CHP İZMİR'DE İL BAŞKANLIĞI İÇİN ALİ KOÇ DA YARIŞACAK

Konuşması sırasında zaman zaman hüzünlenen Koç, bu güne kadar yaşadığı siyasi süreci özetleyerek geçmişte omuz omuza mücadele verdiği ve hayatını bu uğurda kaybeden dava arkadaşlarını da yad etti.

Kendisinin DEV-GENÇ geleneğinden geldiğini belirten Ali Koç, bu partiyi halkın, emeğin ve solun partisi yapma iddiasıyla göreve talip olduğunu söyleyerek “bizim hareketimizin adı, 2013 yılından beri emek verdiğimiz ‘Doğrudan Demokrasi Hareketi’dir. Doğrudan demokrasi hareketi, aracısız birlikte olma, hayatı birlikte örgütleme hareketidir. Bizim yöntemimizde bütün kararlar mahallelerden başlayarak alınır, üst kademelere kadar birlikte olgunlaştırılır ve halk hareketiyle yaşama geçer. Bu güne kadar gelen yönetim anlayışı, Cumhuriyet Halk Partisi’ni ikinciliğe mahkum eden bir anlayıştır. Biz Türkiye’de CHP’nin, solun, kardeşliğin, barışın, emeğin değerlerinin iktidar olması için varız. Biz sadece İzmir’e talip değiliz; biz tüm Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarına talibiz. Bugün burada konuşuyoruz, yarın Türkiye’nin her yerinde konuşacağız.” dedi ve aile sohbeti olarak değerlendirdiği basın toplantısına katılan partililere teşekkür etti.

Daha sonra hazırladığı basın açıklamasını okuyan CHP İzmir İl Başkan Adayı Ali Koç, şunları söyledi:

“Değerli basın ve parti emekçilerimiz;

Ülkemizin içinde bulunduğu bu barut ve ölüm kokan ikliminde, İzmir’den bir kıvılcım tutuşturarak, bu kıvılcımın tüm ülkeye ışık olabilmesi, “Hayatın Sol”dan yeniden örgütlenebilmesi için mücadeleme CHP İzmir İl Başkanı olarak devam etmek istiyorum. Yoksulların, ötekilerin, hırsızların ve katillerin olmadığı, herkese eşit iş, eşit hak ve özgürlük diyerek bu onurlu mücadeleyi benimle sürdürmek isteyen tüm parti emekçilerimize  selam olsun!

Biliyorum ki;  kan deryasındaki bu güzel ülkede alacağım sorumluluk salt İzmir özelinde olmayacaktır. Maraş, Çorum, Sivas nasıl benim mücadele azmimi daha  keskinleştirdiyse,  bu günde Sur, Cizre, Şırnak ve Ankara katliamı benim mücadelemi keskinleştirmeye devam etmektedir.

İl başkanı olarak sizlere sözümdür;

Mücadelem Barış, demokrasi ve özgürlük için olacak!

Mücadelem rantın iktidarına yönelik değil; Emeğin, Yoksulluğun, Soma’nın iktidarı için olacak!

38 yıllık siyasi  mücadelem,  hiç kimseye ve hiçbir kuruma baş eğmeden örgütüm için partim için geçti, böyle de devam edecek!

Bizim mücadelemiz Kuvayi Milliyeden başladı yükselerek devam etmektedir!

Bizim mücadelemiz söz, yetki, karar halkın oluncaya dek sürecek bir mücadeledir.

Biliniz ki CHP İzmir İl Örgütü dışında, kimsenin İl Başkanı olmayacağım!

Sadece örgütümün, emekçilerin, halkın, yoksulların, gençlerin, kadınların İl Başkanı olacağım!

Biliniz ki kapım koşulsuz herkese, her partilime, partili partisiz tüm halkımıza açık olacaktır…

Kapalı kapılar ardında ya da özel toplantılarla değil, halkımla örgütümle bu yönetimi sağlayacağım!

Benim yönetim kurulum; Sokaktaki insan, ötekileştirilenler, yoksullar,  gençler, kadınlar olacaktır!

Her sokak, her mahalle, her ilçe, her genç, her kadın kendi meclislerinde özgür demokratik bağımsız bir şekilde örgütlenecek partimizi ve düşüncemizi iktidar yapmak üzere çalışacaktır.

Kayıtlı olan her üyemizi düşüncemizin bir unsuru yaparak içi boş ve doldurma üyeliklerin sonlanması için çalışacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.

Salt İzmir ‘de değil tüm ülkede örnek bir örgüt olmak üzere yola çıktık. İnanıyorum ki sizler de beni bu mücadelemde yalnız bırakmayacaksınız!

CHP’ye SOL gerek İzmir’e SOL gelecek !”

 

Basın metninden sonra da konuşmasına devam eden Ali Koç, “Bizim arkadaşlarımız özgürlüklerinden yoksun, cezaevlerinde tutsaklar. Bizim mücadelemiz için partiler sadece araçtır. Biz amacımıza ulaşmanın mücadelesini vermek için hayatın her alanında olduk, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Siyasal partiler iktidara talip olmak için kurulurlar ve iktidarı da ülkeyi yönetmek üzere alırlar. Ancak, hepimizin özlemi ve içinde kalan bir ukde olarak yıllardır ‘bugün iktidar olacağız, yarın iktidar olacağız’ diye sürüklenip duruyoruz. Hasan Hüseyin Korkmazgil bir şiirinde ‘nereye kadar ey bekleroğlu’ diyor. Biz de soruyoruz: Nereye kadar? Yanıtımız da var: CHP’de gücü temsil edenlere sözümüz, ‘sizin partiyi getirdiğiniz yer buraya kadar. Bundan sonra CHp’de solu, emeği, değerleri, ilkeleri olanlar, halkçı, devrimci, solcu olanlar, kadınlar, işçiler emekçiler partinin yönetimine gelecekler. Biz halkın arasından geldik, yine gideceğimiz yer halktır. Biz onların döner koltuklarında değil, halkın sandalyesinde oturmaya devam edeceğiz. Biz ailemizle birlikte sokakta, çarşıda, pazarda, her yerde birlikte yürüyeceğiz. Bizim kavgamız özgürlük, eşitlik, kardeşlik ve barış kavgasıdır. Bizim kavgamız sarayların saltanatını yıkma kavgasıdır.” diyerek konuşmasını bitirdi.