Genç Seçmenler Yorgun!

Hacı Bişkin/Gazete Duvar- Türkiye’deki genel seçimler, belediye başkanlığı seçimleri, cumhurbaşnalığı seçimleri erken seçim ve en son Anayasa değişikliği için yapılan referandum gençlerin sorununa çare olmadı. Gençler her şeyden önce iş bulma ve gelecek kaygısı içerisinde yaşadığını belirtiyor. Görüştüğümüz yaşları 24 ile 27 arasındaki gençlerden üniversiteyi dereceyle bitirip inşaata çalışan da var, liseyi terk edip üniversitede okuyan kardeşine para gönderen de.

‘Neredeyse her İki Senede Bir Oy Kullanıyoruz’

İlk söz liseyi maddi nedenlerden dolayı terk eden 24 yaşındaki Ercan Kaya’da Kaya, şimdi üniversite ve lisede okuyan 3 kardeşine bakmak için Şırnak’ın Cizre ilçesinde giyim dükkanında çalışıyor. Son yıllarda sandık başına gidip oy kullanmaktan yorulduğunu söyleyen Kaya, bu ana kadar hiçbir seçimin kendisi için bir gelecek vaat etmediğini belirtiyor: “Geride bıraktığımız seçimlerde benim için hiçbir değişiklik olmadı. Liseyi aileme bakabilmek ve kardeşlerimi okutabilmek için bıraktım. Neredeyse her iki sene de bir oy kullanıyoruz. Keşke gençlerin sorununu da halledecek bir referandum olsaydı. Her seçimden sonra gençlerin sorunları yerinde kalıyor. Bu yüzden okul okuyamadım. Yazı yazabilmek, kitap okuyabilmek maalesef karın doyurmuyor.”

‘Seçimler Geliyor,Geçiyor…’

“Seçimler geliyor geçiyor gençlere yönelik çözümler hep cılız ve havada kalıyor” diyen başka bir genç 26 yaşındaki üniversite mezunu Alican Ogul.

Ogul, mezun olduktan sonra ailesinin yaşadığı yere Adana’ya geri dönmüş. Seçimlerde gençlere yönelik herhangi bir iyileştirmenin olmadığını anlatırken şunları söylüyor: “İçerisinde yine gençlerin de konu olduğu bir halkoylamasından çıktık. Bu kez vaat seçilme yaşının 18’e düşürülmesiydi. Tüm bunlar yaşanırken, 15 yaş ve yukarı Ocak ayı işsizlik rakamlarına baktığımızda 695 bin yanı yüzde 1,9 artışla genç işsiz rakamı yüzde 14’lere dayandı. Referandumun hemen ardından yayınlanan ankete göz attığımızda ise genç kesimin yüzde 58’lik hayır oyuna tanıklık ettik. Aslında bu sonuç sorunların çözümüne dönük umutsuzluğun resmiydi. Bu cümleleri ifade eden de bir işsiz maalesef. Seçimler geliyor geçiyor gençlere yönelik çözümler hep cılız ve havada kalıyor. Diplomalı işsiz ordusu her yerde. Bir kişinin değil de gençlerin kazandığı seçimleri görmek dileğiyle.”

‘Bizi Yoran Sürekli İnsanların Önüne Konulan Sandıklar Değil’

İstanbul’da Elektrik mühendisliği okuyan 26 yaşındaki Gürkan Şakar ise “Bir genç olarak bizi yoran sürekli insanların önüne konulan sandıklar ya da Meclis’e seçip gönderdiğimiz vekiller değil, bu seçilen vekillerin toplumda yarattıkları kutuplaşmadır” diyor. Sonra ise şunları anlatıyor:

“Sürekli sandığa gidileceğine insani bir yaşamın yeniden inşa edilmesi için çalışılması gerekli. 90lı yılların çocukları olarak koalisyon hükümetlerinden tek başına iktidarına kadar ülkede normalleşme adına elle tutulur bir şey göremedik. Ülkede var olan sorunların ve bahsedilen istikrarın daha taze çıktığımız referandumla bize oylatılan sistemle düzeleceğine ne yazık ki inancım yok. Ülkenin bir tarafı yangın yeriyken çocuklar evsiz bırakılmış ve insan hakları ihlalleri, faili meçhuller yine 90’lı yıllarda olduğu gibi devam ediyorken yeni sistem hakkında olumlu cümleler sarf edemeyeceğim.

Sandıktan çıkan ya da çıkmayan kararlar ülke siyasetine yön verdiği gibi sokaktaki insandan üniversitedeki öğrenciye kadar bütün toplumu etkilediği açıkça ortadadır. Bu, gün geçtikçe daha da artmakta ve fanatizmin yaratmış olduğu kutuplaşma gidişat konusunda insanları endişelendiriyor. Sürekli sandığa gidileceğine insani bir yaşamın yeniden inşa edilmesi için çalışılması gerektiğini düşünüyorum ve payımıza düşenin göz yaşı kaos olmamasını temenni ediyorum.”

‘Oy Kullanmayacağım Diyenlere Karşı Çıkardım’

Seçimlerle gençler için bir şeyin değişmediğini söyleyen başka bir genç ise Gaziantep Üniversitesi Konservatuar öğrencisi Ebru Söker. “Seçimlerden, sınavlardan bu sistemden artık yoruldum” diyen Söker ise son olarak şunları söylüyor:

“Siyasette düzgün bir yol izlenmediği için ve her gün yeni şey ortaya çıktığı için seçimler yenilenmeye devam ediyor. Örneğin, bu siyasetle eğitim alanında sürekli değişiklikler yapılıyor. Gençler kendi sorunlarıyla ilgilenen bir siyasetçi, bir başbakan bir cumhurbaşkanı istiyor. Eğer gerçekten mantıklı, düzgün bir siyaset yapılmış olsaydı ne bu kadar seçimlere giderdik ne de referanduma. Önce öğretmen adaylarının başına bela olmuş KPSS ve mülakat sorununu gidersinler. Ben bu bölüme başladığım zaman öğretmen olmak için formasyon yoktu, sonra formasyonu getirdiler. Gençlerin kafası bu yüzden karışık. Bu referandumu iptal edip yeni bir referanduma gidilse, gidip oy kullanmam. Halbuki ben eskiden insanlar ‘ben oy kullanmayacağım’ dedikleri zaman karşı çıkıyordum.”