BOZKURT: "AK PARTİ BİR HİZMET PARTİSİDİR"
Yayınlanma :
11.06.2014 11:22


Egepostası'nda yayınlanan "Gerçek Haberci" adlı programda Adem
Nakçı’nın konuğu olan AK Parti Karşıyaka
İlçe Eski Başkanı Av.Tuncay Bozkurt, AK Parti ve Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle
ilgili soruları yanıtladı.
AK
Parti’nin Türkiye genelinde revizyona gitmesini değerlendiren Bozkurt, “Genel
Merkez bunun değerlendirmesini bizim kişisel düşüncelerimizden daha farklı ve
daha metodik planlara göre yapıyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi önemli bir seçim ve
bu seçim dolayısıyla Genel Merkezin teşkilatlara yönelik değişim, arzu ve
isteği ön plana çıktı. Yapılan açıklamalarda da teşkilatlar başarısız olduğu
için değil, yeni bir kan, yeni bir heyecan, yeni bir ivme yaratmak için
değiştiriliyor.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı
seçimi için ise ,“Son anketlerde gördüğümüz ilk turda AK Parti adayının seçimi
alabileceği yönünde ama hiç bir zaman ihtimaller dâhilinde siyaset yapmak doğru
olmaz. Bu manada Genel Merkez ilk turda seçimi kazanabilecek şekilde
teşkilatları yapılandırıyor, bunu görüyoruz. Teşkilatların değişmesindeki
hedefte bu. Ciddi ve güçlü bir adayla AK Parti’nin seçimi alacağına inanıyorum.
Her nekadar resmi olarak açıklanmasa da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın aday
olması tüm teşkilatların tek isteğidir” diye belirtti.
“AK PARTİ ÇÖKMEZ”
AK Parti’nin
yaşadığı sürecin Anavatan Partisi’ne benzetilmesini yorumlayan Tuncay Bozkurt,
“Süreçte mevcut değişimlere bakarak, dışarıdan görüldüğünde belki ANAP'laşma
şeklinde bir algı olabilir ama öyle bir şey olacağına inanmıyorum. ANAP
iktidarını ele aldığımızda 1983 yılında iktidara geldiler ve rahmetli Turgut
Özal 91 yılında Cumhurbaşkanı oluncaya kadar geçen süreç ve sonrasında
ANAP'laşma olarak tabir edilen durum yaşandı. Ama biz 2001 yılında kurulduk,
2002 yılında tek başına iktidara geldik ve 12 yıl içerisinde üç genel, üç yerel
seçim ve iki referandumdan başarıyla çıktık. AK Parti çökmez, AK Parti bir
hizmet partisidir Başbakanda bunu her ortamda dile getirmektedir. Biz hizmet
partisi düsturunu sürekli kıldığımız sürece AK Partinin ANAP'laşma süreci
içerisine gireceğini zannetmiyorum. ANAP'laşma süreci hizmetin bittiği ve parti
içi mücadelenin var olduğu bir süreç olmuştur. Bizde öyle bir durum söz konusu
değil.” dedi.
ORTAK AKIL
Nitelikli
siyasetçiler kolay yetişmiyor diyen Bozkurt “Partimiz 2001 yılında
kurulduğundan beri özellikle AK Parti İzmir kamuoyuna siyaset yapmada
zorlanmıştır. Bu süreçlerde İzmir teşkilatında şu an İl Başkanlığı için adı
geçen arkadaşlarımız ciddi tecrübe kazanmıştır. Bu tecrübeler doğrultusunda bu
arkadaşların isimlerinin dile getiriliyor olması kadar doğal bir şey olamaz.
Ona bakarsanız, kendi içimize kapanıkta değiliz, yeni isimlerde dile
getiriliyor. Mesela, Demokrat Parti Eski Milletvekili Yıldırım Ulupınar
gibi.Kendisi partimize yeni katıldı ve bundan şeref duyduk. Bize İzmir'de güç
katmıştır. Özellikle, biz ortak aklın hâkim olduğu bir partiyiz. 12 yıllık
süreçte belli bir yetkinlik ve tecrübeye ulaşmış insanlar arasında isim tercihi
yapılacaktır.” şeklinde konuştu.
