Müzik ve Bilimin Buluşması

Anadolu coğrafyasındaki farklı dillerdeki halk ezgilerini, piyano, kontrbas, davul ve perküsyondan oluşan batı sazlarının eşliğinde çok sesli yorumlayan “4 Vokal” grubunda yer alan Doç. Dr. Ünay, müzik ve bilimsel yaşamı birlikte sürdürüyor. Grup, içinde “Drama Köprüsü”, “Ne Ağlarsın”, “Sarı Gelin”, “Gelevere Deresi” gibi halk türkülerini çok sesli müzikle dinleyicilere ulaştırıyor.

'Yerelden uluslararası seslere'

Halk ezgilerine çok sesli müzikle yeni bir yorum getirdiklerini vurgulayan Doç. Dr. Ünay, “Bu topraklarda dostça yaşayan farklı kültürlerin farklı dillerde yazılmış çok güzel ürünleri var. Biz de bu ezgilerin dokularını bozmadan farklı dillerde yorumluyoruz. Sibel Sezal, Elçin Dönmez, Barış Bahçeci ile birlikte türkülerimizi yorumluyoruz. İki albümümüz var. 2013'te ilk albümümüz Yolculuk, bu yıl da Başka/Beş Sekiz Kış Şarkıları çıktı. İlk klibimizi de ‘Ne Ağlarsın’ parçasına çektik” dedi.

'Müzik ve bilim birbirini tamamlıyor'

Yeteneğinin ailesinden geldiğini belirtirken kendisini alaylı olarak tanımlayan Doç. Dr. Ünay, ilkokul yıllarında mandolin ile başladığı müzik yaşamında, Boğaziçi Üniversitesi Müzik Kulübü’nde hem koro hem de solfej, armoni gibi alanlarda müzik bilgisini arttırdığını söyledi.

Çok sesli müziğe ortaokul yıllarından itibaren ilgi duyduğunu aktaran Doç. Dr. Ünay, müziğin kendisi için yaşam biçimi olduğunu kaydetti. Müzik ve bilimin hayatının iki önemli parçası olduğunu ifade eden Doç. Dr. Ünay, “Öğretmeyi ve araştırma yapmayı çok seviyorum. Emek vermeden, çabalamadan başarıya ulaşmak mümkün değil. TÜBİTAK destekli bir proje yürütüyoruz. Nöronlardan elde edilen verilerin bilgisayar ortamında otomatik incelenmesini sağlayacak görüntü işleme sistemi geliştirmek üzere çalışıyoruz. Nöronların birbirleriyle etkileşiminde bir problem varsa o zaman öğrenme gerçekleşmiyor. Bunların neden kaynaklandığını araştırmak için şu an bir alt yapı hazırlıyoruz” diye konuştu.