“RAMAZAN AYI BİR YIL BOYUNCA BİZİ ALLAH’IN RIZASINA ŞARJ EDER”
Ramazan Ayı’nın manevi hayatımıza etkileriyle ilgili bir açıklama yapan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı, İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Saffet Köse, bu ayın içinde diğer aylarda olmayan fıtır sadakası gibi ibadetlerin de bulunduğunu dolayısıyla ramazanın tüm ibadetleri barındırdığına dikkat çekti.
Yayınlanma :
11.07.2015 10:02


“Bayramlar fırsat olarak değerlendirilmeli”
Bayramlara tatil gözüyle bakılmamasını, bu günlerin manevi değerinin oldukça fazla olduğunu hatırlatan Prof.Dr.Köse, “Bayram, akrabaların, dostların buluştuğu, kaynaşma ortamın olduğu, küslerin barıştığı, coşkulu müstesna günlerdir. Tatiller ise bir kaçışı ifade ediyor. Bu bayram ruhuyla örtüşmez. Kalabalıklar içinde yalnızlaşmış günümüz insanının hiç değilse bayramlarda olsun yalnızlığını gidermek, Allah’ın ve peygamberimizin çok değer verdiği akrabalar arası sıkı ilişkiyi yaşanmak gerekir. Zaten günümüzde insanlar çok az bir araya geliyor. Birbirini tanımayan akrabalar var. Unutulmaya yüz tutan gelenek göreneklerimiz var. Hiç değilse bayramları fırsat olarak değerlendirmeliyiz” dedi.
“Dindarlık seviyesi yüksek ama ibadetler ruhuyla yapılıyor mu?”
Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı son araştırmaya göre insanımızın dindarlık seviyesinin yüksek olduğu sonucunun görüldüğünü kaydeden Prof.Dr. Köse, bunun davranışlara da yansıması gerektiğine dikkat çekti.
“Ülkemizde farz kılınan ibadetleri yerine getirenlerin oranı çok yüksek. Ama ibadetlerin ruhuyla ilgili aynı şey var mıdır bu konuda soru işareti var. Çünkü ibadetlerin insanı olumlu manada değiştirmesi gerekir. Değiştirmiyorsa orada kuru bir şekilcilik var demektir. Peygamberimiz, ‘Allah’ın, sizin aç kalmanıza ihtiyacı yoktur’ der. Bu ayda kötü alışkanlıklardan uzak durup, oruç biter bitmez eski kötü alışkanlıklara dönülürse oruç şekli olarak yapılan bir ibadet haline gelir. Namaz kılıp ya da Hac ibadeti yapıp arkasından haram işlere devam edilemez. İbadetin şekline olduğu kadar ruhuna da önem vermek lazım. Aksi takdirde namaz spordan öteye geçmez. Oruç sadece perhiz, Hac sadece seyahat olur. Kurban sadece et olur. Allah’ın bunların hiçbirine ihtiyacı yoktur. Oruç, teravih ve i’tikaf, Kur’ân okuma gibi bir dizi ibadet yapılan Ramazan ayı, sonrasında da haram kılınan şeylerden uzak durulursa yapılan ibadet tövbe yerine geçer. Aynı kötü alışkanlıklara devam edilirse günahlar fazlalaşarak artabilir” diye konuştu.
“Oruç tüm organlarla bir tutulmalı”
Orucun aynı zamanda helalde kalmanın eğitimi olduğunu, bütün organlarla bir tutulursa anlam kazandığına vurgu yapan Prof.Dr. Köse, orucun anlamının aç, susuz kalmak olmadığını ifade etti. Prof.Dr. Köse, “Peygamber Efendimiz ‘Nice oruç tutan vardır ki tuttuğu oruçtan onun yanına kalan sadece açlıktır’ der. Buna göre oruç bütün organlarla tutulursa anlamlı olur. Bu bağlamda oruç tutan mü’min eliyle haramı tutmamalı, eline oruç tutturmalı. Gözüyle harama bakmamalı, gözüne oruç tutturmalı. Kulağıyla haramı dinlememeli, kulağına oruç tutturmalı. Ayağıyla harama gitmemeli, ayağına oruç tutturmalı. Beyniyle haramı düşünmemeli, beynine oruç tutturmalı. Bir bütün olarak oruç tutulursa, oruç insanı tutar” dedi.
“Oruç, açları, susuz kalanları hatırlatmalı”
“Oruç aynı zamanda aç ve susuz kalmış insanları da hatırlatmalı”diyen Prof.Dr.Köse, açlığın hala dünyanın ciddi sorunlarından biri olduğunu kaydetti. Prof.Dr.Köse şöyle devam etti: “Günümüz dünyasında temiz içme suyundan mahrum çok sayıda insan var. Oruç, bu insanları da düşünmemizi gerektiren bir ibadettir. İnsanlar aç, susuz kalıyor da; açları susuzları hatırlamıyorsa orucun bir tarafı eksik kalıyor demektir. Neden çok nafile oruç tutuyorsun diye Yusuf (a.s.) Peygambere sorduklarında o yüce peygamber şu cevabı veriyor: “Ben şu anda devlet hazinelerinden sorumlu bakanlık görevini yürütüyorum. Bana açlar geliyor. Oruç tutmaz isem açları anlayamamaktan endişe ediyorum. O sebeple çok nafile oruç tutuyorum diye cevap verir.”
“Lüks sofralarda oruçlarınızı sakatlamayın”
Orucun insana açları hatırlatırken; diğer taraftan lüks, israf dolu sofralardan uzak tutması gerektiği uyarısında bulunan Prof.Dr.Köse, “Savurganlık ve israf İslam ruhuna uymaz. Müslümanların tüm insanlığa farklı bir borcu var. Bu da, son derece bencil hale gelmiş insanlığın gittiği yolun yol olmadığını göstermek ve İslam’ın ana dinamiğinin paylaşmak ve başkası için de yaşamak olduğunu göstermek, bu yöndeki kurumsal yapıları gündeme sokmaktır. Bugün lüks ve israf içinde bir kişinin iftarıyla ya da bu sofrada ortaya çıkan israf ile birçok kişinin doyabileceğini görmek üzüntü vericidir. Oruç tutan Müslümanlar olarak tüm insanlığı kuşatmamız, yardım etmemiz lazım. Lüks ve israf dolu sofralarda oruçlarımızı sakatlamamız gerekir” şeklinde konuştu.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: