

Beni alır hep bir yerlere götürür. Kendimi, geçmişteki tüm yaşanmışlıkları
doyasıya yaşatır bana. Kendime dönerim ben. Hani zaman ayırmak ister ya insan
kendine, İşte bende her doğum günümde yeniden doğarım. Bir daha tartarım
kendimi, sorgularım, yaptığım hatalarımı irdelerim.
Neden diye isyanlarımda
olur, keşke diye hayıflandığımda. Çocukluğum, üzüntülerim, kırgınlıklarım,
hasretlerim, beklentilerim serenat yaparlar buğulu gözlerimin önünde.
Hep merak ederim, annem ve
babam o soğuk Siirt akşamı hastaneye giderken bu tarihin benim için bu kadar
önemli olacağını hiç düşünmüş müydü?
1 Ocak benim için
takvimdeki en önemli tarihlerden biri. Neden bilmiyorum. Hatırladığım en küçük
yaşlarımdan bugüne değin hep böyleydi. Okula başladığım yıllardan, bu yana
doğum günlerim hiç aksatılmadı, en kötü günlerimizde bile babamın aldığı küçük
bir pastayla mutlu edildim. Birlikten kuvvet doğarmış ya hah öyle işte, benim
için özel olan gün, ailemin bir günlüğüne de olsa hüzünlerini bir kenara
bırakıp, mutlu olmalarına yeterdi.
Her yıl büyük sevinçlerle,
umutlarla kutladığım doğum günlerimin yerini artık coşku yerine hüzün, umut
yerinede ölüme yaklaşma korkuları alır oldu. Takvimden düşen her yaprak
ömrümden bir gün daha alıp götürdü.
Pastama dikilen her mum
sayısına bir acı daha dikildi.
Yazımı okurken çok
karamsar bir yazı diye geçirmeyin aklınızdan, aslında bu bir çoğumuzun içinden
geçen gerçek duygular, kimimiz kendine bile itiraf edemezken, bazılarımız ise
benim gibi hissettiklerini dile getirebiliyor.
Dile kolay koca bir ömrün
yarısı göz açıp kapayıncaya kadar geçti, gitti.
Böylesi güzel bir günde
neden mi bu duygusallık, karamsarlık? Dedim ya bu gece kendimi dinledim, ben
sustum acılarım konuştu, hani derler ya bazen bu beden ne yükler taşıdı diye, o
yükün ağırlığını hissettim belki de bu gece.
Hayatımda yaşadığım
aksaklıklar, verdiğim büyük kayıplar v b. derken bakın elimde ne kaldı. Çok
mutlu geçen bir çocukluk, deli, doluda olsa kendimi kaybetmeden yaşadığım bir
gençlik, bin yüreğe sığmayacak kadar büyük sevgiler ve şuan bulunduğum konum,
İnsanlara verdiğim güven en önemlisi hiç düşmanımın olmayışı. Öğrendiğim şey
ise her şey boş. Geliyor, gidiyor ve bitiyor.
Öğrenip de uyguladığım şey
ise. Kalp kırma, insanları aşağılama, ırkçılık yapma, hangi konumda olursa,
olsun ayırmadan sev, say, Kin yerine içindeki sevgiyi insanlarla paylaş. Geri
kalan ömrümde bunları yapmaya devam ediyorum Babamın öğrettiği doğrultuda.
Sonuç mu?
İyi ki doğdun Filiz
İyi ki varsın Filiz
İyi ki hayatımdasın Filiz. Bu cümleler yetmez mi
sizce?
Bu gece doğum günümü düşündüm dolu, dolu
düşünüyorsam hala varım, Çok şükür ki varım.
İyi ki varım
İyi ki sevdiklerimi mutlu etmek için dünyaya
gelmişim
İyi ki doğmuşum.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: