Bir kentin üstüne bu kadar gidilmez
Yayınlanma :
19.09.2012 17:45


Mülkiye Başmüfettişi, İçişleri Bakanlığı'nın onayıyla,
'İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin personeliyle ilgili devam eden yargılama
sürecini etkilemek amacıyla, belediyede çalışan personelin zorla duruşmaya
katılmasının sağlandığı ve bunun belediyelerdeki yetkililerce organize edildiği
savıyla' ön soruşturma yürütmeye
başladı. Soruşturma kapsamında öncelikle Tüm Bel-Sen, Türk-İş'e bağlı
Belediye-İş ve DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası'nın Büyükşehir Belediyesi ve
şirketlerinde örgütlü şube başkanlarının ifadesi alınmıştı. Ardından
soruşturmaya belediye başkanları da dahil edildi. Mülkiye Başmüfettişi Yaşar
Özdemir’in, Kocaoğlu'nun yanı sıra, Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır
ve Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın da ifadesini aldı. Özdemir’in
ifadede başkanlara duruşmaları takip eden personelin kim ya da kimler
tarafından teşvik edildiğine yönelik sorular sorduğu ortaya çıktı. Başkanların
yazılı cevap verdikleri sorguda Özdemir’in Kocaoğlu’na ‘Kalabalık grubu siz mi
organize ettiniz? Mesai saati içinde personelin dışarıda olmasına neden göz
yumuldu? Oraya gelenleri siz mi zorladınız ya da teşvik ettiniz?’ sorularını
yönelttiği öğrenildi. Kocaoğlu ise yazılı ifade verdiğini belirterek, adliye
önüne gelen kalabalığı kendilerinin organize etmediğini söyledi. Bu tür soruşturmanın
neden açıldığının sorulması gerektiğini belirten Kocaoğlu, “İzmir Büyükşehir
Belediyesi'nden 300 kişiyi kaçakçılık ve organizeye ifadeye çağırıyorsunuz.
Bunun 100 tanesine dava açıyorsunuz 40 tanesini 1,5 seneyle 1 ay için cezaevine
atıyorsunuz bunların içinde sendika başkanı, genel sekreter, daire başkanı var.
Bu insanlar İzmir'de yaşıyor. Bu insanların akrabaları var. Çocuğu komşusu var.
İzmir'de 20 bin kişinin çalıştığı İzmir Büyükşehir Belediyesi hepten adliyeye
götürülecek, o adliyenin kapısında bir Allah'ın kulu olmayacak bu mümkün mü?
Bunun anlamı ne? Oraya insanların akrabası, eşi, dostu yanındaki memuru gelse
ona çay götüren arkadaş gelse zaten bu kadar kalabalık yapıyor. Bunu organize
etmemize gerek yok, organizasyon başka türlü olur. Orada kimse saygısızlık
yapmadı. Sadece adalet istedi. Yine adalet istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nde adalet kötüye doğru
gidiyor. Burada tek bir zihniyet var insanları korkutmak” dedi.
Herhangi bir olayda insanlar adliye, karakol önüne gelmesin,
eşlerini dostlarını aramasın diye soruşturma yürütüldüğünü de vurgulayan
Kocaoğlu, “Ben şimdi çocuğum karakola gitse karakola gitmeyecek miyim? Biri
beni karakola götürse biri (zaten sorgusuz sualsiz götürülüyor) benim çocuğum
beni aramayacak mı? Hangi mantıkla müfettiş görevlendirilir. Türkiye
Cumhuriyeti'nde hangi mantıkla İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki bu
operasyondan, adliye önünde bulunmaya kadar sürdürülen bu operasyonda mantık
ne? Art niyet ne? Bir aklıevvel çıkar anlatır. Biz de 'suçumuz buymuş' deriz 'bundan
dolayı yatıyormuşuz' deriz. Bu kadar olmaz. 4 milyonluk kent bu kadar taciz
edilmez. Bir kentin üstüne bu kadar gidilmez. Ne yapmış İzmir şehri. İzmir
Büyükşehir Belediyesi ne yapmış. Kimse zorla bir yere götürülmez. Vatandaşa
çağrı yaptık 9 Eylül'de geldi. 9 Eylül'e de kimse zorla getirilmedi” diye
konuştu.
Yaşananların acı olduğunu, İzmirliyi acıttığını da kaydeden
Kocaoğlu, “Ben devlete, millete saygımdan dolayı ifade verdiğimi açıklamadım.
Bornova ve Bayraklı belediye başkanları da açıklamadı. Sendikacılara da aynı
davranışta bulunca onlar açıkladı. Bunu ben siyaset malzemesi yapmak istesem
müfettişin geldiği gün yapardım. Ama acıdım. Kendime mi, ülke mi, milletime mi,
İzmirlileye mi? Acıdım. İçim acıdı” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: