Es Selamın Aleyküm Sevgili Delisever Dostlar...
Sizlerden uzak kaldığım tam 36 gündür kongre süreçlerini izlemekle geçirdiğim için yazı yazmamıştım. Yazı yaz diye direten Sevgili Patronum Adem Nakçı'nın tüm "yazın nerede" tacizlerine rağmen sürç-i lisan etmemek için bekledim. Tabii beklerken de boş durmadım. Kendini akıllı zanneden Sayın Patronum Adem Nakçı deli aklımdan feyz alsın diye küçük küçük anlatımlara da bulundum. Çift adaylı kongrelerden tutun da kentin yeniden dizaynıyla ilgili çok deruni bilgiler verdim. Oda radyo programlarında bunu çok bilmiş artistik tavırlarla anlattı durdu. Adem Bey hani emeğe saygı? Haksızmıyım sevgili Deli Dostları bunları radyoda anlatırken birkez olsun adımı zikretmedi. Bundan böyle zat-ı alilerine anlatmayacağım direk yazacağım.
Sevgili Deli Dostları başlığa bakıp "yeni bir parti mi kuruldu?" diye sormayın. Yeni bir parti kurulmadı ama Ak Partimiz İzmir'de bir evrim sürecine girdi. Hani hepimiz ana muhalefet partisini eleştiriken kongreleri örnek verir, koltuk savaşlarını dile getirirdik ya işte o hale geldik. "Kınamayınız, kınadığınız şey başınıza gelmedikçe ölmezsiniz" sözü Tirmizi'den aksettirilen meşhur Hadis'tir. İşte o kınadığımız muhalefetteki hali yaşatıyor adeta yüce Yaradan Sevgili Delisever kardeşlerim.
Çift adaylı kongreler ve orada yaşananlardan dolayı bu başlığı attığımı hepiniz anlamışsınızdır Sevgili Delisevler... Yalnız bu deli aklıma takılan bazı hususlar var. Bunları dile getirmem Allah için şart. Adalet bunu gerektirir. Bu konuların ve soruların muhattabı öncelikle sosyal medya ve kapı arkasındaki dedikoduların sahipleridir, sonrada vizdenlı olan yol arkadaşlarımızdır(!). Müsadenizle o konuları sizlerle de paylaşayım sevgili Deliseverler...
Mesela ilk aklıma takılan şey; Ak Partimizi İzmirimizde canlandıracak bir umut olarak adlettirilen Aydın Şengül yönetiminde atanan ilçelerde neden bu kadar isyan var, atama yapılan ilçelerin en az 10'unda(kapalı kapılar ardından ikna edilenler ve istesi kabul görmeyenler dahil)atanan ismin dışında başka listeler çıktı. Çok kötü yönetildiği iddia edilen Bülent Delican döneminde neden çıkmadı? O dönemde adaylar çıkacağı söylentisi vardı, nasıl ikna edildi?
Partimiz içinde samimiyetine ve kalitesinden şüphe etmediğim ender isimlerden olan Başkan Aydın Şengül, neden sık sık "kimseyi aracı sokmayın, teşkilatı tanıyorum" şeklinde mesaj veriyor? Sayın Delican döneminde kente hakim olmak isteyen ve ona karşı tavır çalışanlar yine mi devrede? Partililerimizin konuştuğu "Aydın Başkanın istediği isimlerin yerine son anda devreye giren bu yapı başka atamalar yapılmasını sağladı" iddiası ne kadar doğrudur.
Bülent Delican'ın görev verdiği ve sonrasında onu yalnız bırakan İl Kadın ve Gençlik Kolu Başkanlarında değişim beklentisi (Kadın Kolları İl Başkanı Gözde Keskin aday olmayacağını açıkladı) Sayın Şengül'ün bazı şeyleri görmesidenmidir?
Son olarak Sevgili Deli Dostları; İzmir Ak Parti Teşkilatının onuru olan ve Bülent Delican döneminde adı sık sık "teşkilattaki yanlışlara müdahale ediyor" diye geçen Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım beyler bu işler olurken nerdeler? Yoksa parti koridorlarında konuşulan ve İzmir Teşkilatımızıa da sirayet eden "Başbakan Binali Yıldırım İstanbul Byükşehir Belediye Başkan adayı olacak" iddiası nedeniyle İzmir'i kendisine yakın olan birkaç vekil ve partili işadamına mı bıraktı?
Sevgili Deliseverler konunun muhattapları pek kaale almayacaklar ama soruların cevabını düşünüp bu Deli kardeşinizin başlık konusunda haklımı yada haksız mı olduğuna karar verin olur mu?
Sevgili Deli Dostları yazımı geçen yazımda dile getirdiğim bir dua ile bitireyim;
"Sayın Aydın Şengül bu garip Deli'yi ciddiye alıp kulak asar diye naçizane uyarı da bulunayım. Evvela Allah kendisine sabır versin. Bu her devrin adamı olanlara karşı gönül ve akıl gözü açıklığı versin.(Amin). "
Hepinizi yüce Yaradan'a emanetsiniz Sevgili Deli Dostları....
Amin amin amin