CHP İzmir’de il kongresi bitti, tartışması bitmedi.
Tartışmaların odağında yeniden il başkanı seçilen Deniz Yücel var.
Bilen bilir, Yücel’i oturduğu koltuğu dolduramadığına inanlardanım.
Ancak Deniz Yücel üzerinden yürütülen “topal ördek” tartışmalarını gerçekçi bulmuyorum.
Nedenini şöyle açıklayayım;
Deniz Yücel il başkanı seçilmek için 611 delegeden sadece 253’ünün oyunu almıştır.
Tek başına bu rakam belirleyici değildir.
Neden mi?
Çünkü aynı Deniz Yücel kurultay delegesi olmak için aynı 611 delegenin 339’unun oyunu almıştır.
Yani 86 kişi Deniz Yücel’in kurultay delegesi olmasına evet derken, il başkanı olmasına hayır demiştir.
Bence bu sonuç hayatın olağan akışına uygun değil.
Eğer ben delege olsam, il başkanlığını onaylamadığım bir ismin kurultay delegesi olmasını neden isteyeyim? Neden il başkanlığı için esirgediğim oyu, kurultay delegesi olması için kullanayım?
Kısacası resmiyette Deniz Yücel’in il başkanı seçilmek için aldığı oy 253 olmasına rağmen, gerçekte aldığı oy bana göre 339’dur.
Bu da onu topal ördek yapmaz.
Ancak bu sonuç başarılı olduğu anlamına da gelmez.
Gelelim gözden kaçırılmaya çalışan önemli bir ayrıntıya.
Salonda son anda ortaya çıkan sarı listeye.
Aslında o sarı liste çakma.
Aslı, tüm ilçe kongrelerinde ortaya çıkan mavi listedir.
Çakma sarı listeyi iyi inceleyin, ortaya çıkan sonucun ilçe kongrelerinde mavi liste olduğunu göreceksiniz.
Neden böyle yaptılar?
Bence mavi listeyi il kongresinde gündeme getirerek ayrışmayı körükleyip büyük bir hezimete uğramayı göze alamadılar.
Bu yüzden de mavi yerine sarıyı tercih ettiler.
Ancak tercih ettikleri isimler ile aslında mavi olduklarını gizleyemediler.
Sonuçta kurultay delegeleri belirlendi.
Aslında il kongresinin en önemli rekabeti de buydu.
Asıl tartışılması gereken, ilçe kongrelerinde mavi listede, il kongresinde ise sarı listede yer alarak kurultay delegesi seçilenlerin destekçileri.
Çünkü ortaya çıkan tablo, ilçe kongrelerinden farklı.
Bu de bize ilçe kongrelerinde mavi listeleri desteklemeyen kimi ilçelerin, il kongresinde sarı üzerinden mavicilere destek verdiğini gösteriyor.
Peki neden?
Bunu anlamak için, sarı listeden kurultay delegesi olanların, hangi ilçelerin sandığından daha çok oy aldığına bakmak yeterli.
Ortaya çıkan tablo, bazı ilçelerde dengeleri gözetmek adına, belki de mavicilere yakın olmak adına kimi isimlerin sarı listeye destek verdiği.
Belki de kimi belediye başkanlarının büyükşehirden gelecek yardımlar adına mavicilerle arayı bozmamayı düşünmeleri.
Hangi gerekçeyle olursa olsun, kurultay sonrası CHP İzmir’de kartların yeniden karılacağı açık gerçek.
Bu gerçek, hangi dostları düşman eder, hangi düşmanları ise dost eyler onu kestirmek şimdiden mümkün değil.
Onu da kurultaydaki parti meclisi seçimi belirler…