Gazeteciler Ahmet Nesin ve Serdar Öztürk, YouTube kanalı üzerinden gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Ahmet Nesin, Türkiye’de son günlerde tartışılan miras meselesine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Miras kadınlar ve bir Kur'an-ı Kerim tartışması başladı. Bunun başlama nedeni bana ilginç gelmeye başladı. Sanki Erdoğan ailesinde bir tartışma başladı gibi... Erdoğan'ın hastalığının ağır geçtiğini program olarak yapmıştım ya ben. Acaba diyorum, her şeyi Bilal ile Burak'a bırakıp da kızlara da ‘sizin kocanız zaten dünyaya silah yapıyor, öbürü de dünya ekonomisini batırıyor. Oradan iyi para kazanıyor’ diye böyle bir tartışma mı başladı? Birdenbire hutbe okundu. Cumhurbaşkanlığı yetkilisi Oktay Saral... Ne diyorsun bu tartışmaya? Birdenbire kadınların, daha doğrusu kızların ve kadınların da çocukların ve eşlerin mirastan az faydalanması tartışması niye başladı Türkiye’de?”
Serdar Öztürk ise şu ifadeleri kullandı:
“Yani söyledikleriniz bir olasılık. Eğer bu kurallar geçerliyse Erdoğan'ın kız çocukları ve eşi de, aynı şekilde Emine Hanım da mirastan daha az pay alacak demektir erkek çocuklarına göre. Bu tartışma çok uzun zamandır var ama şimdi birdenbire özellikle de Diyanet'in cuma hutbesinde çıkıp böyle bir konuyu tartışmaya açması, yeniden ya da anımsatması... Evet, birilerine bir mesaj olabilir. Ama medeni hukukumuz geçerli olduğu sürece eşler ve kardeşler mirastan eşit pay alırlar. Türkiye Cumhuriyeti'nde bu yasalar değişmediği sürece de bu böyle gidecek.”
Nesin, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yan yana görüntülerini de değerlendirdi:
“Özlem Çerçioğlu’nun Erdoğan’ın yanına geldiği sırada önce şunu anlayamadım. Erdoğan konuştu konuştu, sonra yerine oturdu. Sonra Özlem Çerçioğlu için bir daha gitti. Niye oturdu? Niye bir daha kalktı? Bu protokolün bir şeyi olabilir... Erdoğan'ın yanında sürekli gördüğümüz, gülücükler atan beyazlı kadın Seda Sarıbaş, Aydın Milletvekili. Çerçioğlu’nun elinden metni alıp yırtan kadın oydu.”
Seda Sarıbaş’ın eğitim hayatına değinen Nesin, “İlk, orta ve liseyi İstanbul’da okuyor. Gazi Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu. Ardından Anadolu Üniversitesi’nde iki bölüm bitiriyor. Menderes Üniversitesi’nde yüksek lisans yapıyor. Boğaziçi’nde yönetim ve işletme üzerine eğitim alıyor. Ne diyeceksin, beş üniversite?” dedi.
Öztürk, “Daha çok versin derim. Bir kadının bu kadar çok okuması iyi bir şey. Ama Türkiye’de artık öyle bir hal aldı ki, bundan 20 yıl önce lise mezunu işsizlerden söz ederdik. Şimdi üniversite mezunu işsizlerden söz ediyoruz. Önemli olan okumak mı, iyi eğitim almak mı? Üniversitenin amacı nedir? Biliyorum ki bazı hukuk fakültelerinde avukatlar derslere giriyor. Oradan da hakim ya da savcı olunuyor” diye konuştu.
Nesin, yargıdaki işleyişe dair ise şu sözleri sarf etti:
“Şöyle mi yapıyorlar? Mesela bir dava geldi. Sanığın çıkma durumu mümkün değil. Sanık yakınlarıyla konuştum, onlarla anlaştım. Sonra savcının odasına girdim, ona bir paket verdim. Hakimin odasına girdim, iki paket verdim. Sonra onları oğlumun sünnetine çağırdım, Karadeniz’de hamsiye götürdüm. Böyle oluyordur.”
Öztürk ise şunları dile getirdi:
“Görünen o ki öyle oluyor. Bu son 20 senedir adım adım gelen bir şeydi. Özellikle adliyedeki işleyişi bilirim. Kamu kuruluşlarının hukuk işleri iktidara yakın avukatlara pay ediliyordu. Daha sonra ekonomik koşulların da etkisiyle hakim ve savcıların zor durumda kalması bir takım anlaşılmaz ilişkiler doğurdu. Zaten adliyede kararları çoğu zaman hakim değil, zabıt katipleri yazıyor. Sistem o kadar karmaşık hale geldi ki vatandaş artık adalete güvenmiyor. Ben bile son 10 yıldır adliyeye gitmekten çekiniyorum.”
Özlem Çerçioğlu’nun AK Parti’ye katılmasını da değerlendiren Öztürk, şu iddiaları dile getirdi:
“Mahkemelerde bekleyen 14-15 dava var. Çerçioğlu’nun başka çaresi yoktu. CHP yetkililerinin de, AK Parti’nin de açıklamaları doğru değil. Gerçek şu: Çerçioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayesinde Aydın’da kentsel dönüşüm hamlesi başlatacaklarını söyledi. Asıl mesele burada. Emine Hanım’ın bu süreçte önemli bir rolü olduğu konuşuluyor. AKP’nin Aydın teşkilatı karşı çıksa da genel merkezin isteğiyle, Emine Hanım’ın aracılığıyla bu geçişin sağlandığı belirtiliyor. Kentsel dönüşümün yapılacağı alanda Çerçioğlu’nun yakın çevresinin ciddi miktarda arazi aldığı iddiaları var. CHP bundan sonrasına bakmalı, tapu kayıtlarını incelemeli.”
Yorumlar
Kalan Karakter: