İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyonun
ayrıntıları, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun hazırlattığı “Çete”
kitabında gözler önüne seriliyor. Bilirkişilerin ve savcıların operasyonun
ardından, “çete”yi kanıtlamak için nasıl “mücadele” ettikleri de kitapta
aktarılan konular arasında yer alıyor.
İSİMSİZ, İMZASIZ...
Boyut Yayınları’ndan çıkan ve Gazeteci Yazar Gönül
Soyoğul’un kaleme aldığı kitapta, özel yetkili savcılığın operasyon yaptığı
belediyede “cebir” konusunda suç unsuru bulamaması üzerine İzmir Emniyeti’ne
yazı yazdığı belirtiliyor. Söz konusu yazıda, “İsimsiz, imzasız, tarihsiz ihbar
dilekçesinde geçen hususlarla ilgili gerekli araştırmanın yapılıp TCK’nin 220.
maddesi kapsamında cebir ve şiddete dayalı çıkar amaçlı bir örgüt yapılanması
bulunup bulunmadığı yönünde ayrıntılı araştırma yapılarak sonucun rapor halinde
ivedi olarak özel yetkili mahkemeye bildirilmesi...” deniyor.
ISRAR...
Aziz Kocaoğlu’nun avukatı Ercan Demir, Adalet Bakanlığı
Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’na 8 Haziran 2012’de bu dilekçeyle ilgili
şikayette bulunarak, şöyle diyor:
“Özel Yetkili Savcılığın yasal koşulların oluşmadığını bile
bile, bir soruşturma başlattıktan sonra bu soruştur

emniyet müdürlüğüne ısrarla talimatlar yazarak cebir ve tehdidin var olup
olmadığının araştırılmasını istemesi, bu şartlar altında masum bir araştırma
talebi olarak kabul edilemez. Böyle bir hukuka aykırılığın hukuk devletinde yer
almamalıdır.”
Kocaoğlu kitapta, 52 vergi denetçisi ve bilirkişilerin
sorularına da, “Bütün soruların amacı suç giydirmek. 52 vatandaş gelmiş bize
suç giydirecek” diyerek tepki gösteriyor.
TEZ OLDU
Kitapta, büyükşehir belediyesine sahte isimle gönderilen ve
iş istemi içeren dilekçenin bile İçişleri Bakanlığı tarafından dikkate
alındığı, bu konuda belediyeden savunma istendiği bilgisine yer veriliyor.
Öte yandan büyükşehir soruşturmasını yürüten savcılığın
savunduğu ve iddiasına temel aldığı hukuk yorumunun, yüksek lisans tezi olduğu
da kitapta yer alıyor. (Emre
DÖKER-CUMHURİYET)
Yorumlar
Kalan Karakter: