TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi 2. Başkanı Uğur Bayrak; "Yüksek yapılar konusunda yönetmelik, bütüncül olarak revize edilmeli"

Beyza COŞKUNTÜRK/GERÇEKHABERCİ-ÖZEL HABER- Avrupa’da 150 metreyi geçen yapılarda, birinci sırada Türkiye geliyor. Türkiye’yi ikinci sırada Rusya takip ediyor. 

İzmir, ise 150 metreyi geçen yapılarda Avrupa sıralamasına tek başına girebilir. İzmir’de de 150 metreyi geçen gökdelen bulunuyor; Mistral Tower, Mistral Rezidans, Folkart Tower 1-2, Ege Perla, Point Bornova 150 metreyi geçen yapılar olarak, İzmir siluetinde yer ediniyor. İzmir için planlanan, inşaatı süren yapılarda mevcut. 

TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi 2. Başkanı Uğur Bayrak, Türkiye’de kentin doğru şehirleşmesi için acilen adımlar atılması gerektiğini ve 30 yıllık İmar Yönetmeliği yerine, yeni yönetmelikler olması gerektiğini ya da yönetmeliklerin bütüncül olarak revize edilmesi gerektiğini söyledi.

Avrupa’da, 150 metreyi geçen yapılarda Türkiye’nin birinci sırada olmasının temel sebebinin Avrupa’nın planlı kentleşmesi olduğunu ifade eden Bayrak, “Avrupa planlı büyüyor. Avrupa’daki yönetmelikler ve kanunlar, yüksek katlı yapılar hakkında kentin doğru büyümesine uygun bir şekilde revize edilip, karara bağlanıyor. Yüksek katlı yapılar, Avrupa’da belirli bölgelerde ve ya kümelenmiş halde bulunuyor. Şehrin doğal yapısını bozmayacak şekilde ve gerekli görüldüğü noktalarda yüksek yapılara izin veriliyor” dedi.

Yönetmelikler yüksek yapıların önünü açıyor

Türkiye’de ise serbest piyasa ekonomisinden etkilenerek, ihtiyaca göre yüksek yapıların yapıldığını söyleyen Bayrak, “Türkiye’de 30 yıl önceki imar yönetmeliği, yüksek yapılar konusunda da yoruma açık bir şekilde uygulanıyor. Yüksek yapılar için ayrı bir yönetmelik olması gerektiği halde, imar yönetmeliğindeki maddelere göre hareket ediliyor. Eski ve yanlış bir yönetmelik. Revizeye ihtiyaç duyulan, hatta bütünsel olarak revize edilmesi gereken yönetmelik Türkiye’de yüksek yapıların önünü açıyor” şeklinde konuştu.

Bayrak, Türkiye’de yüksek yapıların, konut imar planları ile aynı şekilde değerlendirilerek oluşmasının tehlike oluşturduğunu ve gün geçtikçe de yüksek yapıların sayısının artacağını öngördüklerini söyledi.

30 yıl önceki imar planları revize edilmeli

Türkiye’deki ilgili kurumların, şehirleri planlarken bütüncül yaklaşmadığını ve bunun da şehirdeki trafiği de etkilediğini söyleyen Bayrak, “Belediyelerin komisyon kurması gerektiğini şube olarak söyledi. Alışveriş merkezlerinin yer seçim kriterlerinin dahil, yönetmelikte yer almasını ve 30 yıl önceki imar planları üzerinden değerlendirilmemesi gerektiğini dile getirdik. Planların ve yönetmeliklerin bütünsel olarak revize edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Parça parça dağınık yapılar oluşmaya başladığını belirten Bayrak, “Birinci olarak, bölgede parsel açısından komşu parsellere haksızlık ve adaletsizlik oluşturuyor. İkincisi kenti siluetini bozuluyor. Üçüncü olarak da, ulaşım ilişkilerini engelleyerek, birbiri ile bağlanmasını engelliyor. Çünkü bütünsel revizyon yapılmıyor. Parsel açısından değerlendiriliyor. Parça parça gelişmişi birbirinden kopuk ve kent içinde hiçbir artı değeri taşımayan alanlar oluşuyor” dedi.

İzmir, planların dışına çıktı

İzmir’de de durumun pek farklı olmadığını dile getiren Bayrak, eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina döneminde bir fikir yarışması ile Alsancak-Bayraklı-Turan hattının Gökdelenler Bölgesi olarak planlandığını, ancak son süreçte bu plandan uzaklaşıldığını söyledi.

Bayrak, “Alsancak tarafı, kültür-sanat; Bayraklı tarafı, iş merkezi; Turan tarafı, turizm olarak planlanmıştı. Ancak, fikir yarışmasından sürekli uzaklaşıldı. Plan üzerinde sürekli değişiklikler oldu. Her delik daha da büyük yanlışlara sebep oldu. Alınan meclis kararları değişti. Değişen kararlar üzerinde tekrar değişiklikler yapıldı” dedi.

Alsancak’ta yükselen konutlar kenti zorlayacak

Alsancak bölgesinde, konutların yükselmeye başladığını ve konut inşaatlarının da devam ettiğini aktaran Bayrak, “Alsancak bölgesine konut yapılmayacaktı. Planlarda Alsancak için, kültür-sanat bölgesi deniliyordu. Tüm plan ona göre yapılmıştı. Ancak şimdi yüksek katlı konutların yapıldığını görüyoruz. Bu trafiği de, kentin siluetini de etkileyecek. O bölgede insan trafiği artacak. Bayraklı Bölgesi’nde İstanbullu sermayenin etkisini görüyoruz. Artan trafiği de görüyoruz. Planların dışına çıkılması ve konutların oluşması kenti zorlayacak” dedi.

Yeni yönetim ciddi adımlar atmalı

TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi yeni yönetimden de beklentileri olduğunu dile getiren Bayrak, artık bu konularla ilgili yeni yönetimin ciddi bir adım atması gerektiğini söyledi.

Bayrak, “Çalıştaylar düzenlenmeli. Kentin doğru şehirleşmesi için adımlar atılmalı. Yanlış şehirleşmeyi durdurup, doğru planlar için çalışmalıyız. Kentin doğru şehirleşmesi için tüm ilgili kurumların beraber hareket etmesi gerekiyor dedi.