Depremzedenin Depremleri Bitmiyor

İzmir Depremi üzerinden beş yıl geçmesine rağmen vatandaş mağduriyeti devam ediyor. Deprem sonrası bina yenileme çalışmaları artan maliyetler nedeniyle çok yavaş ilerlemekte. Bunun yanında iş bilmez insanların yanlış yönlendirmesi bu sürecin önünde en büyük engellerden birisi. Bayraklı İlçesi sınırlarında bulunan konutlara verilen emsal artışı da yeterli olmadı. Emsal üzerine vatandaş üç milyon liradan fazla bir ödeme yapmak zorunda. Bu durum emekli vatandaşların çoğunlukta olduğu bölgede en büyük engel.
Bildiğiniz üzere İZKENDER olarak deprem sonrası vatandaşa destek olmaya çalıştık. İnsanlara hızlı hareket etmeleri gerektiğini tüm toplantılarımızda söyledik. Bizim önerimiz, yetkin bir müşavirlik hizmeti ile kooperatif sistemiydi. 2001 yılında bu emsal artışı konutların yapılmasına yetebiliyordu. Fakat yetkin olmayan kişilerin bulunduğu bir kooperatif yapılanması, insanların iradesini yanlış yönlendirerek bu mağduriyeti derinleştirdi. Bu ay Bayraklı Belediye meclisine bir plan değişikliği talebi getirildi. Konuyu incelediğimizde, iş bilmez bir ekip tarafından nasıl vatandaşın yanlış yönlendirildiğine şahit oldum. Kurulan kooperatifin denetim ve iş planlamasında ciddi yanlışlar yaptığını gördüm. Bu çalışmalarda, Bayraklı Belediyesi ve Büyükşehir Belediyelerinin müşavirlik hizmeti yanında işin yürütülmesinde ortak olduğunu biliyorduk. Fakat işin hiç de öğle olmadığını görmem endişemi artırdı. 
Yapılan bir binada bina kitlesi 4 metre kaydırılmış. Jet Grout ve temel kazıkları yapılmış, bodrum kat tamamlanmış ve sonrasında temel üstü vizesi alınmış bu binanın. Su basmanı vizesinde binanın yanlış konumlandırıldığı Bayraklı Belediyesince tespit edilmiş. Sonrasında bina tatil zaptı tutulmuş. Bu durumdan sonra müteahhit çalışmalarına devam etmiş. Belediye Meclisinde plan değişikliği yaparak işlerine devam etmek istemişler. Tabi bu durum belediye meclisince de reddedildi bunun yanında 30 milyon liralık bir ceza da söz konusu. 
Vatandaş konutu daha güvenli bir şekilde yapılsın diye bir sivil toplum kuruluşu önderliğinde ve Belediyelerin iştirakiyle güven duyarak bu kooperatif sistemine girmişti. Sonuçta hiç de ön görülmeyen bir durumla karşı karşıya kalındı. Binanın müteahhitti kooperatif olduğundan bu ceza sorumluluğu yasal olarak vatandaşta. Müteahhit firma burada alt yüklenici konumunda.   Şimdi bu Jet Groud ve temel kazıkları acaba nasıl yapıldı? Yapı Denetim firması bu durumları neden tespit edemedi? Binanın şantiye şefi böyle büyük bir hatayı nasıl kontrol etmedi? Projelerden sorumlu olan kim? Harita mühendisi neden bu kontrolleri yapmadı? Gördüğünüz gibi bu sorular gibi onlarca soru ve ihmal söz konusu. 
 Yapılan imalat yıkıldığında kazık ve Jet Groud tespiti nasıl yapılacak? Kırım esnasında kazık başları muhtemelen kırılacak ve kitlenin kayacağı 4 metrelik alanda yeni kazıklar nasıl uygulanacak? Eski kazıklar yük aldığından yeni kazıklar, bina yapım aşamasında orantısız olarak ilerletecek ve bu da binaya yeni bir zemin etkisi yaratacak ve bu durum nasıl tolere edilecek? Gibi yeni soru ve sorunlar ortaya çıkacak. 
Görüldüğü üzere ülkemizde liyakat ve yetkinlik sorunu vatandaşa ne kadar büyük sıkıntılar çıkarıyor. Ben söylemiştim, demekten yorulsam da maalesef zaman bizleri haklı çıkardı. Bölgede bulunan birçok binaya denetim ve müşavirlik için tavsiyelerde bulunsam da etki etmedi.  İnsanlar işine geleni tercih etti. Beni üzen en büyük etmen ise işinde yetkin olmayan insanların vatandaşın iradesini maniple etmesi. Kamu müşavirliği ile bu süreçlerin yönlendirilmesi yapılan en büyük yanlıştır. Burada kendi iç denetim mekanizmasını oluşturmayan bu kooperatif Birliği oluşan zararı tazmin etmelidir. 
Bayraklı Belediyesi ise burada yanlışı yanlışla düzeltme yerine daha etkin denetim mekanizması kurarak, gerektiğinde bu hizmetler için uzman kişilerden hizmet satın alma yoluna gitmelidir.