Çevre Mühendisleri Odası’ndan ‘depozito sistemi’ yorumu: “Soru işaretleri ve belirsizliklerle dolu”
Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil Kınay, depozito sisteminin belirsizliklerle dolu olduğunu söyledi.
Yayınlanma :
06.01.2022 17:07


“Dışarıdan atık ithal etmemiz çok büyük bir çelişki”
TUİK verilerine göre Türkiye’de 2018 yılında 32 milyon ton belediye çöpü olduğunun altını çizen Kınay, bu miktarın büyük bir kısmının düzenli düzensiz depolama ile gömüldüğünü dile getirdi. Avrupa’dan çöp ithal edildiğinin altını çizen Kınay, şunları söyledi:
“Bir taraftan kendi çöpümüzü sağlıklı toplayamıyor, bertaraf edemiyorken, Avrupa’dan ithal edilen çöpün hammadde olarak kullanılmayan bölümü de atık yükümüze ilave olarak ekleniyor. Atık Yönetimi süreçlerini gerçekleştiremeyen ülkemizde; evlerimizde oluşan çöpleri sağlıklı toplayamıyor, değerli bir ekonomik kaynak olan çöpü kullanamadığımız gibi, oluşan atıklar kontrolsüz biçimde çevreyi kirletirken, hammadde olarak dışarıdan atık ithal etmemiz de çok büyük bir çelişki.”
“Sistemin nasıl yürütüleceği paylaşılmalı”
Kınay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen ‘Sıfır Atık’ plastik tüketiminin azaltılmasına yönelik ücretli poşet uygulaması sürecine ilave olarak ambalaj atıkları ile ilgili olarak 1 Ocak 2022 İtibari ile depozito sisteminin yürürlüğe gireceği duyurulduğunu hatırlattı. Uygulamanın henüz yürürlüğe girmediğini ve nasıl yapılacağına ilişkin bilgilendirme olmadığını kaydeden Kınay, “Atık üretiminin azaltılması, depozito sistemi ile geri dönüşüm oranını arttırılması hedefine yönelik yaklaşımlar gelişmiş ülkelerde de yapılan uygulamaların ülkemizde de yürütülmesi üzerine gerçekleşecek süreç doğru bir uygulama olmakla. Sistemin nasıl yürütüleceği, vatandaşların, kurumların bu sürece nasıl katılacaklarına ilişkin uygulama henüz yayınlanmadı” açıklamasını yaptı.
“Kamuoyu bilgilendirmeleri yapılmalı”
Uygulamaya ilişkin en önemli adımın sürecin doğru yönetilmesi olduğunu vurgulayan Kınay, “Asıl amaç ve hedefine ulaşması yönünde gerekli teknik ve sosyal yapılanmanın oluşturulması hepimizin sorumluluğu. Atık yönetimi ve denetiminde yetkili ve sorumlu kuruluş olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından sistem ile ilgili altyapı, sorumluluklar, ekipmanlar, yerel yönetimlerin sorumlu olduğu atık toplama sürecine ilişkin ambalaj atığı toplama firmaları ile ilgili süreçlere ilişkin kamuoyu bilgilendirmeleri yapılmış değil” dedi.
“Söylemlerin eyleme nasıl dönüşeceğini takip edeceğiz”
Kınay, sistemin nasıl olacağı ve nasıl uygulanacağı konusunda sürecin takipçisi olacaklarına dikkat çekti ve şunları ifade etti:
“1 Ocak’ta yürürlüğe gireceği duyurulan uygulamaya ilişkin Bakanlık tarafından yapılan açıklamada; tüketicilere yönelik depozito bedeli uygulamasının henüz başlamadığı sürecin Türkiye Çevre Ajansı tarafından yürütüleceği bilgisi paylaşıldı. Bu noktada; Evlerimizde satın aldığımız ürünlerin ücretlerine yansıyacak depozito bedelinin ürününü toplama noktalarına teslimi ile birlikte iade alınması esasına dayanan sitemi ile ilgili olarak uygulama sürecinin nasıl olacağı, yaygınlaştırılması ve pilot ölçekten ziyade yaşam biçimine dönüşmesine ilişin uygulamaların nasıl olacağı konusunda bilgilendirme yapılmalı. Sözlerin eyleme nasıl dönüşeceğini atık yönetimi sürecinin uzman meslek disiplini olan çevre mühendisleri olarak bizler de takip ediyoruz.”
“Poşetlerden toplanan bedel paylaşılmalı”
Depozito sürecinde ekonomik boyutunun nasıl yönetileceği önemli bir faktör olduğunu aktaran Kınay, “Plastik poşetlerin ücretlendirilmesi sürecinde olduğu gibi amacın atık azaltımı olduğu ve toplanan bedellerin atık yönetimi ve çevre yönetim sürecine ilişkin değerlendirilmesi paylaşılmadı. Uygulama kapsamında bugüne kadar toplanan poşet bedeli ve bu bedelin nasıl değerlendirildiğine ilişkin bir veri kamuoyuna aktarılarak bilgilendirilmeli” diye konuştu.
“Türkiye Çevre Ajansı’nın yürütmesi soru işareti”
Kınay, söz konusu uygulamanın Türkiye Çevre Ajansı tarafından yürütüleceğini hatırlatarak, “Bu noktada tüm sürecin Çevre Bakanlığı görev ve sorumlulukları ile aynı kapsamda kuruldu. Ancak; işleyişi, yönetimi, kurumsal yapısı, denetim mekanizmaları ile bakanlığa paralel bir yapılanma mekanizması olarak oluşturulan Türkiye Çevre Ajansı tarafından yürütülecek olması da diğer bir soru işareti” görüşünü aktardı.
Kınay, ajansın çalışmaları kapsamında oluşturulan özel hüküm, uygulama, mali muafiyet ve önceliklendirmeler, iç denetim eksiklikleri gibi uygulamalar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı uygulamaları kapsamında olduğunu söyledi. Kınay, mevzuata yer alan, atık bedeli, depozito, ceza bedelleri, mali gelirlerden ajansa pay aktarılması, bakan tarafından atanacak kişilerden oluşacak bu yapının tüm bileşenleri ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülecek. Kamusal hizmet ve görevlerin özerk bir yapıya devredilmesi mevzuat kapsamında uygunsuz, uygulamaya geçmesi halinde de çevre yönetimi ve iyileştirilmesi amacı ile kullanılması gereken mali bedellerin farklı bir yapılanma ile farklı alanlara aktarılması sürecinin önünü denetimsiz olarak açmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Her bileşen sorumluluklarını yerine getirse başarılı oluruz”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yasa ile tanımlanmış olan ve yürütmek ile sorumlu olduğu iş ve işlemlerin yetersiz kaldığı değerlendirmesi ile yeni bir yapılanma ve değişiklik teklifi, mevcut mevzuat ve kurumsal görev tanımları nedeni ile çelişki ve uyumsuzluk gösterdiğini paylaşan Kınay, şunları söyledi:
“Ülkemizde yıllardır zorunlu olan atık mevzuatı kapsamında atıkların kaynağında ayrı toplanması ve bertaraf sürecinde evlerimizde oluşan atıkların ayrılması noktasında yaşanan problemler var. Bunlar; altyapı eksikliklerinin giderilmemiş olması, evsel ve endüstriyel atıkların ayrıştırılması, toplanması, geri kazanımı ve bertaraf noktasında sorumlu idarelerin gerekliliklerini yerine getirmiyor olmaları noktasında gerekli uygulama ve denetim süreçleri yürütülmediği sürece atık yönetimi ve sağlıklı bir çevrede yaşam sürecinden söz etmek maalesef mümkün olmamaktadır. Atık Yönetimi sisteminin diğer bileşenleri ile birlikte sağlıklı uygulanabilirse, bu noktada da atığı üreten, yöneten her bileşene sorumluluklarını yerine getirmesi ile başarılı olacaktır.”
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: