CHP’li Mahir Polat’tan Tank Palet sözü; “O fabrikayı geri alacağız”

Batuhan KAYA -GERÇEK HABERCİ- CHP İzmir Milletvekilleri Mahir Polat ve Kâmil Okyay Sındır Bornova Büyükpark’ta STK’lar tarafından düzenlenen kahvaltıya katıldı. STK’lar, sendikalar, oda başkanları ve partililerin katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte seçim süreci ve Cumhur İttifakı’nın iddialarıyla alakalı açıklamalarda bulunan milletvekilleri, iddialara inanmama ve Millet İttifakı’na destek çağrısında bulundu. 
Tank Palet Fabrikasını geri alacağız
CHP’nin İHA ve SİHA’lara karşı olmadığını ve TSK’yı milli ve yerli ekipmanlarla donatacaklarını ifade eden Polat, “Bizim iktidarımızda ASELSAN ve HAVELSAN gibi ülkemizin göz bebeği kurumlar tekrar işler hale gelecek. SİHA VE İHA’ların merceklerini Kanada’dan ithal etmek ya da motor almak için Almanya’nın kapısında beklemek istemiyoruz. Bunların tamamını kendimiz yapacak ve milli ordumuza hediye edeceğiz. Hatta iktidara geldiğimizde ilk icraatlarımızdan biri Katar’a peşkeş çekilen Tank Palet Fabrikasını geri almak olacak” dedi.

Teröristlerle iş birliği yapanlar onlar
Cumhur İttifakı’nın Millet İttifakı’na karşı terör suçlamalarına cevap veren CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, “Bugün Türkiye'de kaynaklar iyi yönetilmediği için millet fakr-u zaruret içinde, biz nasıl düzelteceğimizi anlatıyoruz ama onlar bizi karalama peşinde koşuyor. İttifak meselesi üzerinden bize yükleniyorlar. Bu ittifakın içerisinde 6 parti var, başkası yok. Karşımızdakiler bizi terörle suçluyorlar ama terörü legalize ederek meclise taşımak istiyorlar. Biz Türkiye'de Hizbullah'ın kadınları domuz bağıyla bağlayıp üstlerine beton döktüklerini biliriz. AKP işte bunları meclise taşıyacak. Teröristlerle iş birliği yapan biz değiliz, onlar” dedi. 

Kutuplaştırıcı dile karşı buradayız
Son 10 yılda siyasete nefret dilinin hâkim olduğunu ve Millet İttifakı’nın iktidarında kucaklayıcı bir dil benimseneceğini belirten CHP İzmir Milletvekili Kâmil Okyay Sındır, "Burada bir arada olmamızın sebebi aramızdaki bağlar. Bizim tarzımız, yaklaşımımız, hangi düşünce, inanç ve kimlikte olursak olalım bir olmayı temel alıyor. Bir sosyal varlık olarak insan olmanın amacı bir araya gelmektir. Bundan asla vazgeçmeyelim ve bu düşünceyi geleceğe taşıyalım. Türkiye'de son on yılda siyasetin dili çok değişti. Kutuplaştırıcı ve ötekileştirici bir dil siyasete hâkim oldu. Biz, bu kutuplaştırıcı dile karşı birleştiğimiz buradayız” diye konuştu.