Ak Parti’de gözler kurulması beklenen 2 partiye çevrilmiş durumda. Hani “selden kütük kapma yarışı” derler ya işte öylesi bir durum yaşanıyor. Bu partiler içinde yer almak isteyenler kapalı kapılar ardında pazarlıklarını sürdürüyor. Ak Parti’nin önümüzdeki aylarda yapılacak kongrelerinde kendine yer bulamayacağını düşünenler bu pazarlıklarda başı çekiyor.
Özellikle İzmir’de yeni partilere alenen kimse destek vermese de il yönetimlerinde son 10 yıldır 100 kadar adamın söz sahibi olması ve kadroları doldurmasından dolayı kaybolan heyecan yeni partilerde yer alma sevdasını kabartmış durumda. Bu sevdanın temelinde ise, ilk kadroda (ister kurucular kurulu deyin, isterseniz de kurucu yönetici) yer almanın önümüzdeki dönemde siyaset hamlelerinde kendilerine avantaj sağlayacağını düşünmeleri yatıyor.
Yeni hareketlere bakışta özellikle küskünler ya da kadroda yer bulamayacakların gideceği alan olarak bakılsa da en hararetli çalışmayı sosyal medya hesapları üzerinden, Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın; “Bize Ömerler lazım. Bu Ömerleri bulduğumuzda, şuan ki konumumuzdan daha ilerki bir konuma geleceğiz, hiç endişeniz olmasın” sözüne ithafen “Ömer” olmaya soyunanlar bana göre kaçmaya daha meyilli. Açık hesaplardan “Ömer” olmaya soyunan ve bu söze ithafen afili laflar edenlere dikkat edin derim.
Bakmayın siz İzmir’de gerek Ahmet Davutoğlu gerekse de Ali Babacan’a desteğin yok gibi göründüğüne, yukarıda anlattığım yapılarda o kadar çok kişi kapı aşındırıyor anlatamam. Bu işin en net anlaşılacağı yer Ahmet Davutoğlu’nun 18 Ekim'de ilk saha konuşmasını yapacağı Manisa'daki toplantı olacak. Hoş o toplantıya topukları birbirine değerek gidenler her çeşit bahaneyi şimdiden ayarlamışlardır ama siz yine de katılımcıları baz alın.
Hesaplanmayan gerçekler!..
Yeni partiye geçmek için her türlü oyunu oynayanların atladığı şey ise gerek Ahmet Davutoğlu gerekse de Ali Babacan yapısının partiye katılacaklarda aradığı ilk kriterin “şaibeye bulaşmamak” olduğunu farketmemeleri. Diğer kriterse, Ak Parti içinde çok konuşulan ve Numan Kurtulmuş’un dediği ileri sürülen; “Zamanında mücahit oldular, ardından müsait oldular, sonra müteahhit oldular şimdi de her şeye müsait oldular” sözlerindeki tarife uymamaları.
Zaten; Tarafsız Haber Ajansı'ndan Mehtap Gökdemir'e konuşan Davutoğlu'na yakın kaynak bu durumu; "Şimdiye kadar şaibeye bulaşmamış, dürüst, istikameti düzgün, geçmişte siyaset yapmış da olabilir, yapmamış da olabilir, çevresinde sevilen, sayılan, saygınlığı olan, ismi herhangi bir yerde şaibeye bulaşmamış, istikameti düzgün insanlarla yürümeye çalışıyoruz" sözleri ile ortaya koymuş.
Bu yazı selden kütük kapmak için harekete geçenlere benden uyarı olsun.