‘SOSYAL DEVLETİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ’
Yayınlanma :
04.11.2014 15:41


CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında
konuştu. İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
Sosyal devlet denen bir kavram var. Devletin
insanileştirilmesidir sosyal devlet. Devletin vatandaşa hizmet götürmesidir.
Sosyal devlet deyince aklımıza rahmetli Ecevit gelir. İşçi hakları, emeğin
hakkı, grev hakkı onun döneminde çalışma yaşamının ayrılmaz değerleri oldu.
Sosyal devlet anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddelerinden
biridir. Bu maddenin gereği yerine getirilmek zorundadır. Ne zaman ki sosyal
demokrat bir başbakan iktidar olmuştur, sosyal devlet o zaman daha güçlü
olmuştur. Sosyal devleti ayağa kaldırmak bizim görevimizdir.
2 LİRA ÇALAN
YARGILANACAK…
İşsizlik arttı. Bu sosyal devlet değil. Bu toplumun vahşi
kapitalizme teslim edilmesidir.
Yolsuzluk yapacaksın yargılanmayacaksın, 2 lira çalan yargılanacak,
yıllarca ceza alacak. Demek ki sosyal devlet hukuk alanında da kendini
göstermiyor. Sosyal devlette işsiz devletten ‘işsizliğimi gider’ deme hakkına
sahiptir. Vatandaşın hükümetten hak isteme talebi vardır. Biz sosyal devleti
kendi gündemimizden büyük ölçüde çıkardık Türkiye olarak. Mevcut hükümeti
gördünüz. 12 yıldır iktidardalar. İşsizliği önlediler mi? Uyuşturucuyu
önlediler mi? Adaleti sağladılar mı? Bunların hiçbirisi yok.
GELECEKSİN CHP’YE OY
VERECEKSİN
Sosyal devleti yeniden inşa edeceğiz. İşsizliği ev
yoksulluğu bu ülkenin kaderi olmaktan çıkaracağız. İşin mi yok? Adresin belli.
Geleceksin CHP’ye oy vereceksin. Eğer parti olarak sana iş bulamazsak sen
hesabını benden soracaksın. Sözüm söz. CHP’nin sözü. İşsizliği tarihe
gömeceğiz. Üniversite gençleri arasında işsizlik yüzde 30. Eğer siz bu ülkede
işsizlik denen bir beladan kurtulmak istiyorsanız sosyal devleti ayağa kaldırma
sözü veren CHP’ye geleceksiniz. Başka bir seçenek yok.
Bir ülkede işsizlik var, orada dert vardır.
BU KADAR İŞSİZLİK
OLMADI BU ÜLKEDE
İşsiz kalan toplum baskıcı rejimlerin arka bahçesi haline
getirilir. Herkesin işi, aşı olacak. Toplumu ayrıştırıp bölüyorlar, inanç
eksenli bölüyorlar, yaşam tarzı eksenli bölüyorlar. Etnik kimliğin, yaşam
tarzın ne olursa olsun benim görevim sana iş bulmak. Senin evinde aş olmalı
aş. Söz veremiyorlar. Veremezler. 1974
ve 2001 krizinde de hiçbir zaman bu kadar işsizlik olmadı bu ülkede. Kimin
çocuğu işsiz. Senin çocuğun işsiz. Onların çocuğu değil. Çalışmıyorlar. Onların
çocukları yatak odalarına kasalar, dolarlar koyuyorlar. Onların çocuklarının
gemileri, vakıfları, rüşvet merkezleri var. Senin çocuğunun nesi var? Unutma
senin çocuğunun CHP’si var.
ADI VAR KENDİSİ YOK
İş bulanlar da bin bir bela ile taşeronda iş buluyor.
K.Maraş’ta Orman İdaresi 11 işçi alacak.
2300 kişi başvuruyor. Şimdi senin düşünme zamanın kardeşim. Sütündeki ölü toprağını atma
zamanı. Senin çocuklarının yatak odasında boy boy kasalar yok. Biz yandaşa
değil vatandaşa hizmet edeceğiz. İş bulanlar sendikasız. Asgari ücretle
çalışıyor. İşçinin emeğini birilerine peşkeş çeken sosyal devlet olabilir
mi? Ülkeyi Adalet ve Kalkınma Partisi yönetiyor. Ne
adaleti var ne kalkınması var. Adı var kendisi yok. Ermenek’ten bir kadının
konuşmasını vereceğiz şimdi size. Bunu dinleyince sosyal devletin olmadığını
görüyorsunuz, umutsuzluğu görüyorsunuz.
Maden faciası bize has değil. Kömür rezervinde Almanya
dünyada birinci, Türkiye 28. Sırada. Almanya’da son 30 yılda yeraltında ölen
işçi sayısı 3. Türkiye’de 2003-04 arasında 1075 işçi madende hayatını kaybetti.
Bizim kaderimiz mi bu? Niye Almanya’da olmuyor da bizde oluyor. Devlet akılla
yönetilir. Aklı egemen kılmazsanız devlette bunun önüne geçemezsiniz. Önce
insana saygı duymak, ona iş güvenliği sağlamak demektir aklı egemen kılmak.
Emiş Bahar diyor ki "İçeriden sağ çıksalar ne olacak.
Ekmeklerini, servislerini ellerinden aldılar. Yediler bitirdiler" İşin özü
budur. Bu tabloyu 21. Yüzyılın Türkiyesi hak ediyor mu? Kadın kardeşlerime
sesleniyorum: Yerin altına inen eşleriniz akşam ekmek getirmek için,
çocuklarına umut aşılamak için oraya gidiyorlar. Ölüleri gelsin diye değil.
Sevinçleri gelsin diye gidiyorlar. Böyle bir iktidarı ne kadar ayakta
tutacaksınız siz? Evinde huzur mu
istiyorsun, yeraltında çalışanın için güvence mi istiyorsun artık elini
vicdanına koy, artık CHP de…
Kaza olmuş ordular halinde gidiyorlar binlerce güvenlik
görevlisi. Sizin acınızı sömürmek istiyorlar. İzin vermeyin buna. Ölen sizin
erkeğiniz. Onların değil. Onlar eşlerini saraylarda oturtuyor senin ödediğin
vergilerle. Din iman edebiyatı yapıyorlar. Onlara da inanmayın. Sizi
kandırıyorlar. Yüksek tepelerde oturan biri diyor ki: Önceden haber verseydiniz
tedbirleri alırdık. Abisi söylüyor bunu. Bereket ki gazeteci kardeşlerimiz var.
Hürriyet’ten Hacer Boyacıoğlu’nun haberi var. Ermenek’teki kardeşler 124 kez
yazmışlar. O ölenlerin kanları sizin yakanızdadır.
'KAPALI MEKANLARDA
SİGARA YASAK, RÜŞVET SERBEST Mİ?'
Yer üstündekiler çok mu rahat. Mevsimlik işçilik de dramdır.
Aile boyu kadın, çoluk, çocuk hep beraber giderler. Zeytin, pamuk, fındık, elma
toplamaya giderler. Tek güvenceleri dayıbaşı. Onun iki dudağına bakarlar.
Sosyal devlet nerede? Sosyal devleti kim ayağa kaldıracak? Bunlar neden bu
insanların sorunlarıyla ilgilenmezler. İnsanı sevmiyor musun sen? İnsanı ancak
sana rüşvet verdiği zaman mı seversin?
Sigara içen gençlere kızıyorlar, ceza kesiyorlar. Eyvallah
kızın. Peki o bakanların çocukları kapalı mekanlarda rüşvet alırken neden
itiraz etmiyorsun?
'KAÇAK SARAY’DA
YAPILAN YOLSUZLUK RAKAMLARI...'
Hikayesini anlatayım size. Hikayesi şu. Bir dönem başında
bir bakanın da olduğu TOKİ vardı. Hani dedi ya, “Talimat verdi, biz yaptık.
Onun istifa etmesi lazım.” O TOKİ’nin bir dergisi var. Yüksek rakımlı tepede
oturan şöyle bir yazı yazmıştı: “Son nefesimize kadar, sorumluluk bilinciyle
çalıyoruz.” Fark edince hemen toplattılar dergiyi.
Kaçak Saray’da yapılan yolsuzluk rakamlarını size
vereceğim. Sayıştay raporları.
Afyonluları kutluyorum. Dikkatli olun hırsızlar bölgeye geldiler diye. Bunun hesabı verildi mi? Verilmedi.
Sosyal devletin ne olduğunu biliyoruz değil mi? Savurganlık yapmayan devlet.
Yeraltında insanlar
çalışıyor, hayatları pamuk ipliğine bağlı. Hiçbir güvenceleri yok. Bütün
bunları bir kenara atıyorsun, masum insanların vergileriyle kendine bin odalı
saray yapıyorsun. O sarayı CHP döneminde ODTÜ’ye tahsis edeceğiz.
Bir şey daha, bu iktidar bitmiştir artık arkadaşlar. Bu
iktidar bitmiştir, bu iktidarın Türkiye’ye acı ve gözyaşından başka vereceği
hiçbir şey yoktur.
Lüks içinde yaşıyorlar. Gırtlaklarına kadar dolara
boğuldular. Benim derdim onlar değil, bu ülkedeki işsiz insan. Her evde tencere
kaynayacak, derdimiz o. Bu güzel ülkeyi yeniden inşa edeceğiz, yeniden birlik
olacağız. Neden ayrışıyoruz, neden kavga ediyoruz. Kavga ve ayrışmak doğru
değil. Bölünürsek birileri gelir yutar, bölünmezsek hep beraber kazanırız.
Adres belli, halkın partisi. Cumhuriyet Halk Partisi. Diyorlar ki, hadi AKP
böyle ama oyumuzu kime vereceğiz. Yolsuzluk yapmayan, hırsızlık yapmayan, her
kuruşun hesabını veren, bizi uygar toplumda buluşturan, kimsenin yaşam
tarzıyla, etnik kimliğiyle, inancıyla
uğraşmayan bir oluşum var. Adı CHP. Daha ne söyleyeyim ben size. Türkiye’nin bu
iktidardan kurtulması lazım, demokratik yollardan. Sandığa gideceğiz ve
bitireceğiz, bu terazi bu sikleti çekmiyor. Bu hükümetin artık gitmesi lazım,
yeter söz milletindir dememiz lazım. Söz sizin, siz söyleyeceksiniz. Ben
doğruları söylemek zorundayım. Ben zenginleşen Türkiye’den yanayım.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: