

toplantısı gerçekleştirildi. AK Parti Grup Başkan Vekili Bilal Doğan’ın
geçtiğimiz hafta yaşanan aşırı yağışlar ve sonrasında bazı bölgelerde yaşanan
selle ilgili sözlerine tepki gösteren Başkan Aziz Kocaoğlu, “Diğer büyük
illerimizde de birçok felaketler yaşandı. Kimse bunun yaşanmasını istemez. Hem
İstanbul’da, hem Ankara’da yaşandığında hiçbir zaman siyasi malzeme yapmak gibi
etiksizliğe itibar etmedim. Etmem de… Felaket yaşanınca İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek’i aradım. Bu bizim insanlık görevimiz. Ege Bölgesi’nde en büyük araç
filosuna sahip arama kurtarma ekibi olan belediyeyiz. Bunlar ayrı şeyler. Bizim
ciğerimiz yandı. Başımız sağ olsun. İki sene önce İstanbul’da 9 kişi hayatını
kaybetti. Biz siyasi malzeme yaptık mı? Afetten, olumsuzluktan, insan canından, sağlığından, kanından siyaset
yapılmaz. En önemlisi ayıptır, günahtır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1994
yılından beri kimin elinde? İstanbul’un altyapı
sorunları bitti mi? Afet ile dalga geçilmez. Siyaset yapılmaz. Çıkıp
‘Allah kimseye vermesin’ denilir. Bunlar siyasetin seviyesini düşürmekten öte
vicdani sızlayan insanların yapacağı işler değildir. Önce insan olacağız,
elimizi vicdanımıza koyacağız. Bu siyaset değil. Siyaset adam gibi, adil, etik
değerlere sadık kalınarak yapılır. Bunun yapılması sizi de, meclisi de,
memleketi de yüceltir. Böyle siyaset bize bir şey yapmaz. Bize niye yapmaz
biliyor musunuz? Biz bunların hiç birisine 11 yıldır tenezzül etmedik. Edilmez
de… Bunu da böyle bilin!” diye konuştu.
Kıskanmayalım!
AKP’li üyelerin metro ve kentsel dönüşüm ile
ilgili sorularını da yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, sözlerini
şöyle sürdürdü:
“Sadece geciken proje İzmir’in metrosu değildir.
Ankara-Eskişehir hattı üzerinde 5 kere tarih değişti. Sonunda ne derseniz
deyin, nasıl yaparsanız yapın, nasıl konuşursanız konuşun ama İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı, hükümet koridorlarında gezip ‘ben metroyu yapamıyorum’
diyerek dosyaları Ulaştırma Bakanlığı’na bırakmamıştır. ‘Ben başladığım işi
sonuna kadar götürürüm’ deyip metroyu gecikmesiyle, öz kaynaklarıyla açmış,
İzmir halkının hizmetine sunmuştur. Kıskanmayalım.”
Kentsel dönüşüm mü
rantsal dönüşüm mü?
“Kadifekale heyelan bölgesindeki 2508 konutu İzmir Büyükşehir
Belediyesi’nin gücüyle alıp TOKİ’nin yaptığı Uzundere’deki konutlara taşıdık. TOKİ
protokol gereği bize 1870 tane konut verecekti. Biz de ağaçlandırılacak alanın
tapusunu verecektik. Protokol dosyada duruyor. Çevre ve Şehircilik eski Bakanı
Erdoğan Bayraktar sağ. Allah uzun ömür versin. Beni çağırarak burasının
değerinin olmadığını, konutları
vermeyeceklerini söylediler. Gittik oturduk, projeyi yarım bırakamayız. Onların
vereceği daireleri biz 75 milyon TL’ye satın aldık. Hükümetin elinden bir kuruş
para çıkmadı. Burayı belediye kaynakları
ile yaptık. Hiç kimsenin burnunu kanatmadan, rantını kentliye vererek çözdük.
