanlarına özlem duyup en iyi bu
eksiklerini anlatırlarmış.
GönderMe5:
Bir çok okurum ve arkadaşım siyaset kulislerinde beni görmediklerinden şikayet
etmeye başladı. Arkadaşlar siyaset sadece Konak, Karabağlar, Karşıyaka, Buca,
Bayraklı, Bornova gibi büyük ilçelerde yapılmıyor. Bu aralar diğer ilçelerle
yakinen ilgiliyim. Maşallah buralarda dönenler gözümü korkuttu. Bunlar adını
saydığım büyük ilçelerde olsalardı kesin kan dökerlerdi demeye başladım.
GönderMe6:
Siyaset yapan arkadaşlara bir tavsiye ile bitirmek istiyorum. Saygıdeğer
siyasiler, gerek partinizde gerekse de halk arasına çıkmadan önce partinizin anayasası olan “Tüzüğünüz” ile
yol haritası olan “Parti programını” en az bir kez okuma lütfunda bulunun.
Aksi durumda açıklama yaparken yada partinizi anlatırken çok komik oluyorsunuz.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: