İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NDEN ÇEŞMEALTI YAT LİMANI AÇIKLAMASI: “İTİRAZIMIZ LİMANA DEĞİL PLANA!”

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Sabah Gazetesi’nin bugünkü Ege ekinde yer alan “Limana da karşı çıktı” başlıklı haberle ilgili bir açıklama yaptı. Urla Çeşmealtı bölgesine kurulacak yat limanına ilişkin ilkesel bir itirazlarının söz konusu olmadığı belirtilen açıklamada, “İtirazımız, yat limanı geri sahasında yeterli otopark alanının ayrılmaması, kentlilerin kıyı ile ilişkisinin sağlıklı bir şekilde devamına yönelik düzenlemelerin yapılmaması ve projede yer alan üst yapı tesislerinin rüzgar sirkülasyonunu önleyecek olmasınadır. Yat limanının yapımına karşı herhangi itirazımızın olmadığı gerçeği, bilirkişi raporlarıyla da sabittir” denildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin açıklaması şöyle devam etti:

“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca hazırlanan ‘Çeşmealtı Yat Limanı’ amaçlı 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı’na Belediyemiz tarafından şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygunluğunu sağlamak amacıyla itirazda bulunulmuştur.

 Buradaki temel gerekçelerimiz bellidir:

1- Yat limanı geri sahasında, Liman bölgesine hizmet edecek yeterli otopark alanı ayrılmamıştır.

2- Kıyı bandının kamusal alan olarak kullanılmasına olanak sağlayacak şekilde, kentlilerin kıyı ile ilişkilerinin sürdürülmesine dikkat edilmemiştir. (Kıyı kullanımı ve yaya sirkülasyonunun artırılması amacıyla yat limanına servis veren Yalı Caddesi’ndeki yaya yolu ve askeri lojman yolu dolgu alanına doğru genişletilebilir)

3- Projede yer alan restoran, yat kulübü ve yönetim merkezi gibi üst yapılarda, meskun yapılaşmış doku ve denizle olan rüzgar sirkülasyonu dikkate alınmamıştır. (Söz konusu yapıların parçalı ve denize dik bir şekilde inşa edilmesi ve kıyı arkasında yer alan konut alanlarının manzara ögesi dikkate alınarak, üst yapılar Günübirlik Tesis Alanı olarak belirlenen bölgenin güneyinde toplanması ve planda bunun yapı çekme mesafesi ile tanımlanması gerekmektedir.)

Yukarıda belirtilen bu üç noktadaki itirazımızın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygun görülmemesi üzerine, bu durumun hem yöre halkı ve kamu yararı taşımadığı hem de planlama ilkelerine uygun olmadığı dikkate alınarak dava açılmıştır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”