MEB Müfettişlerinden Öğretmene 'Mezhep' Sorusu
Felsefe öğretmeni Suat Özcan, görev yaptığı devlet okulunda yürütülen bir soruşturmada öğretmenlere mezheplerinin sorulmasını Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. AYM, "olayın aydınlığa kavuşturulması" için mezheple ilgili soru sorulmasını "makul" bularak, Anayasa’nın özel hayatın gizliliği ilkesinin ihlal edilmediği kararına vardı
Yayınlanma :
29.12.2017 16:50


Olayın aydınlığa kavuşturulması amacıyla ilgililere mezhebine ilişkin sorular sorulmasının "makul karşılanabileceği" değerlendirmesinde bulunulan kararda, “Somut olayda başka soruların yanında başvurucuya ve diğer soruşturulanlara olayın aydınlığa kavuşturulması için mezheplerine ilişkin sorular sorulmuştur” denildi.
“Dini inancın ve mezhebin ifşası”
Felsefe öğretmeni Suat Özcan, bireysel başvurusunda 2012 yılında, öğrencileri kendisine karşı kışkırttığı gerekçesiyle şikayet ettiği okul müdür yardımcısının da kendisini, okul müdürünü ve il eğitim denetçisini MEB’e şikayet ettiğini belirtti. Müdür yardımcısının şikayeti üzerine MEB tarafından başlatılan soruşturmada, soruşturmayı yürüten denetçilerin tanıklara dini görüşlerini ve mezhepsel kimliklerini sorduğu ortaya çıktı. Mezhebinin araştırılmasının kendisini üzdüğünü ve rencide ettiğini bildiren Özcan’ın başvurusu AYM tarafından oyçokluğu ile “Kabul edilemez” bulundu. Soruşturmanın amacının başvurucunun dini görüşlerini sorgulamak olmadığının altını çizen AYM üyeleri Engin Yıldırım ve Osman Alifeyyaz Paksüt ise bu karara katılmadı. Yıldırım ve Paksüt karşı oylarının gerekçesini açıklarken bu tür bilgilerin soruşturma raporunda yer almasının dini inancın ve mezhebin ifşası sonucunu doğurduğunun altını çizdi.
AİHM: Din ve vicdan özgürlüğüne aykırı
Karşı oy yazısında, mezhep aidiyeti hakkında resmi kayıtlara geçen beyanlarda bulunulmasının kamu gücünün, Özcan’ın, Anayasa'nın "Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması, özel hayatın gizliliği ve korunması, din ve vicdan hürriyeti" başlıklı maddeler ile belirlenen haklarını ihlal ettiği kararı verilmesi gerektiği vurgulandı. “Açıkça dayanaktan yoksun olduğu için başvuru kabul edilemez” sonucuna katılmadıklarını karşı oy gerekçesinde ifade eden üyeler AİHM’in şu kararını hatırlattı:
“AİHM’e göre bir kişinin din ya da mezhebini açığa vurmama, açıklamama, böylesi bir inanca sahip olup, olmadığını belli edecek davranışlarda bulunmak zorunda kalmama hakkı vardır. Gerek kamu kurum ve görevlilerinin gerekse üçüncü kişilerin din ve inancını açıklamaya zorlayacak uygulamaları, din ve vicdan özgürlüğü hakkına aykırı olacaktır.”
Birgün / Mustafa Mert Bildircin
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: