ERDOĞAN'DAN CEMAAT'E EŞŞEKLİ GÖNDERME!
Yayınlanma :
29.05.2014 01:13


Eşi Emine Erdoğan ile birlikte Dörtyol Kavşağı'nda yaklaşık
20 bin kişinin karşısına çıkan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mitingi izlemeye
gelenleri "Siz Ağrı Dağı kadar büyüksünüz" dedi. Çok sıkı güvenlik
önlemlerinin alındığı ve keskin nişancıların önemli noktalara yerleştirildiği
mitingde Erdoğan, 'hizmete mi yoksa ideolojiye mi oy verileceğini' sorguladı.
30 Mart yerel seçimleri sırasında Ağrı'da sonuçların bir kez sayıldığını
anımsatan Erdoğan, 12- 13 defa sayıldığı yolundaki iddiaları yalanladı. BDP'nin
millete yalan söylediğini savunan Erdoğan, bu partinin 'kirli siyaset'
yaptığını ileri sürdü.
"DEMOKRASİYE İNANÇLARI YOK"
BDP'nin meydanları terörize ettiğini iddia eden Erdoğan, bunların tehditlerle
oy almanın yoluna girdiklerini belirtti. İkide bir partinin ismini
değiştirdiklerini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Her şeyden önce bu zihniyetin demokrasiye inancı yok. Sandığa inancı yok.
Düşünce özgürlüğüne saygısı yok. Bunlar bugüne kadar ancak tehditlerle oy
almanın yoluna gittiler. Daha yeni şurada Doğubayazıt'ta 6 vatandaşımızı kaçırdılar.
Burası bizim Bitlis milletvekilimizin ailesine ait olan bir işletme. Tehdide
başladılar, ardından Bitlis'e gitmesi yönünde tehditler yağdırmaya başladılar.
Bu tehditlerle bir yere varamayız. Doğubayazıt’ta bizim dışımızda onların
hizmeti var mı? Yahu şu Ağrı'da ne yapılmışsa biz yaptık. Siyaset yalanla
yapılmaz. İftirayla yapılmaz siyaset. Her yolu meşru mübah görerek yapılmaz.
İlkelerle yapılır, belli sınırlar dahilinde yapılır. Dürüstlükle yapılır,
şeffaf yapılır. Yalanlara karşı hepiniz dikkatli olun, uyanık olun. Güvenilmez
insanlar haber getirdiğinde bunlara itimat etmeyin. Seçim sırasında yalan
söyleyenlerin Ağrı'da yönetime gelseler ne tür çirkinlikler yapacaklarını
sizlerin takdirine bırakıyorum. Bunlar yalana doymuyorlar. '15 bin polis gönderildi'
diyorlar. nerede bu polisler gösterin biz de görelim. Hepsi a'dan z'ye yalan.
30 Mart'tan sonra Ağrı'da 2 bin gencin askere götürüldüğünü söylüyorlar. Hem
komik, hem de yalan. Mesele Sırrı Sakık meselesi değil. Sırrı Sakık fanidir
bugün vardır yarın yoktur. Mesele mensubu olduğu zihniyettir. Tayyip Erdoğan da
fanidir. Doğubayazıt pislikten geçilmiyor affedersin. Belediyecilik diye bir
anlayışları yok. Orada hala BDP var, niye tehditler. Hanım kardeşlerimizi
evlere kilitliyorlar, çok enteresan. Sandığa göndermiyorlar. Biliyorlar ki
hanım kardeşlerimiz sandığa giderse o sandıkta Ak Parti çıkacak. Hanımlar bu
tür engelleri aşacak inanıyorum. Hanım kardeşlerimden pazar günü ayrı bir
sıçrama bekliyorum. Unutmayın kale içerden fethedilir."
"O ÇATI UÇTU"
Fethullah Gülen cemaatine bağlı
ablalara sözü getiren Erdoğan, yaptıkları hizmetlerden örnekler verdi,
"Eşek ölür kalır semeri insan ölür kalır eseri. Biz eserle konuşuyoruz.
Siyaset omurgalı duruş gerektirir. Dürüst ilkeli duruş gerektirir" dedi.
Katılanların 'Dik dur eğilme Ağrı seninle', 'Ağrı seninle
gurur duyuyor' sloganları attığı mitingde hanımlara 'maşallahınız var' derken
erkeklerin 'canlı' olmalarını istedi. 30 Mart'ta yüzde 45.5 oy aldıklarını
savunan Erdoğan, milletin kimini dürüst olduğunu kimin yalanla yol yürüdüğünü
çok iyi bildiğini ifade etti. Seçimler sonrası yaptığı dış gezilerden söz eden
Erdoğan, Soma'da meydana gelen faciaya devletin bütün imkanları ile müdahale
ettiklerini anlattı. Erdoğan şöyle devam etti:
"CHP'ye bakıyorsunuz yerinde sayıyor. Pensilvanya ile işbirliği yaptı onun
faturasını ödüyor şimdi. MHP'ye bakıyorsunuz Ak Parti karşısında genel başkan,
emekli siyasetçileri ziyarete başladılar. Neymiş 'çatı' kuruyorlarmış ve bir
çatı kurarak da cumhurbaşkanı seçiyorlarmış. O çatı 30 Mart'ta uçtu gitti.
Bunların oturdukları binanın damı yok damı. Bu millet kendi başkanını, inandığı
insanı gayet iyi biliyor. İnşallah kısa bir süre içinde Haziran ayı içinde
inşallah adayımızı açıklayacağız. İstişare yapıyoruz, ardından ismimizi, adımızı
açıklayacağız. Dün meclis başkanımızı ziyaret ettik ve bunları devam
ettireceğiz. STK'ları ziyaret edeceğiz Oraların da kanaatini alacağız. Kamuoyu
araştırmaları yapıyoruz. Halkımın isteği doğrultusunda kararımızı vereceğiz.
Karşımızda kim görünüyor BDP. (Yuhhh) Sizden meydanda yuhalamaktan çok sandıkta
netice istiyorum. Hanım kardeşlerim şurada 3 gün kapı kapı dolaşmaya var
mıyız?"
"ÇOCUKLAR GETİRİLMEZSE B VE C PLANLARINI UYGULARIZ"
Diyarbakır'da çocukları kaçırılan anne- babaların oturma eylemi yaptığına
işaret eden Erdoğan, çocukları kimlerin kaçırdığını herkesin bildiğini
anımsattı. Grup toplantısında BDP ve HDP'ye seslendiğini, çocukları
getirmelerini istediğini, çünkü bunların adresleri iyi bildiğini savunan
Erdoğan, çocukların getirilmemesi halinde B ve C planlarını uygulayacaklarını
tekrarladı. Doğubayazıt'ta 6 işçinin kaçırıldığını, bölücü örgütün onlar için
de 'vergi' istediğini anlatan Erdoğan, PKK'lıların mafya, eşkıya olduğunu
söyledi. Örgütün haraç istediğini kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böyle bir şeye yanaşmayacaksınız, dedim. Bu mücadele bir onur
mücadelesidir. Haysiyet mücadelesidir. Devlet aldığı vergiyi okul, yol,
hastaneye harcıyor. Sen insanları öldürmeye harcıyorsun. Onun için bu durum
önemli. Çözüm süreci dedik. Kültürel imkanlar verdik. Ve asimilasyon
politikalarını Ak Parti ayaklar altına aldı. Kürt vatandaşları kardeşlerimiz
diye bağrına basan ilk başbakan Tayyip Erdoğan oldu. Bizde ayrım yok.
Yaradılanı yaradandan ötürü severiz. BDP- HDP siyasi Kürtçülük yapıyor. Öbür
tarafta siyasi Türkçülük yapıyor MHP. Biz 77 milyonu kucaklıyoruz. Onun için
BDP yüzde 6 alıyor. MHP 14-15'te kalıyor. CHP de kumsalların partisi. O kumsallarda
dolaşıyor 27- 28 alıyor. Diyarbakır'da oturan annelerin kaçırılan yavruları
için CHP'nin MHP'nin BDP'nin sesi çıkıyor mu? Yandaş medyanın sesi çıkıyor mu?
Galatasaray Lisesi'nde oturanlara sesi çıkıyordu. Bakın Diyarbakır'da anneler
babalar gidip BDP'ye, Diyarbakır Belediyesine 'Çocuğumuzu getir' diyorlar.
'Benim çocuğumu dağa kaçırıyorsunuz kendi çocuğunuzu Amerika'da İngiltere'de
okutuyorsunuz' diyorlar. Gençlerin yaşaması için annelerin yavrularına
kavuşması için mücadele veriyoruz. Artık akan kan dursun diye mücadele
veriyoruz. Ağrı'da, ilçelerinde bir yıldır acı haberler gelmiyor. Kepenkler
kapanmıyor. Anne babalar kıvranmıyor. Siz de bu çözüm sürecine sahip çıkınız.
Bu huzur ve güvelik sürecinin sabote edilmesine sizler müsaade etmeyeceksiniz.
Kan, şiddet ve kaostan beslenenler bu süreci bozmak isteyenler. İnanıyorum ki siz
buna izin vermeyeceksiniz."
"PENSİLVANYA FİLMİ YETİŞTİRECEKMİŞ"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son aldığı bir haberi mitinge katılan
vatandaşlarla paylaştı. Erdoğan, bu konuda şunları söyledi:
"Pensilvanya benimle ilgil güzel bir film hazırlıyormuş, ailemle ilgili.
Bu film için bana uygun bir artist bulamamışlar, çocuğuma benzer bir artist
bulamamışlar. Halbuki Hollywood'a falan gitmelerine gerek yok. Kendi içlerinde
bunu başaracak artistler var. Fakat bu tuzakların hiçbiri tutmuyor, tutmayacak.
Hesap şu: Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesine bu filmi yetiştireceklermiş. 17
Aralık, dediler tutmadı. 25 Aralık, tutmadı. 30 Mart dediler tutmadı. Şimdi 10
Ağustos diyorlar o zaman da tutmayacak Allah'ın izniyle. 30 Mart öncesinde
kardeşliğimiz hedef aldılar. Pensilvanya'ya kaçmış olan zat çözüm sürecini
sabote etmek için elinden geleni yaptı. Bir kısım medya adeta terör başlasın,
yeniden kan aksın diye her türlü tahriki yaptı. Hatta bazı yazar müsveddeleri,
gitti terör örgütüne 'Terör yeniden başlasın' diye akıl verdi. Ağrılı
kardeşlerim bu oyuna gelmesin. Ahmedi Hani'nin şehri Ağrı'da çözüm sürecine
destek bekliyoruz. Ağrı dağı kadar büyük bir netice bekliyoruz."
KÜRTÇE TÜRKÇE TÜRKÜ ÇALINDI
Seçimlerde halkın çekinmeden, korkmadan sandıklara giderek demokratik haklarını
kullanmalarını öğütleyen Erdoğan, "Pazar günü milletvekili arkadaşlarımız
da o heyecanı sizinle beraber paylaşacak. Sandıklara sahip çıkacağız, kuş
uçurtmayacağız" diye konuştu.
Miting bittikten sonra da 'Gönül verdik hepimiz/ Asırlardır kardeşiz'
sözleriyle başlayan şarkı ilk önce Kürtçe, sonrasında Türkçe çalındı. Başbakan
Erdoğan mitinge katılanlara poşu, Emine Erdoğan ise kırmızı karanfil dağıttı.
(haberartiturk.com)
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: