Memleket Partili Güven’den ‘Tunç Soyer’ yorumu: “Kötü günlerde boş gündemlerle uğraşıyoruz!”
Memleket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Asuman Ali Güven, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 9 Eylül İzmir’in Yunan işgalinden kurtuluşunda kullandığı ifadelere ve yaşanan tartışmalara dikkat çekerek, “Kötü günlerde boş gündemlerle uğraşıyoruz” dedi.
Yayınlanma :
07.10.2022 13:13


“Yakıp yıkanları doğru tanımlamak gerekiyor”
Güven, Tunç Soyer’in 9 Eylül’de yaptığı konuşmasını ‘barış’ üzerinden eleştirerek şunları dile getirdi:
“9 Eylül’de sen çıkıp barış yılı ilan ediyorsun, barış değil savaşın kazanıldığı gün. 9 Eylül’de Ege’yi yakıp yıkan bir yığın kötü işler yapan Yunanlılar denize dökülüyor. Ülkene özgürlük getiriyorsun sonuç olarak. Bizim kazanımımızı kutlamamız gerekiyor, barış farklı bir şey. Yunan bile demiyorsunuz, burayı işgal edenleri tanımlamıyorsunuz. Osmanlı’ya tamamen fatura çıkarıyorsunuz, tabii ki Osmanlı’nın büyük hataları ve yanlışları var. 9 Eylül’ü kutlarken ayrı tanımlamanız gerekiyor, İzmir’i Uşak’ı Afyon’u yakıp yıkanları defedildiği günü doğru tanımlamanız gerekiyor. İşler burada karışınca, yok padişaha şunu dedi bunu dedi diye işler büyüyor. Bunlar gayri resmi gündemler. Türkiye’de büyük bir kriz yaşanıyor, belki 3’üncü burhan diyebiliriz. Böyle kötü günlerde boş gündemlerle uğraşıyoruz. Belediyelerin kendi işiyle uğraşması gerekiyor, İzmir Körfezi kokuyor. Bunu çöz, sen Tarkan konserinin maliyetini söyle neden saklıyorsun. Yok Tarkan şuna buna para bağışlamış, bana ne. Sen harcadığın parayı söyle, sen belediyede İzmir halkının vekilisin. Sen senden ısrarla isteniyorsa harcamalarını açıklarsın. Birilerine finanse ettirdiysen, işi şu arkadaşlara yaptırtırdım dersin. Kamu yöneticiliği şeffaflıktır. Haksız soruşturmalara maruz kalıyor insanlarımız, bunları da hoş karşılamıyoruz. Bunlar doğru şeyler değil.”
“Vatandaş pahalılık karşısında eziliyor”
Seçim sürecine doğru giderken Türkiye’de çok ciddi sorunlar ile karşı karşıya olduğunu belirten Güven, “Çok ciddi işsizlik pahalılık enflasyon var. İnsanlarımız geçinemez duruma geldi. Böyle bir dönemde Türkiye bu sorunlar ile boğuşuyor. İktidar pahalılığı, enflasyonu, dövizin yükselmesini önemsemiyor. Stratejisi 3-5 puanlık büyümeyi sağlamaya çalışıyor. Politika faizlerini düşürseler bile bankalar kredi vermiyorlar. Şu anda banka kredi faizleri hala daha düşmedi. Vatandaş pahalılık karşısında eziliyor, öğrenciler karınlarını doyuramayacak, giderlerini karşılayamayacak duruma geldi” ifadelerini kullandı.
“İktidar Türkiye’yi susan bir ülkeye dönüştürmek istiyor”
Güven, Türkiye’de artık iktidar değişikliği gerektiğini dile getirerek, “İktidara ülkeyi tekrardan ayağa kaldırabilecek, gençlerimizin önünü açabilecek, enflasyona dur diyebilecek, tarımda kalkınma ve büyümeyi, işsizliği yok edebilecek bir siyasi iktidara ihtiyaç var. Ülkede demokrasiye özgürlüğe ve özgür basına ihtiyaç var. Özgür basının yanı sıra bir kanun ile sosyal medyayı da susturmaya çalışıyor. İktidar Türkiye’yi susan bir ülkeye dönüştürmek istiyor. Vatandaşları okuyamayan, düşünemeyen yazamayan bir ülke istiyorlar” açıklamasını yaptı.
“Bu iktidar kadınlarımız için tehdit oluşturuyor”
6’lı masaya yönelik eleştirileri ile sözlerini sürdüren Güven, “Millet İttifakı diye bir ittifak var Türkiye’yi aylardır oyalıyor, ürettikleri hiçbir şey yok. En son türban ile karşımıza çıktılar. Türkiye laik olduğu için bir kalkınma yaşamıştı. Cumhuriyetin kazanımları ellerimizden alınmaya çalışılıyor. Bu iktidar kadınlarımız için büyük bir tehdit oluşturuyor. Muhalefet de o değirmene su taşıyor. Muhalefetin değişmesi gerekiyor ulusalcı cumhuriyeti yeni bir muhalefete ihtiyaç var. Biz tüm Atatürkçüleri Ulusalcıları bizimle birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. Bu iktidar gidecektir; ama muhalefet sayesinde değil biz Atatürkçü cumhuriyetçi demokratların birleşmesi ile gidecektir” görüşünü aktardı.
Türkiye’de 50 senedir seçim hilesi diye bir şeyin konuşulmadığını dile getiren Güven, “En kıdemli yargıçlar seçim kurulu başkanı olur ve onlar yürütüldü. FETÖ ile beraber her alanda kirlilik oldu. Eskiden sınavların doğruluğu tartışılmazdı, ÖSYM doğru yapıyor sorular çalınmaz herkes hak ettiğini alıyor diyorduk. Şimdi ise hak eden gençlerimiz dışarı kalırken hak etmeyenler doktor oldu hakim oldu savcı oldu. Türkiye’ye hırsızlık yapan bir sistem yerleştirildi. Mühürsüz oyların geçerli sayıldığı bir seçim yaşadık, bu tek adam rejiminin kuruluşu demokrasinin bitişi parlamenter sistemin sonu demekti. CHP’nin burada büyük bir hatası var. Bir CHP’li vekil dava açmıştı, davasını da geri çekti. Yani 2017’de bunlar gerçekleşti. Şimdi 2022 Türkiye’sinde seçim yasası değişti kıdemli değil kura ile seçim kuruluna hakim seçilecek” dedi.
“Doğru seçmen listesi oluşmasını sağlayamazsan baştan kaybedersin”
Güven, sığınmacıların seçmen yapılması ile ilgili birçok şaibe olduğuna dikkat çekerek, “Biz bunları nasıl tespit edeceğiz? Muhalefetin bu konuda bir iş birliği yapması gerekiyor. Sen doğru seçmen listesi oluşmasını sağlayamazsan baştan kaybedersin. Böyle bir yanlış senin seçimde kaybetmeni sağlar. Yarışlar hep 3-5 puan ile değişir Türkiye’de. Muharrem İnce, sandıkta seçmen listesinde ittifak yapalım beraber inceleyelim diyor. Memleket Partisi hızlı bir yükselişe geçiyor, bu daha da artacaktır. İzmir’in laik Atatürkçü ve demokrat sistemi muhalefetin yaptığı yanlışı dikkatle izliyor ve bundan biz huzursuzluk duyuyor. İktidarı göndermemiz lazım yerine de Atatürkçü Demokrat ve Laik bir iktidar getirmemiz gerekiyor. Biz Muharrem İnce’yi cumhurbaşkanı yapacağız” diye konuştu.
“6’lı masa Türkiye’yi kilitledi”
Memleket Partisi’nin de içinde olduğu ittifak iddialarını yanıtlayan Güven, şunları dile getirdi:
“Kırmızı çizgimiz Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bu konuda ulusal değerlerine bağlı Atatürkçülerle STK’lar olabilir üniversite gençleri olabilir, dernekler olabilir, siyasi kuruluşlar olabilir biz görüşebiliriz. 6’lı masa Türkiye’yi kilitledi, en son görüşmelerinde yılbaşından sonra görüşeceklerini söylediler. Siz ne yaparız diye kapalı kapılar ardından görüşmeler yapıp bazı şeyleri toplumdan gizliyorsunuz. Bu 6’lı masadan aday çıkartamazlar, laikliği de Anayasa’da da laiklik yok deyin bunları ana muhalefet partisi için de söylüyorum yine de yaranamazsınız. Bizim sıkıntımız karnımıza bir şey yok. Biz bu ülke için çalışıyoruz, biz ülkeyi emanet edenlere layık olmak istiyoruz. Bizim saklı gizli arkamızda bir bagajımız yok, 50 yıldır bu çizgideyiz olmaya da devam edeceğiz. İzmir’de demokrasiyi çıkartmanız için milletvekillinin üyelerin seçmesi lazım, halkın seçmesi lazım yani ön seçim gerekiyor. Milletvekili kanun teklifini okumadan, bilmeden imzalar mı? Bir ülkede milletvekillerini genel başkanlar seçiyorsa o ülkede demokrasi olmaz. Türkiye Tayyip Erdoğan Türkiye’si ile bu noktaya geldi diğer siyasi partiler de kendisini benzetti. Yıllarca siyaset yapmış insanlar İzmir’den vekil olmak istiyormuş. Normal şartlarda İzmir’e gelseler vekil olabilirler mi? Olamazlar. Genel başkan yaz diyecek yazacaklar. Böyle demokrasi olur mu?”
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: