İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin 79'uncu ve 9 Eylül Medya Grubu'nun 13'üncü kuruluş yıl dönümü kapsamında düzenlenen Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Gazetecilik Yarışması’nın ödül töreninde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, demokrasi ve basın özgürlüğünün önemine dikkat çekti. Başkan Tugay, “Basının özgür olmadığı bir yerde halk asla özgür olamaz. Basının susturulduğu yerde halk susturulmuş demektir. Gerçeğin üzerinin örtüldüğü, örtülmeye çalışıldığı yerde demokrasinin ışığı kararır, aydınlığı söner” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin 79’uncu yılında 58’inci kez organize edilen Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Gazetecilik Yarışması’nın ödül törenine katıldı. Gazetecilerin Gazetesi sloganıyla yayın hayatını sürdüren 9 Eylül Medya Grubu'nun 13'üncü kuruluş yıl dönümünün de kutlandığı gece Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Törende İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, ilçe belediye başkanları, iş dünyasının temsilcileri, Büyükşehir Belediyesi’nin bürokratları ve İzmir basın camiasının mensupları yer aldı.
“Özgür basın sessizliğin sesidir”
Törende özgür basının önemine ilişkin açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Tugay, “İzmir’de yerel basınımızın güçlenmesinin çok kıymetli olduğunu her fırsatta söylüyoruz. Türkiye’miz gerçekten zor zamanlardan geçiyor. Bir taraftan orman yangınları, kuraklık gibi çevre sorunları var, sosyal konularla ilgileniyoruz bir taraftan ülkemizde artan inanılmaz bir suç oranı var. Adaletsizlikler içindeyiz. Demokrasimizle ilgili sahip olduğumuza inanmak istediğimiz hukuka ilişkin ciddi sorunlar yaşıyoruz. Elimizden alınmaya çalışılan, baskılarla yıldırılmaya çalışılan en önemli değerlerimizden, ülkemizin vazgeçilmezlerinden birisi de özgür basınımızdır. Bir ülkede adaletin yokluğu kadar özgür basının yokluğu da o ülkeye çok zarar veriyor. Özgür basın toplumumuzun bazen sessizliğinin sesi olabiliyor. Görevini yapmaya çalışırken susturulmak istenen gazetecilerin her birisi bizim için büyük üzüntü ve her biri yokluklarında yeri doldurulamayan büyük değerlerdir. Basın özgürlüğü adına mücadele etmiş, halkın, doğruların sesi olmuş ve bunu canıyla ödemiş onlarca gazetecinin halen hafızamızda olduğu bir ülkede yaşıyoruz” dedi.
“Cesaretle doğruları yazan gazeteciler bizim kahramanımızdır”
Gazetecilerin kamuoyunun bağımsız temsilcileri olma görevini üstlenmiş durumda olduğuna dikkat çeken Başkan Tugay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Doğası gereği gazetecilik özgür bir meslektir. Basının özgür olmadığı bir yerde halk da asla özgür olamaz. Basının susturulduğu yerde halk susturulmuş demektir. Gerçeğin üzerinin örtüldüğü, örtülmeye çalışıldığı yerde demokrasinin ışığı kararır, aydınlığı söner. Bugün ülkemiz ne yazık ki gazetecilik yapmanın zorlaştığı, gazetecilerin bir suçluymuş gibi gösterilmeye çalışıldığı çok acı ve kötü bir dönemi yaşıyor. Bizim çok cesur gazetecilerimiz var. Hiçbir zaman baskıya boyun eğmeyen, esaretten korkmayan, ne olursa olsun cesaretle doğruları yazmaya devam eden gazetecilerimiz var ve onlar, sizler bizim kahramanlarımızsınız. Şehrimizin kahramanı, gururu olan Hasan Tahsin’in adıyla şereflendirilen, ödül alan tüm gazetecileri yürekten kutluyorum. Onların bağımsızlık meşalesini taşıyacaklarına, kalemlerinin gerçeğin izinden hiçbir zaman ayrılmayacağına yürekten inanıyorum. Bu ödüller aynı zamanda korkusuz gazeteciliğe de bir selamdır.”
“Ya yanımızda ol ya da yok ol diyorlar”
Ödül töreninde konuşan ve gazetecilik mesleğinin karşılaştığı zorluklara değinen İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, “Muhalif her ses gözaltılar, cezaevleriyle korkutuluyor. Türkiye pusulası bozulmuş bir gemi gibi. Adaletsizliğe, dayatılan sessizliğe karşı çıkmak günümüzde çok pahalı. Ya yanımızda ol ya da yok ol diyen o kadar çok yaklaşım var ki. Etik ve nitelikli gazeteciliği yaşatmak zorundayız. Çünkü omuzlarımızda ağırlık var” ifadelerini kullandı.
“Gazetecilik zorlu bir sınavdan geçiyor”
Bu yıl Hasan Tahsin Ulusal Basın Özgürlüğü dalında ödüle layık görülen Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş ise, “İleride bu dönemin tarihi yazıldığı zaman bu dönemin gazeteciliğine özel bir yer açacaklarını düşünüyorum. Çünkü zorlu sınavlardan geçiyoruz” diye konuştu. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de basın özgürlüğünün önemine değinerek, “İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin 79. yılı kutlu olsun. Basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkını koruma mücadelemizde dayanışma içindeyiz” sözlerine yer verdi.
Ödüller sahiplerini buldu
Yarışmada Görüntülü Haber Ödülünü TRT Haber'den Bahar Toprak, Fotoğraf Jüri Özel Ödülünü Anadolu Ajansı'ndan Berkan Çetin, Haber Ödülünü Yeni Bakış'tan Kardelen Buğday, Röportaj-Söyleşi Ödülünü Haber Ekspres'ten Işık Teoman, Güncel Yazılar Ödülünü Yenigün'den Hakan Dirik, Sayfa Düzeni Ödülünü Milliyet Gazetesi'nden Tülay Doğan, Spor Haberi Ödülünü Yeni Asır Gazetesi'nden Berke Özbay, Spor Fotoğrafı Ödülünü Demirören Haber Ajansı'ndan Mustafa Köprülü, Spor Fotoğrafı Jüri Özel Ödülünü Ege Telgraf Gazetesi'nden Okan Kara aldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay, Haber Ödülünü kazanan Yeni Bakış'tan Kardelen Buğday'a ödülünü takdim etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: