Es Selamın Aleyküm Sevgili Delisever Dostlar…
Sevgili Deli dostları; bugüne kadar size deli aklımla yazdım bazı şeyleri anlatmak istedim ama nafile çabaymış. Bir kez de aklı selim içinde yazı kaleme alıp hasbehalimizi dile getirmek istedim. Umarım ki bu deli akıllı ne yazabilir ki demez okursunuz. Şimdi den sürç-, lisan ettikse affola..
Bugün içten ve dıştan gelen saldırılar sonucu, FETÖ, PKK ve DAEŞ piyonları karşısında, safları sıkı tutma endişemiz, yaşadığımız zaaf ve yanlışlıklar konusunda özeleştiri yapmamıza engel olmamalıdır diyorum.
80 yıllık Ceberrut Cumhuriyet rejiminin ardından iktidara gelen Ak Parti hükümetleri, halkın bu dayatmaya dur demesinin bir sonucu olarak doğmuş ve böylece Ak Parti'nin omurgasını oluşturan ve yıllarca bu ülkenin zencileri muamelesi gören islamcılar iktidarla tanışmış oldular. Yılların birikimi ve baskısı sonucu kronik bir hal alan bu muhalif ruh, iktidar ve iktidar nimetleriyle tanışınca adeta yok olmaya yüz tutmuştur. İslamcı aydınlar, devlet memuru haline dönüşüp, daha iyiye daha güzele yönelik alternatif fikirler üretememişlerdir.
Bu fikri ataletin oluşmasında gerek sağ, gerekse de sol cenahın sergilediği çapsız muhalefetin katkısı da yadsınamaz bir gerçektir. İslamcı aydın bir zamanlar çok eleştirdiği diyanet memuru, resmi ideoloji borazanı aydın rolüne soyunurken, bir dönemin radikal mücahitleri de artık tefsir dersleri adıyla haftalık toplantılarda ihale ve arazi rantını paylaşma sevdasına kapılmışlardır.
Bu tipler üç ayda bir düzenledikleri umre turlarıyla, Kabe'ye tepeden bakan bol yıldızlı otellerde kalıp, umre tavaflarını yaparak, bir daha ki umre turuna kadar vicdanlarını arındırmaktadırlar. Asıl istenen de budur zaten. Kemalist rejime muhalif olan en güçlü iki hareket olan Kürtler ve İslamcılar sisteme entegre edilmişlerdir artık. Nasıl ki, PKK'nın kuruluşu ve eylemleriyle terörize edilip, terörle anılmaya başlanan Kürtler ciddi bir tehdit olmaktan çıktılar ise, aynı şekilde, Ak Parti iktidarı ile birlikte, iktidar nimetiyle tanışmışlar ve ehlileştirilmişlerdir. Bu aslında ceberrut politikalarla hiç bir başarı şansı bulunmayan Kemalizmin taktiksel değişiminin sağladığı bir başarıdır. Red, inkar, asimilasyon ve katliamlarla sindirilemeyen Kürtlük bilinci, hem de kendi haklarını savunma adına oluşturulmuş PKK'nın izlediği terör ve kültürel tahribat politikalarıyla yok edilmiş ve "yok edemiyorsan sahip çık, yozlaştır, çürüt" eylemi Kürtler üzerinde başarı sağlamıştır. Aynı şekilde islamcı muhalefette iktidar sopasıyla terbiye edilmiştir.
Sonuç itibariyle Kemalizm görüntüde kaybetmiş görünse de, rengi değişmiş olsa bile, aslında tüm kurum ve kuruluşlarıyla her zamankinden daha güçlü ve daha zindedir.