2 yıldır kayıp olan Nesrin'in annesi: 'Ben onları karton toplayarak büyüttüm'

16 yaşındaki Nesrin Koçaklı, 2017 yılında "internet kafeye gidiyorum" diyerek evden ayrıldı. Kızlarından bir daha haber alamayan aile, durumu polise bildirdi. Soruşturmanın derinleştirilmesi ile Nesrin'in en son birlikte görüldüğü iddia edilen 20 yaşındaki Erkan K., "kuvvetli suç" şüphesiyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. İki yıldır gözyaşının hiç dinmediğini söyleyen anne Yeter Koçaklı, kızının en son görüldüğü iddia edilen Liman Caddesi'ne geldi. Diğer çocuklarıyla birlikte kızının bulunması için feryat eden anne Yeter Koçaklı, çocuklarını yoksullukla büyüttüğünü söyleyerek gözyaşı döktü. Anne Koçaklı, "Cezaevinde görüşten geldim. Saat 17.00 sıralarıydı. Kardeşim aradı. Kızımı o kişiyle görmüş. Git kızını al dedi. Gittim kızımı aradım bulamadım. O kişiye de sordum, 'Senin kızın eve gidiyorum diye yanımdan ayrıldı' dedi.



Ertesi sabah oldu yine evlerine gittim. Babasına sordum. Babası da 'Benim oğlum katiyen senin kızınla gezemez' dedi. En sonunda sordum hiç bilmediklerini söylediler. Hatta bizimle birlikte kızımı arayabileceklerini söylediler. Ben çocuğumu yana yana bir anneyim, gece gündüz demeden aradım. Nereye olsa gittim. Televizyon yayınlarına çıktım ama kızımı bulamadım. Kızımın kendini denize attığı söyleniyor. Benim kızım öyle saf bir kız değil. Denize atlayacak bir kız değil. Saygılı, kimseye kötülüğü olmayan bir çocuktu. Canına kıyacak bir kız değil. Deniz benim kızımı yuttu mu? Kemiği, ayakkabısı, montu nerede? Ben kızımı istiyorum. Ben anneyim, anne yüreği dayanmıyor. Ben onları gözümün yaşlarıyla büyüttüm. Karton toplayarak onları büyüttüm. Allah kimsenin başına vermesin. Ben karton topladım. Kızımın ölüsünü, dirisini bulmak istiyorum. Ben fakirlikle onları büyüttüm, yoksullukla büyüttüm" dedi.

"Her gün bulunması için gözyaşı döktüm"

Kızının akıllı ve yürekli biri olduğunu söyleyen Yeter Koçaklı, olayla ilgili tutuklanan şüphelinin cezasını da kanunların vereceğini ifade etti. Anne Koçaklı, "Benim Allah'tan başka kimsem yok. Devletimden yardım istiyorum. Çocuğumu istiyorum. Mezarını bileyim. Buradan benim kızım kendini aşağıya atmaz. Kendine kıymaz. Benim kızım iyidir, yüreklidir, kimseye kötülüğü yoktur. Benim evladımdan ne istediler? Ben kimseden bir şey istemiyorum. Sadece çocuğumu istiyorum.

O tutuklanan kişinin de suçunu devlet verecek, kanun verecek. Biz kanun değiliz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan da kızımın bulunması için yardım istiyorum. Ben fakirim, benim kolum yetişmiyor. Devletim, savcılarım sizin kolunuz uzar. Siz bulursunuz. Ne olursunuz benim evladıma yardım edin. Allah kimsenin başına, kimsenin evladının başına vermesin. Ben onları ne çilelerle büyüttüm. Ben bunların acılarına dayanamıyorum. Allah kimsenin başına vermesin. Hiçbir anne baba bu acıyı tatmasın" diyerek gözyaşı döktü.

Aile, bir süre Liman Caddesi'nde kaldıktan sonra evlerinin yolunu tuttu.