SİZ BİZ NEFRETİ "TÜRKLER-KÜRTLER"

Son yıllarda yaşanan siz,
biz nefreti bugünlerde yine tavan yapmış durumda.

Nefretin eli ayağı kulağı
gözü falan var artık. Resmen aramızda yaşıyor.

Ortalıkta sokak serserisi
gibi dolaşıyor ona, buna sataşıyor.

Israrla ve inatla nefreti
aramızda yaşatmaya çalışanlar sayesinde sevgiyi, saygıyı, güven duygusunu yitirdik.
Hepimiz şizofreniye doğru gidiyoruz. Öyle ki Kobani’ye üç gün bile ağlayamadan,
nefretimiz döndü, dolaştı bizi kendi ölülerimize ağlatmaya mecbur etti.

Batman’da, Diyarbakır’da,
Adana’da, İstanbul’da Ülkenin dört bir yanında yaşanan sokak çatışmaları adeta
içimizde barındırdığımız kinin hasat vaktinin müjdecisi gibiydi.

İçinizden bazıları “yinemi insanlık dersi vereceksin?”
diye bilir. Demeyin lütfen demeyin.

Hatta mümkünse hiç kimse,
hiç bir şey demesin. Çünkü sahiden benim aklım artık hiç şeyi almıyor.

Kendi ırkından, kendi
dininden, hatta kendi siyasi düşüncesinden olmayan biriyle kanlı bıçaklı olan
bir milletin bir değil, bini aşan saçmalıklarını aklım almıyor.

Herkes işine gelen bir
derdi kendine ilke edinmiş sözüm ona mücadele etmeye çalışıyor. Ve her mücadele
ülkeyi biraz daha felakete sürüklüyor.

Bir yanda dinde yapılan
baskılar sebebiyle karşı karşıya gelen insanlar, Öte yandan kulaklara
fısıldanan özgürlük türküleriyle kinlenen Kürtler.

Ve tüm bu kavgaların
sonucunda ortaya çıkan bölük, pörçük edilmiş bir Türkiye.

Ülke bölünmeye
çalışılıyor. Haritada sınır çiziliyor ve sınır çizildikçe çekilen acıları
hepimiz görüyor ve yaşıyoruz.

Aslında benim bu konu
hakkında merak ettiğim başka bir detay var.

Diyelim ki ülke bölündü. Ve herkes kendi sınırı
içinde kaldı. Kürtlerin içinde büyümüş ve kendini yarı Türk, yarı Kürt olarak
benimseyen beni ne yapacaksınız, sınırlarınıza sokmayacakmısınız?.

Hiç çekinmeden uğruma canını verecek olan Kürt
dostlarımla, arkadaşlarımla aramıza sınır mı koyacaksınız?

Neyse beni boş verin. Daha mühimi Türklerle
karşılıklı alıp verdiğiniz gelinler damatlar ne olacak? Gerimi iade edilecek?

Peki ya bunlardan doğan çocuklar. Türk olan
tarafından nefret edip, Kürt olan tarafını mı seveceksiniz?

Ticari ilişkileriniz,
Türk dostlarınız, ahbaplarınız. Tüm bu saydıklarıma sınır çizebilecekmisiniz?

Sözüm sadece Kürtlere
değil, Türklere de.

Neresinden bakarsanız
bakın olmuyor değil mi?. Kısacası et tırnaktan ayrılmıyor.

O halde neyin nefretini taşıyorsunuz içinizde?

Kabul etseniz de, etmeseniz de Kürtler ve Türkler
candır, ailedir, akrabadır, dosttur.

Tüm derdiniz şayet bir
parça topraksa merak etmeyin. Sizin düşmanlığınızı fayda bilen emperyalist
ülkeler yavaş, yavaş ülkemize çöreklenmeye başladılar bile. Bu şekilde düşmanlığa devam ettiğiniz
müddetçe Türk ve Kürt adı sadece tarih kitaplarında yazılı kalacak.

Hepiniz birer ABD vatandaşı, belki bir İngiliz,
hatta belki de İsrail vatandaşı olarak yaşamaya devam edeceksiniz. Benden
söylemesi.