Gazeteciler Ahmet Nesin ve Serdar Öztürk, Youtube kanallarında gündemdeki sıcak gelişmeleri değerlendirdi. Ahmet Nesin, Amerika'da Trump'a yapılan saldırıya ilişkin ilginç bir komplo teorisi ortaya attı. Nesin, "Amerika, Amerika diyoruz. Trump'a yapılan saldırı, şimdi benim ilk aklıma gelen umarım bir şey olmaz. Fakat bunu şöyle algıladım ben. İlk aklıma gelen komplo. Trump'a şöyle bir haber gelmiş olabilir. Son dakika Biden yerine seni yenebilecek birisini aday yapacaklar. O yüzden sansasyonel bir şey yapman lazım olabilir mi?" ifadelerini kullandı.
Serdar Öztürk ise Türkiye'deki siyasi gelişmelere dikkat çekerek, son bir haftadır gündeme getirilen bazı iddialara değindi. Öztürk, "Saldırgan dahil iki kişi hayatını kaybetmiş. Trump ayakta sayılabilecek şekilde tedavi olmuş. Bu tür şeyler çok oluyor. Türkiye'de de son bir haftadır özellikle pompalanmaya çalışılan bir yapı var. Hamamönü'nde eski AKP'lilerin büro aldıkları, restore ettikleri ve orada siyasi toplantılar yaptıkları haberleri dolaşıyor. Erdoğan'a karşı AKP'nin içinden yakın isimlerle irtibata geçip, Erdoğan sonrasını veya Erdoğan'a rağmen ne yapılacağı konuşuluyor. Bülent Arınç'ın ismi çok sık geçmeye başladı. Ancak benim tanıdığım Arınç böyle bir yapının içine girer mi? Girmez mi diye bir sağı solu yokladım. Çok haberi yok. Böyle bir şeyden. Ama zaman zaman bir araya geldiklerini, 'ne olacak bu Türkiye'nin hali' diye konuştuklarını, sohbet ettiklerini belirtti. Bunun bu günlerde neden gündeme getirildiği konusunda herkesin kafasında soru işaretleri var. Çünkü Erdoğan'ın işine yarayacak bir formül olarak görülüyor. Erdoğan'ın iki bakanın ardından parti yönetiminde de üç dört ismi görevden alacağı veya onların affını isteyeceği söyleniyor. Elitaş'ın, Erdoğan'ın hem CHP ile beraber normalleşme görüşmelerine katılan partideki vekili olduğu, onunla ilgili Kayseri'den haberler var. Emekli vatandaş önünü kesmiş ve bir şeyler istemiş. Sanki bir şeylerin altyapısı hazırlanıyor. 15 Temmuz'un ardından acaba Erdoğan yeni bir tasfiye harekatının altyapısını mı yapıyor diye kafamda bir süre düşündüm. Son günlerdeki tartışmalar Erdoğan'ın elini rahatlatmak için zemin hazırlandığı yönünde bir fikir oluştu bende," dedi.
Ahmet Nesin ise, "Bir bakanın değişimiyle daha önce başarılı olduğu söylenemeyecek iki bakanın ve belediye başkanlığı seçimlerini fark yiyerek kaybeden bir bakanın getirilmesi, bu AKP içinde bir yumuşama veya değişim sayılabilir mi? Bu biraz dalga geçmek gibi gelmiyor mu sana?" diye sordu.
Serdar Öztürk ise, "Aslında AKP'yi tanıyanlar bunu normal karşılıyor. Çünkü Erdoğan genelde tek başına karar verdiği için bu konularda bir şeyi değiştirecekse herkesin beklediğinin aksini yapmakla meşhurdur. Murat Kurum üzerinde söyleyeyim. İstanbul BB adayının yapılmasında da hatta bakan olarak atanmasında da Erdoğan'ın aile fertlerinin çok etkili olduğu söyleniyor. Ailenin içindeki yakın ilişkilerden kaynaklandığı söyleniyor. Bana göre ise Erdoğan'ın bugüne kadar dediklerini harfiyen yerine getiren, hiç itiraz etmeden ve de rantla ilgili kararlarda hiç çekinmeden imza atabilen bir isim olduğu için tercih edildiğini düşünüyorum. Binali Yıldırım arada bir kendisine de çalışıyordu. Son aşamada arada bir Erdoğan'a, öyle olduğu fark edilince gitti. Şimdi Murat Kurum öyle değil, 'Bir sana bir sana' diye gidiyor. Onlara yeni bir düzenleme yapılıyor. Huzur hakkı ve benzeri isimlerle ikinci el gelir olarak alabilecekler. Üçüncü dördüncüyü alamayacaklar herhalde bundan sonra," ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: