Uğurcan BOZTAŞ- GERÇEK HABERCİ- Yerel seçimlere doğru yaklaşırken siyasi partiler birçok yerde belediye başkan adaylarını duyurmaya başladı. Adaylar açıklanmadan önce aday adayları projeleri ve vaatleriyle yarış içerisine girdiler. Aday adayları sundukları projelerin ve vaatlerin fizibilite çalışmalarının yapıldığı önemli bir nokta. Siyaset Bilimci Prof.Dr Tanju Tosun GERÇEK HABERCİ ’ye aday adayların vaatlerine ve projelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
FİZİBİLİTE YAPILMAMASI CİDDİ SORUN
Çoğu projenin fizibilitesinin yapılmadan sunulduğunu vurgulayan Tosun; “Aday adayları seçmen nezdine tercih edilir olmak için projeler üreterek seçmenin karşısına çıkma gayretindeler. Fakat projelerin fizibilitesinin ne oranda yapılarak seçmenin karşısına çıktığı ciddi bir sorun. Ancak bu durum aday adaylarının kente dair fikirlerinin olmadığı anlamına gelmez. Fakat fizibilitesi yapılmadan hazırlanan projeler yönetime geldikten sonra hayata geçirilemiyorsa eğer seçmen nezdinde itibar kaybına yol açar. Dolayısıyla fizibilitesi yapılmış, kaynakları bir şekilde öngörülmüş projelerle seçim vaatlerini kurgulaması önemli olan nokta” diye konuştu.
“PROJELERİN ÖTESİNDE BİR KENT TAHAYYÜLLÜ”
Türkiye’de politik düzeyi yüksek olan seçmen kitlesinin fazlalığına dikkat çeken Tosun; Seçmen abartılı vaatlerin farkındadır. Sadece seçimi kazanmak için oluşturulmuş belediye başkanı profili anlayışı yeterli değil. Aynı zamanda o kentin toplumsal politik ve ekonomik dinamiklerini de dikkate alarak bir kentin düşünülmesi gerekir. Çünkü kent sadece projeler üzerinden tasarlanacak fiziki bir mekan değildir. Kentler aynı zamanda insanların toplumsal, politik ve insani etkileşim içinde oldukları bir alandır. Dolayısıyla projelerin gerçekleştirilebilmesi kadar, projeciliğin ötesinde bir kent tahayyüllü olması gerekiyor. Toplumsal, ekonomik ve politik vaatleri içeren bir kentin tahayyüllü olması gerekiyor” dedi.
“SÖYLENECEK SÖZLERİN ARTMASINA YOL AÇIYOR”
İzmir’deki aday adayı bolluğunu dezavantaj olarak değerlendirmeyen Tosun şöyle konuştu: “Aday adayları eğer o kent için iyi bir gelecek tasavvur etmişse aday adayı bolluğu en azından o ilçe için söylenecek sözlerin artmasına da yol açıyor. Aksi taktirde ‘hadi ben de aday olayım’ mantığıyla yola çıkılmışsa bu bir zenginlik olmaz. Ancak İzmir’deki aday bolluğu örneği söyleyecek sözü olanların fazla olduğu doğuruyor. Böylelikle bu durum kent siyaseti açısından olumlu bir gelişme. Siyasi partiler yaptıkları kamuoyu anketleriyle adaylarının sayılarını zaten aza indiriyorlar. Partiler, anketler sonrası seçmen nezdinde aday adaylarının desteklerini test ederek aday belirliyorlar. Parti içinde bağı güçlü olan ve parti içinde geçmişte görev almış kişilere öncelik verilmesi kentte parti ile taban arasındaki dinamik açısından hem temsiliyet hem de meşrutiyet açısından önemli olduğunu düşünüyorum.”
Yorumlar
Kalan Karakter: