İzmir’in Foça İlçesi’nde çeşitli siyasi parti ve platformlara mensup kişilerin oluşturduğu Foça Emek ve Demokrasi Güçleri platformu iktidarın uyguladığı ekonomik politikalarla, son günlerde geçekleşen gözaltı, tutuklama, yasaklama ve kayyum atamalarını protesto etti. Açılan dövizler, pankartlar ve atılan sloganlar eşliğinde birde basın açıklaması yapıldı.
İKTİDAR KAYBETTİKÇE MUHALEFETE SALDIRIYOR
Foça Nihat Dirim Barış ve Demokrasi Meydanında toplanan katılımcılar ;“ Susmuyoruz Diz Çökmüyoruz”, “Çiftçinin Anası Ağlıyor”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Gözaltılar Sişyasi Tutyuklular Serbest Bırakılsın”, “Susmuyoruz Kararlıyız”, “Emekliler İsyanda”, “Hukuksuzluğa Anayasal Hakların İhlaline Son Verilsin”, “İşçiler Hakkını İstiyor”, “Emek Demokrasi Adalet Barış Özgülük Ekoloji Eşitlik Laiklik” yazılı dövizler açtı. “Bu Daha başlangıç Mücadeleye Devam” “ Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız”, ” Gün Gelecek Devran Dönecek AKP Halka Hesap Verecek”, “Kayyum Gidecek Biz Kalacağız” sloganları attı. Foça Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını Mevlüt Ülgen okudu. İktidarın uyguladığı ekonomik ve siyasal politikaların ülkemizi derin bir ekonomik, siyasal ve sosyal kriz ile karşı karşıya bıraktığını iddia eden Ülgen uygulanan ekonomikpolitikaların hayat pahalılığı ve yolsuzluğu artırırken yoksulluğu ve eşitsizliği derinleştirdiğini savundu.
Mevlüt Ülgen; “ Yaşam koşullarından ve geçim derdinden bunalan emekliler, emekçiler, işsizler, asgari ücretliler, çiftçiler, esnaflar ve alın teri ile geçinmek zorunda olan; geniş halk kesimlerinde öfke ve kızgınlık artmaktadır. Her geçen gün, yaşamın her alanında ve sokakta artan şiddet, kadın cinayetleri haberleri, uyuşturucunun, gücü gücü yetene anlayışının yaygınlaşması, ayrımcılık, dışlama, adaletsizlik ve hukuksuzluk toplumsal gerilimi büyütmektedir. Tek adam rejiminin gerilim ve kutuplaştırma siyaseti, toplumsal uzlaşı, sorunları kollektif çaba ile aşmayı engellemekte, siyasal krizi, umutsuzluğu, güvensizliği ve kutuplaşmayı derinleştirmektedir. Kriz derinleştikçe ve toplumsal memnuniyetsizlik arttıkça iktidarın baskı ve sindirme operasyonları da artmakta ve yaygınlaşmaktadır. Kısaca iktidar kaybettikçe muhalefete, eleştirenlere yönelik faşizan saldırıları da artmaktadır. Grev yasaklamalara, kayyım siyasetine, yargı yolu ile siyaseti dizayn etmeye, muhalif belediyeleri sallama operasyonu ile baskı altına almaya başvurmaktadır. Hukuksuzluk, yasa ve anayasa tanımazlık, keyfiyet artmaktadır. Her sabah şafak operasyonları, yeni gözaltı, tutuklama, yasaklama, irade gaspı ve zam haberleri ile uyanıyoruz. İstanbul’da belediyelere yapılan kent uzlaşısı operasyonları, tutuklamalar ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na açılan soruşturmalar, Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanması, halkın iradesine sahip çıkmak için gösterdiği demokratik tepkiye karşı uygulanan şiddet, Gaziantep’te Başpınar Organize Sanayi bölgesinde alın teri ve insanca yaşam koşulları için mücadele eden binlerce tekstil işçisinin karşılaştığı engeller, şiddet ve grev yasakları.. İşçilerin örgütlü olduğu Birleşik Tekstil ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK -SEN ) Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in tutuklanması, gazetecilerin tutuklanması, iktidara desteği ile bilinen sermaye örgütü TÜSİAD’ın başkanlarının iktidarı eleştirdikleri için polis nezaretinde ifadeye götürülmesi, son olarak 18 Şubat 2025 tarihinde çok sayıda siyasetçi, gazeteci, sanatçı ve aydının sabaha karşı yapılan polis baskınları sonucunda gözaltına alınması, ardından tutuklanması bu haftanın iktidar eliyle yürütülen susturma ve sindirme ve demokratik siyasal alanın daraltılması operasyonlarının bilançosunu oluşturmaktadır. Tüm bunlar da göstermektedir ki, iktidar kaybetme telaşı ve korkusu içindedir. Hukuksuzluğa, adaletsizliğe, baskılara, göz altılara, tutuklamalara, grev yasaklamalara, kayyım siyasetine, yargı yolu ile siyasetin dizayn edilmesine, belediyeleri sallama operasyonu ile hizmet alma hakkımızın engellenmesine sessiz kalmayacağız, birlikte mücadele edeceğiz, birlikte kazanacağız”dedi.
Basın açıklaması ve protesto eylemi sloganlar ve alkışlarla sona erdi.
