Emeklemeden koşmak…

Son günlerde bazı basın yayın organlarında daha kongre takvimi açıklanmayan CHP’de İzmir il başkanlığı için aday isimleri telaffuz edilmeye başlandı. Algı oluşturmaya yönelik olduğu ortada olan haberlerde yer alan aday isimleri ile ilgili partililerin yorumu ise çok net. Partililer olaya; “ya parlatılıyorlar ya da patlatılacaklar” gözüyle bakıyor. Benim şahsi düşüncem de partililerin haksız olmadıkları yönünde.

CHP’de daha kongre takvim süreci belli olmamışken, bırakın ilçe delegelerini mahalle delegeleri daha belirlenmemişken il başkanlığı için ortaya isimler atılması komik ötesi bir durum. Bu anlayış CHP’ye göre bir anlayış değil. Bu beklenti daha emeklemeyen bebeğin koşmasını beklemeye benzer.

CHP’de kongre süreçleri ayrı bir havadır. Mardinli, Karslı, Sivaslı, Tuncelili, Karadenizli, Göçmen(Makedon, Boşnak, Giritli, Selanikli, Rumeli ve Batı Trakya diye ayırmadan tek çatı altında ele aldım), Alevi, Sünni diye saflar belirlenir. Sonra bu saflar duruma göre ittifak yapar. Pazarlıklar önce mahalle delegeleri için, ardından ilçe başkanı ve ilçeden il kongresinde oy kullanacak isimler üzerine yapılır. Daha bu süreçler yaşanmadan il başkanı işin ortaya çıkmak siyasi acemilik olur. Hele de geçen dönemin aksine çok parçalı yapının hakim olduğu bu süreçte ortaya isim atmak ittifak yapılmasının mecbur olduğu kongrelerde buna kapı kapamak olur.

Birde ortaya atılan isimler ile ilgili kendi yapıları içinde de tepkiler var. Zira o yapılar içinde gönlü o koltukta olan bunun için çalışan isimler kendi önünün kesilmeye çalışıldığını düşünen de var. Özellikle 2014 ve 2019'da 2 ayrı belediye için başkan adayı olan ve 2019' da bir belediye için adı açıklanıp son anda geri çekilen CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç adını da bir kenara yazın.

Birde dikkat ediyorum da kimse bir önceki dönem gibi güçlü ve belirleyici bir yapı olmadığının farkında değil. Önceki dönemdeki Aziz Kocaoğlu figürü gibi “benim adayım bu” diyerek ortaya çıkacak kimse yok. O nedenle çok sert geçecek bir süreçte şimdiden ortaya isim atmak siyasi intihardır.

İzmir’in abisi kim?

İsmi aday olarak geçirilen kişilerin haberlerine bakarsanız oluşturulan ekipleri de deklere ettiklerini görürsünüz. Bunun nedeni bir önceki dönem “kentin abisi” olan Aziz Kocaoğlu’nun boşalttığı koltuğa yerleşme çabaları. İzmir’in şu anda bir abisi yok ve önümüzdeki süreçte “kentin abisi” olmak için büyük kavga yaşanacak.

Ama bu mevki için kavga edenlerin unuttuğu şey kentin eski abisi Aziz Kocaoğlu sessiz olsa da halen güçlü. Özellikle kırsal kesim denen ilçelerde adı önem arz ediyor. Son günlerde Kocaoğlu’nun sosyal medyada çok sayıda fotoğraf paylaşılmasını kimse yabana atmasın.