Kayyum ve kurultay davası gündemleriyle meşgul olan CHP'nin Genel Başkanı Özgür Özel, Sözcütv'de gazeteci Uğur Dündar'ın konuğu oldu.
Özel'in açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
"Bugün Ekrem Beyin üniversiteden arkadaşları da o salondaydı. Ekrem Başkanın ev arkadaşı bir sene önce aynı ilanla başvurup gidiyor. Bir sene sonra aynı ilan çıkıyor. Yatay geçiş evraklarını alıyor hatta istenmediği halde okulunun tanıtım broşürlerini koyup başvurmuş. İstanbul üniversitesi de 3 kişilik heyet kabul etmiş. Hatta üniversite gel kaldığın yerden devam et dememiş. 10 dersi de yeniden almış. Onunla beraber diploma alan 25 arkadaşı da orada."
'CUMHURBAŞKANI ADAYI OLDUĞU İÇİN YARGILANIYOR'
"Kanunlar kişiye özel çıkamaz. Bugün mahkeme salonunda Ekrem Başkanla beraber izleyen yatay geçiş yapan ve diploması iptal olanların hiçbiri yargılanmıyor. Yatay geçiş yapanlara diploma verenleri neden yargılamıyorsunuz? Cevap yok. Çünkü Ekrem Başkan Cumhurbaşkanı adayı. Şuanki Galatasaray Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanının diploması gitti ama Sourbonne Üniversitesi'nden Yüksek Lisans diploması almış orası iptal etmiyor. Zaten yatay geçiş hatalı olsa hoca dekan olabilir mi? Ancak hoca ve 25 arkadaşın diploma gitti bir tek Ekrem Başkan yargılanıyor. Bir dönem önce diploma alanlar yargılanmıyor onlar da salonda oturuyor. Kişiye özel bir durum ve bu yüzden utanç verici hicap duyuyorum."
'17 YAŞINDAKİ İMAMOĞLU SUÇLANIYOR'
"17 yaşındaki İmamoğlu'nun evrakta sahtecilik yaptığı ve otomatik olarak siyasi yasak geliyor. Zaten diplomayı iptal etmiş ama çekince ne idari yargıda bozulursa ne olacak. O zaman buradan siyasi yasak getirelim. Tek suçu Ekrem Başkan'ın Tayyip Erdoğan'ı yenme suçu. Hem de bunu dört kez işlemiş beşinciye niyetlenmiş. Bütün samimiyetimle söylüyorum. Olayları gören ve yakından tanık olan birisi olarak söylüyorum. Savcılık dünyada görülmeyecek derecede kul hakkı yiyor şu an. Sen bugünleri düşündün de şunu bunu yaptım. Dilim varmıyor da İmamoğlu bugün çıksa "Diplomayı bilmem de ben o gün birini öldürdüm gömdüm" dese. İmamoğlu'na dava açamazsınız. Zaman aşımı yirmi yıl. 35 yıl sonra diploma iptaline dava açıyor."
Özgür Özel, 15 Eylül tarihinde görülecek olan Kurultay Davasıyla ilgili olarak 'Kayyum kararındaki gibi seçilmiş bir hakil olmazsa bu davadan partimize zarar verecek bir kararın çıkma ihtimali yok, o yüzden de 15 Eylül tarihine dair bir endişem yok" ifadelerini kullandı.
'PAZARTESİ GÜNÜNDEN ENDİŞEM YOK'
"Ruşen Bey dedi ki, 'Kemal Beyden ne yapmasını beklersiniz?' Dedim ki 'Kendisinden CHP yargı konusu edilemez. Benim de adım geçiyor. Böyle bir şey mümkün değil demesini beklerdim ama soru üzerine söyledim. Yoksa Kemal Bey'e önceki Genel Başkanlara ne yapacağını söylemek parti terbiyeme uymaz. Bugünlerde Kemal Bey'den ne beklersiniz dediğinde bunu beklerim ama kamuoyuna çıkıp da böyle bir açıklama yapın demedim. Öyle bir açıklama gördük ki ben nereye gitsek partililer insanların korkuları var. Pazartesi ne olacak falan diye. Açıkçası pazartesiden alınacak karardan endişem yok. Bu mesele CHP'yi karıştırmak tartıştırmak bu konuşulsun diye ortaya atılan ve özel seçilmiş bazı aparatlar var. Öyle bir hakime denk gelmedikten sonra mesela İstanbul'daki gibi. Çok kötü niyetli bir karar verdi.
'KILIÇDAROĞLU İLE 10 GÜN ÖNCE GÖRÜŞTÜM'
"Sayın Kılıçdaroğlu ile 10 gün önce görüştüm. 4-9 Eylül kuruluş haftamız geçen sene tüzüğe koyduk. Çok güzel bir programımız vardı bu sene. Partinin gelecekte Türkiye'ye nasıl yöneteceğine karar verdiğimiz programımız, 4 ana sütunda 16 ana başlıkta yapılan çalışmalarımız var. Bunun için aradım kendisini. Bana Genel Başkan'a 'Şöyle söyleyin' demek düşmez. Onun demesi gerekir. Kemal Bey'le genel diyaloğumuzdan bir gerginlik husumet görmedim ben."
'KAYYUM DA OLSA PARTİ KONGREYE GİDECEK ZATEN'
"İstanbul delegelerimiz hariç geri kalan delegelerimizin tamamına yakın. Bir buçuk günde bin imza topladılar ve olağanüstü kongre kararı aldık. Kayyum da gelse 21'inde parti genel başkanını seçecek zaten. Bakan dedi ya İstanbul kararı burayı etkileyebilir. İstanbul delegeleri olmadan aldık bu kararı. Kayyum gelecek engel olacak olmaz. Çünkü irade yenileniyor. Sen iki buçuk sene önce şu bu olmuş diyen dedikodu üreten kanıt koyamayan bir halde kimse buna engel olamaz. En fazla altı gün sonra seçim olur."
'CHP'DE AYRIŞMA YOK BİRLEŞME VAR'
"CHP'de şöyle bir görüntü göstermeye çalışıyorlar. CHP'de parçalanma yok. Ayrışma yok birleşme var. Dünün rakipleri de bir oldu Özgür Çelik'e sahip çıkıyorlar ama polis marifeti ile binaya giriyorlar. İçlerinden biri 'İninize girdik' diyor. Lafa bak. Yüzüne tükürmek bile israftır."
ERDOĞAN'A SOKAK YANITI
"Bizim binaya kayyum gelecekmiş de girecekmiş. Dedi ki polisle girmem falan sonra geldiler devletin polisi ile karşı karşıya bıraktılar. Erdoğan diyor ki 'Sokağa çağırdı' yahu eve çağırdım sen sokağı kapattın. Biz arkadaşlarımıza dedik polise bir zarar gelmeyecek. Bir karıştan gaz sıkıldı da gene de polise bir şey yapılmadı. Haneye tecavüz ettiler meşru müdafaa yaparken bile kimsenin canını yakmadık. Yazı yazdık dedik ki İstanbul İl Başkanlığı Bahçelievler İlçedir burası da Genel Başkanlık ofisi. Bu başvuruyu Yargıtay'a yaptık. İçişleri Bakanlığına yolladık bekle yok. Valiliğe yazdık iki gün bekledi. Dün İçişleri Bakanına soruyor. Fiilen adres değişikliğini yapmıyor. Öyle duruyor.
'MUHATAP ALMAM MÜMKÜN DEĞİL'
"Geçmişte hukukumuz olan bir isim olduğu için bir şey demiyorum. Kayyum olduğu için randevu vermedim. Muhatap almam da mümkün değil. İlçe kongreleri yapıyor İl Kongresi yapılacak. Sana ne güvence verdiler de asliye kararı tedbir kararı verilmiş o tedbir kararı kalksa ne olacak."
'KEMAL BEY'İN BÖYLE BİR ŞEYE TENEZZÜL ETMEYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM'
"Kayyum atanırsa atandığında biz İstanbul İl Başkanlığının üzerinde bir yapıyız ve görevdeyiz. Görevden alabiliriz. Partiye kayyum veya mutlak butlandan sonra gelen kişi bizim görevlerimizi devralmaya gelecek. Kemal Beyin partiden atılması meselesi provokatif bir soru. Biz partiden atmak değil baş tacı yapmak isteriz. Ben böyle bir karar çıkmayacağını ve Kemal Bey'in böyle bir şeye tenezzül etmeyeceğini düşünüyorum. Altı gün sonra kurultay var."
"Partime yapılan siyaset cellatlığını kabul etmem. Ali Yerlikaya denilen adam cıva gibi adamdır. Erdoğan tökezlesin ilk tekmeyi atanlar bu olur. Bunlar yere düşene tekme atar. Bunlar asla ve asla bir davanın adamı olamazlar. Erbakan davanın adamıdır. Ali Yerlikaya sen kimsin CHP'ye itibar suikastı yaptırıyorsun. Anneme söven kızımı hedef gösteren şerefsizi CHP binasına soktular. Ben kimseye kinlenmem ama bu iş beni kinlendiriyor. Bu makamlar değişecek el değiştirecek. o zaman göreceksiniz devlet adamlığı nasıl yapılır göreceksiniz. Adam değiller insan değiller. 2011'den beri aynı meclis salonundayız. Dokuz sene grup başkanvekilliği yaptım. Bir tanesi kişisel hukukta yanlış yaptın diyemez. Günü gelecek utandıracağım seni. Günü gelecek bu yaptığınla utanacaksın. Bir partinin İl Başkanına Genel Başkanına söven sayan meczupları o binaya biz çıkınca fotoğraf çektirip sosyal medyada paylaştırıyorlar. O inize girdik diyen gelsin bakalım yarın."
'KIZMAYALIM DA KIZDIRANA DA BAKMAK LAZIM'
Partilere dışardan müdahale doğru değil kısmı için müteşekkirim. Kayyum mümkün değildir açıklaması da vardı. Doğrusu bu olağan olanı bu. Hiçbir siyasi parti yargı veya iktidar eliyle dizayn edilmeye çalışılmamalı. Sayın Bahçeliye şunu demek lazım. Kızmayalım da kızdırana da bakmak lazım. Kendisini benim yerime koysun ve bir asliye hukuk mahkemesi sonunda çıktı MHP'nin Genel Başkanına kayyum atandı. Ne diyecek. Yargı kararına saygılı olun mu diyecek. Sayın Bahçeli dün AYM kapatılmalı diyordu. AYM'de anayasada yazdığı üzerine kararları yasama yürütme yargı organında derhal uygulanacak. Hepimiz açısından kararları bağlayıcı. Böyle bir mahkemenin kapatılmasını savunuyordu. Hem de bir kararını beğenmedi diye. Şimdi sayın Bahçeli bana sakin ol diyor. Diğer taraftan Sayın Bahçeli bir siyasi rakibine ip atıyordu. O da ona olmadık cevaplar veriyordu.
'MHP İL BİNASINA 5 BİN POLİS BASSA NE YAPAR?'
"Biz herkes yoldan dönse biz MHP ile demokrasi yolunu yürürüz dedik. Sanki ona AKP'yi bırak da bizimle beraber ol demişim. Onda bile bize çok ağır sözler söylüyorlar. Ben mümkün olduğunda Genel Başkanlar düzeyinde ikili ilişkilerde saygılı olmaya çalışıyorum ama iş öyle bir noktaya geldi ki yani. Bu halde ben ne yapayım. Sayın Bahçeli olsa ne yapar? MHP İstanbul İl Başkanlığına 5 Bin polis girse ne yapar?"
Yorumlar
Kalan Karakter: