Öztürk, "İsterseniz mevcut kabinedeki bütün isimleri değiştirin. Bu iş tek kişinin ağzına bakıyor"

CHP'nin aday adaylıkları başvurularının bugün itibariyle başladığına dikkat çeken Ahmet Nesin, "Ya 20 milletvekili üzerinden ya 100 bin imza üzerinden aday adayı olacaklar. CHP demiş ki 'bir milletvekili birden fazla adayı onaylayabilir. İmza atabilir' demiş. O zaman benim CHP'ye bir önerim var. CHP'de kaç grup var? Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu, İmamoğlu, Mansur Yavaş grubu var. Dört isimden rica etsinler 5'er milletvekili seçsinler. Onlar CHP binasında nöbetçi milletvekilleri olarak dursunlar. Her gelene 20 imzayla aday yapsınlar. 21'ine kadar orada yakın bir otelde de yer ayırtsınlar. Sabah 9 akşam 5. Aday adaylarının imzaya açığız diye demokrasi dediğin böyle olur değil mi? Diyelim ki 6 aday çıktı. Bir milletvekili 6 adaya da imza vermiş olur" dedi.

Serdar Öztürk, adaylık belirleme sürecinde CHP üyesi olması gibi bir şart olmadığına dikkat çekerken "Müracaat edecek olanların CHP üyesi olmak gibi bir şartı yok" dedi.

Nesin de iki aday üzerine konuşulduğunun altını çizerken "Bunlar CHP'li değil ki. Onları o yüzden getirmişler" ifadelerine yer verdi. CHP'nin adayını belirlemek için CHP'nin üyelerinin ön seçim yapacağını söyleyen Öztürk, "Ama aday CHP üyesi olmayabilecek. Biraz sıkıntılı bir şey" şeklinde konuştu.

Öztürk, Nesin'in "Mansur Yavaş CHP'li mi?" sorusuna ise "Resmiyette CHP'li" dedi. Nesin ise "Kağıt üzerinde işte. Hep anlattığım gibi. Mehmet Uçum'u okumuşsundur. AKP'nin TKP tarafı" diye eleştirdi.

Uçum'un aslen bürokrat olduğunu hatırlatan Öztürk de "Bürokrat aslında. Partiyle bir ilgisi yok. Hukuk işleriyle ilgili bir komisyonun başkanı" dedi.

AK Parti'nin seçimlerin 2027'nin ikinci yarısında yapmaya kararlı göründüğünü söyleyen Öztürk, "Elitaş bun tarihleri açıklarken kendi adına konuşmuyor tabi. Erdoğan'ın hem adaylığının önünü açmak hem de Mehmet Şimşek'in ekonomi politikasının sonuçlarının biraz daha netleşmesi için... Bir de orada tabii söylediği söz önemli. 'Yüreğiniz yetiyorsa 2027'de erken seçime evet deyin' diyor muhalefete. Ama muhalefetin bu konuda daha önce açıklaması var. 2025'in Kasım'ından sonraki seçimin erken seçim olamayacağı şeklinde. Onu ne yapacaklar? O sözleri nasıl yutacaklar? Seçimlerin yenilenmesi kararını alırken o süreye kadar taşıyabilecekler mi? Bence biraz soru işareti. Ama önümüzdeki günlerde AK Parti kongre yapacak. Her kanalda yada her gazete köşesinde AK Parti'de nasıl değişiklik yapılacağını, kimlerin kabine yada parti yönetimi dışında kalacağını, kimlerin gelebileceğini toto oynar gibi herkesin fikri var. Ama herkes şunu unutuyor. Sonuçta ister AK Parti'deki bütün genel başkan yardımcılarını yenileyin. İsterseniz mevcut kabinedeki bütün isimleri değiştirin. Bu iş tek kişinin ağzına bakıyor. Tek kişi ne derse o oluyor. O değişmediği sürece aşağıdakilerden hangisi değişirse değişsin ülkede çok bir şey değişmez. Halkı biraz oyalamak için böyle kabine toto yada parti içindeki kimlerin ağırlık kazanacağı gibi toto oynamaya devam ediyoruz" dedi.

Enflasyondaki son durum, hayat pahalılığı gibi konuların tartışılmadığını ifade eden Öztürk, "TÜSİAD yeni bir açıklama yapacağını söyledi. Ben geri adım atacaklarını düşünüyorum" dedi.

Nesin de bunun üzerine "Yanlış anlaşıldıkları üzerine bir açıklama yapacaklar muhtemelen. Bu kadar şey üzerine geri adım atmak kolay mı bilmiyorum? Yada bundan sonraki hükümeti garanti ettilerse kafalarında bu varsa birileriyle görüşüldüyse,geri adım atacağını o söylediklerinden düşünmüyorum" diye ifade etti.

TÜSİAD'ın her ne kadar kendi açıklamalarına göre Türkiye'e istihdamın yüzde 50'sinden fazlasını, vergi ödemesinin yüzde 80'ini kendilerinin ödediklerini söylemelerinin çok bir şey değiştirmediğini ifade eden Öztürk, "Hem Sanayi hem Adalet Bakanının yaptığı açıklamalar peşinden İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın soruşturma açtığını açıklaması ortamı biraz gerdi. Ben geri adım atacaklarını düşünüyorum" dedi.