CHP'ye kayyım olarak atanacağı iddia edilen Mehmet Sevigen; Parti zor durumda kalırsa seve seve görev alırım, tereddüt etmem, kayyımla anılmayı zûl sayarım

Ankara’da polislerin izinlerinin iptal edildiği bilgisinin kamuoyuna yansıması, yarın CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in genel başkanlığa seçildiği kurultulan iptali istemiyle açılan davanın duruşmasının olması, haftabaşından itibaren savcılığın aynı kurultayla ilgili tanıkları dinlemeye başlaması, Ankara’da CHP’ye kayyım atanacak iddialarının yeniden gündeme gelmesine yol açtı. CHP Genel Merkezi’ne de bu iddiaların ulaştığı iddia edildi. Hemen ardından CHP yönetiminin yarın sabah Ankara’da bulunan tüm vekilleri genel merkeze davet etmesi, CHP Ankara il başkanlığının da tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek kampanyası için imza vermek üzere halkı genel merkeze çağırması kayyım iddialarının ciddi olduğu yorumlarına yol açtı.

İddialar arasında, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Helalleşme" açıklamalarını eleştiren ve tepki gösterdikten sonra 2021 yılında oy birliğiyle partiden ihraç edilen eski CHP Milletvekili Mehmet Sevigen'in kayyım olarak partiye atanacağı da yer aldı. 

T24'ün ulaştığı Mehmet Sevigen, partiye kayyım atanacağına ilişkin kendisinin duyumlar aldığını ancak partinin zor durumda kalması durumunda seve seve görev alacağını söyledi. "Benim adım da geçse başka arkadaşların adı da geçse kayyımla anılmayı zûl sayarım" diyen Sevigen, CHP'ye kayyım atanacağı iddialarına ilişkin olarak şöyle konuştu:

"Ben de duyuyorum, benim de kulağıma bugün geldi. En son babalar duyar ya, en son ben duyuyorum. CHP’ye kayyım atamak çok zordur, bu konuda çok eminim. Devlet kuran bir partiye kayyım atamak çok yanlışlık olur. Bizden önceki kongreye verilir, o da 45 gün içinde kongreye götürür. Yapılan yanlışlıklar varsa bakılır. CHP bu kadar para pul işleriyle anılmamıştı, şaibeyle anılmamıştı. Biz böyle bu durumda CHP’li başkanların görevini askıya alırdık. Gerçekten bunlar yanlış yaptıysa eski yönetim gelir kongreye götürür, şaibeye karışmış delegeler kongreye götürülür.

Ben partinin ikinci dönem kurucusuyum. Parti zor durumda kalırsa seve seve görev alırım, tereddüt etmem. Ama devlet kuran partinin bununla, kayyımla anılması bizi çok üzer. Kemal Bey de kayyım istemiyor biz de istemiyoruz. Ama bu partiyi yolda bulmadık. Bu parti Kuvayı Milliye’den gelen, devlet kuran bir parti. Niye bu parti şaibelerle, kayyımlarla anılıyor? Bu yönetimin hiçbir şeyi yok mu? Bu yönetim de biraz aynaya bakacak. Benim adım da geçse başka arkadaşların adı da geçse kayyımla anılmayı zûl sayarım."