Öztürk, “Erdoğan Kasım ayından itibaren yeni bir yola, yeni arkadaşlara, yeni ağabeylere kavuşabilir”

Gazeteciler Serdar Öztürk ve Ahmet Nesin, Sinan Ateş cinayeti davasına ilişkin youtube kanalı üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Öztürk, Ateş davasının MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çizdiği sınırlar içerisinde sonuçlanabileceğini ifade ederken Erdoğan’ın Rusya ile ilişkilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Öztürk, “Çok kişi şaşırıyor ama ben artık şaşırmamaya başladım. Belki de kanıksamaya başladım. Bu davanın iddianamesi yazıldığında ve mahkeme tarafından kabul edildiğinde bu sonucun çıkacağı aslında doğruydu. Bekleniyordu. Bunun temel nedeni sonuçta mahkeme aynı mahkeme. O mahkemenin üyeleri, başkanı da dahil bu iddianameyi okuduklarına varsayıyorum. Okuyup bir eksiklik bulmadıklarına göre davaların duruşmalarında da takındıkları tavır çok şaşırtıcı gelmiyor” dedi.
Öztürk, soruşturmanın genişletilmesi yönünde bir karar beklediğini ifade ederek, “Çünkü hukukumuzda bu kadar ifadeden sonra soruşturmanın genişletilmesi yönünde bir karar alabilir diye bekliyordum. Bunu da güncel siyasi gelişmelere bakarak söylüyordum. Eğer Erdoğan elini ortağı MHP’ye karşı güçlendirmek istiyorsa en azından bu davanın genişletilmesini isteyebilir ya da onaylayabilir diye düşünüyordum” şeklinde konuştu.
Ancak, ortaya çıkan sonucun Bahçeli’nin çizdiği sınırlar içinde geçtiğini belirten Öztürk, “Ama ortaya çıkan sonuç Erdoğan’ın elini güçlendirmekten ziyade Bahçeli’nin bu dava için çizdiği sınır içinde geçiyormuş gibi geçiyor. Bundan önceki pek çok siyasi cinayette en son çok konuştuğumuz Hablemitoğlu cinayeti de dahil, onun da içeriğine baktığımızda birçok şey aslında varmış gibi görünüyordu ama sonunda sıfır noktasına ulaşmıştık. Burada da görünüyor ki cinayeti işleyenler ve işlemesini isteyenlerin dışında herhangi bir yere doğru yayılma olasılığı gözükmüyor” dedi.
Davanın hızlı bir şekilde sonuçlanacağını düşündüğünü belirten Öztürk, “Ben bundan sonraki duruşmalarda bir karar verileceğini hatta belki de tarihin en kısa süren duruşmaları ve en hızlı alınan kararı olacakmış gibi geliyor. Bundan sonra ne yapılır, hukukun içinde çok başvuru yolu var ama bu yollar kişisine göre değiştiği için ben pek sonucun değişeceğini sanmıyorum. Yargıtay’dan çok çabuk onaylanacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Öztürk, “Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını yerel mahkeme uygulamıyor bu nasıl hukuk diye şikayet ediyorduk. Koskoca Adalet Bakanlığı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarını yok sayıyor. O yüzden ben Sinan Ateş cinayetinin de sonucun aynen iddianamede çizilen sınırlar dahilinde kalacağını sadece cinayeti işleyen ya da işlediği iddia edilenlerle onlardan bunu isteyenlerin ceza alacağını ve onların da baktığınız zaman epey bir yatarları var” dedi.
Öztürk, davanın sonrasında cezaevinde kalacakların rahat koşullarda tutulacağını belirterek, “Muhtemelen onlar da içeride rahat yatmak istiyor, günümüz koşullarında. Onlar cezaevinde kalacaklar. Tıpkı Ogün Samast gibi koşullar sağlanacak. Rahat etmeleri sağlanacak” şeklinde konuştu.
Öztürk, “Belki Erdoğan iktidarının son 2028 seçiminden önce belki Yargı paketinin içine sıkıştırılacak madde ile cezalarını ömür boyu hapisten daha düşük bir cezaya dönüştürebilme olasılığı var gibi geliyor bana” ifadelerini kullandı.
Sivas olaylarını hatırlatan Ahmet Nesin, “Sen hala Erdoğan’ın derin ağabeylerin yaptığı bir şeyi durdurma sorgulama yetkisinin olduğuna inanıyor musun ki? Bunun 50 bin örneği var. Sivas, Madımak, Vali yapamıyor… Erdal İnönü Başbakan Yardımcısı iken Tansu Çiller, tesadüfen bilmiyoruz o sırada yurt dışında olduğu için nedense gece olay yatıştıktan sonra dönüyor. Bunların 6-7 Eylül olayları hükümeti önleyebiliyor mu? Sabri Yirmibeşoğlu’nun en iyi eylemimizdir diye kağıda döktüğü bir olay. Sen hala Erdoğan’ın da derin ağabeylerin yaptığı bir şeyi önleyebileceğini düşünebiliyor musun?” diye sordu.
Erdoğan ve Rusya İlişkileri: Derin Devlet ve Alternatif Arayışlar
Gazeteci Serdar Öztürk, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mevcut iktidar döneminde karşılaştığı zorluklar ve alternatif arayışları üzerine değerlendirmelerde bulundu. Öztürk, Erdoğan’ın belli grupların ve devlet içindeki kliklerin desteğiyle iktidara geldiğini, ancak Başkanlık sistemine geçildikten sonra bu gruplara karşı alternatif oluşturma çabasına girdiğini belirtti.
Öztürk, "Erdoğan, belli grupların ya da devlet içindeki belli kliklerin tercihi ile bu göreve gelmişti. Erdoğan o görevini gayet rahat götürüyordu. Sıkıştığını anladıktan sonra özellikle Başkanlık sistemine geçildikten sonra ağabeylerine karşı alternatif oluşturma çabasına girdi" dedi. 
Öztürk ayrıca, Erdoğan’ın zaman zaman Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yanında yer aldığını, bazen de eski müttefiklerine geri döndüğünü vurguladı. "Erdoğan bir bakıyoruz Putin’in yanında yer alıyor. Bir bakıyoruz tekrar ağabeylerinin yanına dönüyor" ifadelerini kullandı.
“Merih Demiral üzerinden Erdoğan’a mesaj”
Öztürk, Merih Demiral’in yaptığı bozkurt işareti nedeniyle cezalandırılmasının Erdoğan’a verilen bir mesaj olarak görülebileceğini söyledi. Serdar Öztürk, "Ben bu futbolcu arkadaşın o bozkurt işareti nedeniyle cezalandırılmasında Erdoğan’a verilen bir mesaj olarak da görüyorum. Sadece futbolcuyu cezalandırmak değil Erdoğan’ı da cezalandırmak amacı olduğunu düşünüyorum" dedi.
Öztürk, Erdoğan’ın Putin’e ekonomik anlamda borçlu olduğunu ve ertelenmiş doğalgaz borçlarının bulunduğunu belirtti. "Erdoğan Putin’e borçlu. Ekonomik anlamda da borçlu. Ertelenmiş doğalgaz borcumuz var" şeklinde konuştu.
Gazeteci Serdar Öztürk, Erdoğan’ın Suriye konusunda Putin’e daha sıcak ve samimi bir yaklaşım sergilediğini, ancak bu durumun Erdoğan’ın eski müttefiklerini kızdırdığını belirtti. "Erdoğan’ın Rusya’ya gidip Esad ile görüşmesi demek Türkiye’nin Ukrayna ile Rusya arasındaki savaştaki konumunu yeniden gözden geçireceği anlamına da gelir" dedi.
Öztürk, Erdoğan’ın mevcut ekonomik sıkışmışlık içinde iki taraflı bir oyun oynadığını, ancak bu siyaseti uzun süre sürdüremeyeceğinin farkında olduğunu söyledi. "Bu sıkışmışlığın içinde Erdoğan iki taraflı oynuyor ama bu siyaseti çok uzun süre sürdüremeyeceğinin de farkında" ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın ABD seçimlerini ve Mehmet Şimşek’in ekonomik programının sonuçlarını beklediğini belirten Öztürk, "Erdoğan Kasım ayından itibaren yeni bir yola, yeni arkadaşlara, yeni ağabeylere kavuşabilir" dedi.