CHP'nin çarşamba günü (3 Temmuz) İl Danışma Kurulu yapıldı. İl Başkanı Şenol Aslanoğlu yaptığı konuşmasında başarılı olduğunu dile getiren açıklamalarda bulundu. Hatta kendini kentte İl Başkanı profili çizilirken örnek göstertilen Alaattin Yüksel ile kıyasladı hatta daha başarılı olduğunu ifade etti.
Öncelikle Danışma Kurulu'ndan bahsedelim. Zaten boş olan salon basın mensuplarına kapatıldıktan sonra iyice boşaldı. Katılım yok denecek kadar azdı. Belediye başkanlarının salon dışında bekleyen şoför, danışman ve koruma sayısı salondakilerden daha çoktu. Zaten bu toplantılar CHP'de tedavi edilmesi gereken hastalıklı yapıyı çok net ortaya çıkarıyor. Muhalefetten ve doğruyu söyleyeceklerden çok kendine yakın isimler bu nedenle davet edilir.
Gelelim başarı konusuna. Sayın Aslanoğlu, Danışma Kurulu'nda dile getirdiği "Başarılıyım" söylemini bazı basın yayın organlarında datekrarlıyoryor. Öncelikle şunu belirteyim ki "başarı ve başarısızlık görecelidir". Büyüklerimizin dile getirdiği çok güzel atasözleri ve deyişler vardır. Bunların hepside dolu dolu yaşanan olayların ve örneklemelerin ardından dile getirildiği için ifade edildiğinde "Ne güzel de cuk diye oturdu" denir. Bu sözlerden biri de "Kusuru kendisine denilmeyen kişi ayıbını hüner sanırmış" sözüdür. CHP'nin İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'da kendisine yanlışları denilmediği için öyle sanıyor. İsterseniz kusurlarından bir kaçını sayalım;
*Hiç bir il başkanı tüzük komisyonunun demokrasi vurgusu yapılarak "Çarşaf liste ile seçime gidilir" kararına imza attıktan sonra gücü ele geçirince bunu yok sayarak demokrasiden vazgeçip blok liste ile seçime gitmedi.
*Sırf bu dayatma nedeniyle salonda çok büyük kavgalar çıkmadı. Kongre salonunda emniyet müdahil olmadı. Hatta ilk kez bir İl Başkanı yani Şenol Aslanoğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, polis eşliğinde güçlükle salondan çıkarıldı.
*Hiç bir il başkanı seçimi sonrası kentin yarısını yok sayıp yönetim kadroları başta olmak üzere seçim sahasında çalışmalar konusunda listelerde ayrıştırmaya gitmedi.
*Hiç bir il başkanı çocuğu ABD vatandaşı olsun diye eşini doğumdan 4 ay önce ABD'ye gönderip orda doğmasını sağlamadı. Sayın Aslanoğlu'nun çocuğu hem Türk hem de Amerikan vatandaşı oldu. Sadece vatandaş olmadı. Bu işlem nedeniyle Atatürk'ün partisinin il başkanı artık ABD ekonomisinin kalkınması için vergi ödeyecek. Eminim Atatürk'ün izinden giden partililer bu durumu öğrendikten sonra çok ayıplayacaktır.
*Yargıya taşınan kooperatif konusu, her gün basına taşınan evi ve arabası, çakar taktırdığı araç ile gündeme gelmesi olaylarını derinlemesine açmayacağım bile...
Kendi kendinizi ilan ettiğiniz ve her fırsatta dile getirdiğiniz başarı kıstasınııza bunlar da dahil mi Sayın Aslanoğlu?
Bu arada Konak Belediyesi'nin Kemeraltı Abacıoğlu Han’da özellikle emeklilerin faydalanacağı ‘Mutluluk Kahvesi’nin hizmete açılışı töreni sırasında çok sayıda ismin Sayın Aslanoğlu'na en net başarı cevabını veren partinin emektarlarından İzmir Büyükşehir ve Konak Belediye Meclisi Üyesi Kazım Umdular'a yoğun ilgi gösterip tebrik etmesi çok manidardı.