Yarımada Talanı Durdurma Koordinasyonu: “Yaşam alanlarını koruyacak başkanlar seçilsin”

Uğurcan BOZTAŞ- GERÇEK HABERCİ- Yarımada Talanı Durdurma Koordinasyonu, yaklaşan yerel seçimler öncesi basın bildirisi yayınladı. Yayınlanan bildiride doğa talanına karşı dik duran, yaşam alanlarına ve kent suçu işlemeyen yöneticilerin olması gerektiği belirtildi. Kaçak ve kuralsız yapıların hem büyükşehir hem de ilçe belediyelerin ortak derdi olduğu vurgulanan bildiride seçimlerde doğru adayların belirlenmesi gerektiğine dikkat çekildi. 

ADAYLARIN İNCE ELENİP SIK DOKUNMASI LAZIM 
Son dört yıldır Yarımada Turizm Projesi adıyla büyük bir talan projesi üzerinde çalışıldığı ifade edilen bildiride; “Benzeri talanlar, kent suçları hem tarihi hem doğal cennet olan tüm sahil kasabalarımızda yaşandı, yaşanıyor. Doğaldır ki, bunun halkta bir karşılığı olacak. Bu da başkan ve meclis üyelikleri için doğru adayların belirlenmesi noktasında tüm parti yönetimlerine büyük sorumluluk yüklüyor. Yaşam alanlarının korunması için taraf olacak olan, ortak mücadele içinde olan ve bundan sonra da gireceğinin işaretini veren adayların belirlenmesi çok önemli. İzmir’deki tüm partilerin başkan adaylarını ince eleyip çok sık dokuyarak belirlenmesini beklediğimizi ifade etmek istiyoruz. Bizler özellikle rant kavgasının fazla olduğu ilçelerde kentliyle tartışılmamış, masa başında proje üreten başkan ve meclis üyeleri istemiyoruz” denildi.   
İZMİRİ PAZARLAMAYA ÇALIŞANLARIN ADAY ADAYLIKLARI KABUL EDİLMEMELİ
Belediyelerde, ranta ve sermayeye geçit vermeyecek bir yönetime vurgu yapılan bildiride şu ifadelere yere verildi; “Yaşamın insan, doğa, kültür, tarih, sanat, tarım, deniz, turizm ve bilimle müşterek eştirilmesi için sahillerimizde de kentimizde de her şey mevcut. Yeter ki, doğru ellerde doğru yönetilsin. Yeter ki, bu ilçelerimizin önü katılımcı, demokratik bir yönetimin kapılarını açacak, aklın, bilimin ışığında ve doğru tercihleri tanımlayabilecek kişilerle açılsın. Ortalık kıyılarımızı kupon emlak ilçesi gibi, lüks turizm objesi gibi kurgulayarak parlatmak isteyenlerle, neo liberal projelerle, fonlarla, imar planlarıyla adaylıklarını göz kamaştırıcı hale getirmeye çalışanlardan geçilmiyor. Biz biliyoruz bir yerde iştah kabartıcı rant varsa orada bu ranta erişmek için sermaye de kendi çalışmasını yapar. İzmir’in bir bölümünün soylulaştırma projesi ile pazarlamaya çalışanların aday adaylıkları bile kabul edilmemelidir.”