"BİRİNCİ TURDA GARANTİ"
Cumhurbaşkanlığı
seçiminin İzmir'e yansımaını değerlendiren Bozkurt, "Başbakanımızın Merkez
Yürütme Kurulunda yapmış olduğu değişikliğin bu seçime yönelik olduğuna
inanıyorum. Her seçim kendi stratejisini doğruyor ister istemez.
Cumhurbaşkanlığı seçimi milletvekilliği seçimi gibi olmadığından, bir fazla oy
alanın Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturacağından, Başbakanın merkeze daha fazla
yaklaşıp sol kesimden de oy alma adına bu değişimi yaptığını düşünüyorum. Önümüzdeki
Cumhurbaşkanlığı Seçimi, milletvekillerinin aday gösterip, halkın seçeceği bir
Cumhurbaşkanı olacağı için bu şekilde hareket edildiğini düşünüyorum. Geçen 8
seçime baktığımızda İzmir’e yansımasının bu sefer daha iyi olacağına
inanıyorum. Çünkü Teşkilat Başkanımızın yaratacağı ivmeyle merkez sağa olan
açılımın arttırılmasıyla beraber merkez sağa yakın olan merkez solunda bu
hareketten ivmeyle bize yöneleceğine inanıyorum. Bu seçime benzerlik gösterdiği
için daha önce yapılan 2 referandumdaki alınan oy oranları açısından bakarsak,
çünkü orda evet veya hayır şeklinde tercihli oy kullanılıyor, İzmir’de AK
Parti’nin göstereceği adayın özellikle son yerel seçimlerdeki oy oranından daha
yüksek oy alacağı ortadadır. Bir tahminde bulunmak elbet kolay değil ama en son
%37 oy oranını yakaladığımız yerel seçimlerin üstünde olacaktır. Mevcut durumun
korunması dahi İzmir de %37leri yakalamış bir AK Parti’nin Türkiye yansıması
%50’lere yaklaşık oluyor ve bu dahi AK Parti adayının birinci turda seçimi
garantilemesi demektir.” dedi.
2019 SEÇİMLERİNDE İZMİR’DE AK BELEDİYECİLİK
AK
Parti’nin İzmir’de seçim sonucunu değerlendiren Bozkurt, “Siyasetçilerin,
iddialı olması ve teşkilatlara moral ve güç vermesi anlamında alınacak belediye
sayısına dair rakam vermeleri doğaldır. Hedef gösterme anlamında bu sayıları
ele almak gerekir. Keşke 14 tane belediye başkanlığını kazanabilseydik. O zaman
daha farklı olurdu. AK Parti siyasetinin ve AK Belediyecilik farkının bu
beledileyer sayesinde İzmir’e yansımasıyla sonraki 2019 seçimlerinde çok daha
rahat Büyükşehir Belediyesini alma şansımız olurdu. Ama kazanılan 6 belediyede
bir önceki seçimle kıyaslandığında yüksek bir rakamdır. Dediğim gibi açıklanan,
alınacak belediye sayılarını, her seçim kendi içerisinde çeşitli argümanları ve
polemikleri barındırdığından bu şekilde yorumlamak gerekir. AK Parti İzmirde
her seçimde oy oranlarını artımıştır. İlk seçimde %15 oy aldık, son seçimde %
37. Bu çok ciddi bir yükseliştir. Arada % 22’lik bir artış var. AK Parti
kendisini hiç bir şekilde İzmirlilere anlatamıyor değil. İzmir kamuoyunun
ideolojik bir bakış açısı var. İdeolojik bakışa sahip olmayan kesim üzerinde AK
Partinin daha fazla çalışması gerekiyor. Türkiye genelinde 2 kişiden biri AK
Partiye oy verdi. İzmir'de bu nerden baksanız 2,5 kişiden birisi. Türkiye
genelini baz alıp İzmir'de olmadı gibilerinden söylemek bence haksızlık olur.
Ancak, Türkiye genelinde olsun kendi bulunduğu ilde olsun tabii ki her parti
birinci parti olmak isteyecektir.”dedi.
"MÜLAKATLAR KAYNAK OLUYOR"
AK Parti İl
Başkanlığı seçimi hakkındaki süreçten bahseden Tuncay Bozkurt, “Temayül
yoklamaları tek belirleyici süreç değil. Kamuoyu yoklamaları yapılıyor, kentin
ileri gelenlerinin fikirleri soruluyor. Teşkilat Ana Kademe, Kadın Kolları,
Gençlik Kolları görüşleri alınarak ortak akıl ve objektif kriterler
doğrultusunda, ehliyet, liyakat, sadakat ilkeleri doğrultusunda adaylar
belirlenmeye çalışılıyor. Burada mülakatların akıbetinin veya etkisinin olup
olmadığı konusu dışarıdan biraz muallâk görünebilir. Ama iç işleyiş anlamında
teşkilatların dile getirmiş olduğu isimler Genel Merkez tarafından dikkatlice
ele alınıyor. Bu sayede Parti kendi içerisinde bir hafıza oluşturmuş oluyor.
13. yılını kutlayacak bir partiyiz. Artık kurumsallaşmış ve uzun yıllar siyasi
hayatını sürdürecek bir parti olma yolunda ilerliyoruz. Bu süreçler içerisinde
bu mülakatların yapılmasının, teşkilata fikirlerinin sorulmasının Genel Merkeze
en büyük katkısı parti içerisindeki çeşitli görevlerde hizmet yapmış kişiler
hakkında, teşkilatlardan almış olduğu bilgiler doğrultusunda bir hafıza bankası
oluşturulmasına zemin hazırlamasıdır. Bu da daha sonraki süreçlerde bu
insanların değerlendirilmesi anlamında ciddi bir katkı ve kaynak oluyor.” diye
belirtti.
CHP TRİBÜNLERE OYNUYOR
CHP’nin
işleyişi ve belediyeciliği hakkında yorumda bulunan Bozkurt, “AK Parti ciddi
ilkeleri olan bir partidir. Başka hiç bir partinin iç işleyişi veya kendi
aralarındaki sıkıntılar, kavgalar bize siyaset yapma anlamında yol gösterici
olamaz. Biz diğer partiler hakkında sadece hizmet odaklı, yerelde hizmetlerin
iyi yapılıp yapılmadığı, halka yansıyıp yansımadığı, nasıl yapılsa daha iyi
olur, şeklinde muhalefet üretiyoruz.Onun dışında iç kavgaları bizim iştigal
alanımız değil. Her seçimin kendi standartları, olması gerekenleri var. Yerel
seçimde yerel, genel seçimde genel konuşulur ve buna göre değerlendirme
yapılır. Bizim heybemiz her zaman dolu, hem genel siyaset anlamında hem AK
Belediyecilik anlamında. Bundan dolayı AK Parti olarak İzmir’de yerel
seçimlerde AK Belediyeciliği konuşmamızdan daha doğal bir şey olamaz. Biz
olması gereken siyaseti gösterdik. CHP heybesi boş olduğundan dolayı olmaması
gerekeni gösterdi. 2009 yılında gördük İzmir'i demir ağlarla örüyorlardı.
Hâlbuki o kadar projenin adam akıllı hiç birisi yapılmadı Bir iki tanesi anca
hayata geçti. Bunu bildiklerinden bir daha tükürdüklerini yalamama anlamında
işi tekrar yerel seçimlerden genel seçim havasına soktular. Dediler AK Parti
bizi engeldi, AK Parti İzmir'e yardım yapmadı, AK Parti önümüzü kesiyor.O
zamanda CHP'li arkadaşlara Eskişehir örneğini söylüyorum.Eskişehir’e gidip
bakıyorsunuz orası da bir CHP Belediyesi olmasına rağmen üretmiş oldukları
projeler ile Avrupa Birliğinden
aldıkları bedelsiz hibeleri şehirlerine yatırım olarak döndürebiliyorlar.
Görüyoruz ki CHP İzmir'deki beceriksizliklerinden dolayı sadece tribünlere
oynuyor.” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: