Çamlı, “İzmir Dünya’nın çöplüğü değil”
İzmir Tabipler Odası Brezilya’ya ait olan NAe São Paulo isimli uçak gemisinin Aliağa’ya getirilmemesi için basın açıklaması gerçekleştirdi.
Yayınlanma :
27.04.2021 16:00


“900 tondan fazla asbest barındırdığı söyleniyor”
Söz konusu geminin 900 tondan fazla asbest barındırdığı iddia edildiğinin altını çizen Çamlı, “Her yıl dünyada kanser yapıcı maddeleri düzenli olarak özelliklerine göre gruplara ayıran ve Dünya Sağlık Örgütüne bağlı bir kuruluş olan Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC), insanlar için kanserojen maddeler listesinde asbesti uzun yıllardan bu yana "kesin kanserojen" tanımlanması ile birinci grupta sınıflandırıyor. Kısa süre içinde Aliağa'daki gemi söküm tesislerinde olması beklenen Brezilya Donanması'na ait 'NAe São Paulo' isimli uçak gemisinin 900 tondan fazla asbest barındırdığı iddia edilmektedir” diye konuştu.
“Gemi, Aliağa’daki söküm tesisine getirilecek”
Çamlı, geminin birkaç aya kadar söküm tesisine getirileceğini dile getirerek, “Brezilya Donanması'na ait 'NAe São Paulo' isimli uçak gemisinin gövdesinin Aliağa'da bulunan 22 adet gemi söküm tersanelerinden birine satıldığı ve halen Brezilya'da olduğu bilinen geminin birkaç aya kadar sökülmek üzere Aliağa'ya getirileceği kamuoyuna yansıyan haberlerden öğrenilmiştir. Aliağa ilçemizde 1980'li yıllardan bu yana yaşanan ve yıldan yıla ağırlaşan çevre ve halk sağlığına yönelik olumsuzluklar İzmir Tabip Odası tarafından yakından izlenmekte, bilimsel doğrular doğrultusunda hukuksal açıdan bu olumsuzluklarla mücadele edilerek; gerek Aliağa'daki mevcut durum, gerekse odamızın kararlı mücadelesinin sonuçları kamuoyu ile paylaşılmaktadır” dedi.
“İnsan sağlığını tehdit ediyor”
Gemide bulunan maddelerin insan sağlığını tehdit ettiğini, bazı maddelerin kansere yol açtığını belirten Çamlı, şöyle konuştu:
“Kamuoyuna yansıyan son durum ise yıllardır bu ilçemizde yaşanan bir başka çevre ve insan sağlığı sorununu yeniden kentimizin gündemine getirmiştir. Bilindiği gibi Aliağa ilçelimizin Nemrut körfezinde yaklaşık 380 bin m² arazi üzerinde kurulu 22 adet gemi söküm tesisi vardır ve bu tesislerde özellikle 2010 yılından sonra yıldan yıla artan miktarlarda dünyanın her tarafından getirilen hurda gemiler sökülmektedir. Bu artan gemi söküm trafiği Aliağa ve İzmir için büyük bir çevre kirliliği kaynağı oluşturmakta, bu tesislerin çevresinde yaşayanlar ve çalışan işçilerin sağlığı için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Gemi söküm işlemleri; sökümün yapıldığı yere, geminin sınıfına (savaş gemisi, tanker, kuru yük, konteyner vb), geminin inşasında kullanılan malzemelere ve hurda gemide bulunan katı, sıvı ve gaz atık ve tehlikeli atıklara bağlı; çevre ve insan sağlığı açısından çok riskli bir işlemdir. 2000'li yılların başına kadar imal edilmiş gemilerin yapımında yalıtkan maddesi olarak yoğun kullanılan asbestin sökülmesi, geçici ve kesin depolanması, hurda gemilerde faaliyet türlerine göre farklı türde atıkların, ağır metallerin, madensel yağların, petrol kalıntılarının, poliaromatik hidrokarbonların (PAH), poliklorlübifenillerin (PCB), tehlikeli atıkların önemli ölçüde çevre kirliliği oluşturma riski bulunmaktadır. Yine IARC tarafından insanlar için muhtemel kanser yapıcı kimyasal maddeler içinde kabul edilen PAH'ların çevresel ortamda dolaşımı suda kolay çözünebilmeleri ve havada buharlaşabilmeleri nedeniyle kolaydır ve çok uzak mesafelere taşınabilir.”
“Çevre kirliliği aynı zamanda bir işçi sağlığı sorunudur”
Çevre kirliliğinin işçi sağlığı olduğunu savunan Çamlı, “Çok tehlikeli sınıfta yer alan gemi sökümü sektöründe çalışan işçilerin söz konusu tehlikeli kimyasal maddelere maruziyetlerden korunması zorunludur. Söküm alanlarında endüstriyel hijyen önlemlerinin alınması, kişisel koruyucuların temini ve işçilerin sağlık kontrollerinin usulüne uygun yapılmasının her zaman takipçisi olacağız” sözlerini söyledi.
“Bu sektör de öncü olmakla övünmemiz trajiktir”
Çamlı, gelişmiş ülkelerin üzerinden atmak istedikleri gemileri sökmekle övünmenin trajik olduğunu belirterek, “Gemi sökümü gelişmiş ülkelerin üzerlerinden atmak istedikleri; yoğun olarak tehlikeli atıkları barındıran çevre ve insan sağlığı açısından yukarıda küçük bir kısmı özetlediğimiz bir sektör olduğundan bu sektör de 'öncü' olmakla övünmemiz trajiktir” dedi.
“1500 ton kanser yapıcı madde tespit edildi”
Atık ithalatı ile dünyanın atık çöplüğü olma politikası yürütüldüğünü vurgulayan Çamlı, “Aliağa'ya getirilmek istenen uçak gemisinin ikizi olan Clemenceau uçak gemisinin İngiltere'de özel koşullarda ve kuru havuz içinde yapılan sökümünde 02.02.2006 tarihli 2006-1010 numaralı Greenpeace raporuna göre söküm öncesi tehlikeli madde raporlarına göre 760 ton asbest, 165 ton PCB, PCTS ve PPB, 475 ton da asbestve PCB'lerle temas ettiği için tehlikeli madde sınıfına geçen olmak üzere bin 500 tona yakın kanser yapıcı tehlikeli madde tespit edilmiştir” diye konuştu.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: