İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, bürokrasiyle ilişkileri konusunda sakin adımlar atarak ezber bozdu, bozmaya da devam edecek gibi görünüyor. Belediye'yi ve siyaseti bilen herkes Eski Genel Sekreter Buğra Gökçe ile Tunç Başkan'ın uzun süreli mesai arkadaşlığı yapamayacağını biliyordu. Ancak Soyer, 3 yıl boyunca sakince bu ilişkiyi devam ettirerek şartların olgunlaşmasına da zemin hazırladı. Gelinen son noktada Gökçe'nin kolu kanadı kırılmış ve gitmekten başka çaresi kalmamıştı.
Soyer'in en güçlü silahı sabrı!
Uzun süredir sürüncemede olan bir başka konu da İZSU yönetimi. Soyer'in göreve gelmesinin ardından Genel Müdür olarak atadığı Aysel Özkan'ın asaleti geçen onca süreye rağmen gelmedi. Önceki dönemden gelen bir İZSU alışkanlığı vardı. Bürokrasi de ayak bağı olabilecek isimler İZSU'ya yönlendiriliyor, bu sayede bürokrasinin efendileri için Büyükşehir sınırları içinde "ayak bağı" olmaları engelleniyordu. Bürokrasiyi yönlendiren yapı için İZSU'nun üst yönetiminin böyle bir fonksiyonu vardı. Özkan'ın İZSU'ya atanmasının altında yatan iki ana nedenden biri buydu. Diğeri de memleketi olsa gerek. En azından kurumun koridorlarında konuşulanlar bu şekildeydi. Ankara'dan bir Tuncelili bürokratın genel müdür olarak atanması isteniyordu. Belediye yönetiminin sıcak bakmadığı bu isim yerine başka bir Tuncelili olan Aysel Özkan'ın göreve getirildiği dillendirilmişti. Günahı söyleyenlerin boynuna.
Gelinen noktada Özkan'ın yerine bir başka Tuncelili bürokratın atanması bu söylenenleri doğrular nitelikte. Ali Hıdır Köseoğlu Karşıyaka Belediyesi'nden İZSU'ya gelen bir bürokrat. Herkesin genel müdür olmasını uzun süredir beklediği Köseoğlu'nun önünde hep görünmez bir engel vardı. Ancak yoğun kulis çalışmalarıyla bu görünmez engelin şimdilik bertaraf edildiği sanılıyor. Köseoğlu'nun bürokratlığı konusunda kimsenin olumsuz bir yorumu yok. Ancak özellikle Ankara üzerinden hemşehricilik üzerinden işlediği söylenilen kulisler hem Belediye hem de CHP tabanında ciddi rahatsızlık yarattı.
Son yapılan daire başkanlığı atamalarında da "hemşehri" kontenjanından kayırmalar olduğu söylentisini sağır sultan duydu. Liyakat esaslarının dikkate alınmaması da bu söylentileri güçlendiriyor. Genç bir memurun daire başkanı olmasıyla yönettiği birimde ego rüzgarlarının estiği ve çalışanlarda huzursuzluğun hat safhada olduğu her gün daha yüksek sesle dillendiriliyor.
Hala resmi olarak Genel Müdürlük görevinde bulunan Aysel Özkan, birikmiş izinlerini kullandıktan sonra bu makam da resmi olarak boşalmış olacak. Toplamda 54 gün izni bulunan Özkan şu an izinlerini kullanıyor. Yerine de Genel Müdür Yardımcısı Ali Hıdır Köseoğlu vekalet ediyor. Bu vekaletin resmi bir görevlendirmeye dönüşüp dönüşmemesi Köseoğlu'nun 54 günlük performansına bağlı olacak. İzmir'in en güçlü bürokratı olan Buğra Gökçe ile yolları yavaş ama emin adımlarla ayıran Soyer, İZSU için nasıl bir strateji izleyecek, hep birlikte göreceğiz.