Bunun kent dönüşümü mü rant dönüşümü mü olduğunu, sizin anladığınız kentsel
dönüşümü ile Sulukule’de Fikirtepe’deki gibi, ne anlama geldiğini düşünün! Bayraklı’da her türlü çalışma yapıldı; planı
da var programı da var. Bayraklı’da bir
toplantı yaptık. Sunum ile anlattık. Toplam 60 hektarlık alandaki paylaşımlar
hazırdır. İhaleye çıkılmıştır. Sunumdan sonra eski AK Parti İlçe Başkanı arkadaş
‘abi sunumdan etkilendim, destek veririz, bu proje gerçekleşir, güzel bir şey
yapılır’ dedi. Biz de teşekkür ettik. Ama bir hafta sonra ‘biz yapacağız’ diye
çıktılar. Neyse olmadı. Uzlaşma görüşmelerine devam ediyoruz. Bizim orada vereceğimiz,
alacağımız, yapacağımız şey bellidir. Kartlarımız açıktır.”
Bu ceberut yasayla
kent dönüşümü olmaz
Konuşmasında kent dönüşümü ile ilgili yasayı da eleştiren
Başkan Kocaoğlu, Konak Tüneli yapımına da değindi. Kocaoğlu, “Konak Tüneli’nin
üstünü müteahhide gece yarısı toplatamazsınız. Müteahhidin gece yarısı bina
toplama hakkı yoktur. Damlacık’ta kamulaştırma yapmak kamunun görevidir. Böyle
bir hak yoktur. Bunu biz Konak Belediye Başkanımız Sema Pektaş ile birlikte
dile getirdikten sonra Karayolları devreye girdi. Kamu idaresi ‘müteahhitle görüşün’ diye
şahıslara yazı yazamaz. Devlette böyle sistemsizlik yoktur. Bunlar yanlış
işlerdir. 6306 sayılı yasayla ‘kent dönüşümü yapacağım’ diye Çevre Şehircilik
Müdürlüğü dışında bir müdürlük kurup altı ay sonra da pılı pırtıyı toplayıp
gitmek ve kent dönüşümünden vazgeçmek sizin işinizdir. Bu adalet tanımayan
yasayla kentsel dönüşüm yapılmaz. Sadece vatandaşın malı gasp edilir. Hangi
hukukçuya sorarsanız sorun olmaz. Bizim
kentsel dönüşüm mantığımız uzlaşmaya dayalıdır. Toplumun uzlaşmaya ihtiyacı
vardır. Bizim kentsel dönüşüm projelerimiz Uzundere’de, Bayraklı’da, Aktepe -Emrez’de, Ballıkuyu, Örnekköy’de ve Ege Mahallesi’nde
başlayacak. Çünkü bizim dayandığımız nokta adalettir. Laf kalabalığına
getirerek, güneşi balçıkla sıvayarak, yanlışı doğru gibi her gün tekrarlayarak
bir noktaya varıyormuş gibi görünebilirsiniz ama varamazsınız. Doğrunun kalesi
yıkılmaz. Doğru sallanır ama devrilmez. Bizim başımızdan ne geçtiğini 7
yaşındaki çocuk bile artık biliyor. Biz kente olan sevgimiz, yüreğimizle, bu
kentliye olan aşkımızla, sevgimizle bir proje daha gerçekleştirmek bir iş daha
yapmak, lokmasını büyütmek için canhıraş bir şekilde çalışıyoruz. Haksız para bize lazım değil. Bayraklı’da
rant varsa rantın tamamını orada oturan halk alacak. Gümüşpala’da ‘dönüşüm’ bölgesi
ilan edildi. Cennetçeşme’de kentsel dönüşüm alanının her şeyi ilan edilmişti.
Yeni yasaya göre ‘riskli alan’ ilan edildi ama elimizden alındı. Bize orayı
geri verin! Şimdi ne oldu? Hiçbir şeye dokunamadan gittiler. Bu ceberut yasa
ile olmaz. Herkesin gücü vardır ama Allah’tan sonra ikinci güç halkındır.
Halkın gücünün önünde kimse duramaz. Ağaya, paşaya değil halka hesap
vereceksiniz” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: