KİM KİMİN ADAMI?

Es Selamın Aleyküm Sevgili Delisever Dostlar…

Son günlerde Ak Parti İzmir Teşkilatımızda akıllı insana kafayı yedirtecek cinsten olaylar yaşanıyor. Partimizde maşallah herkes kendine tutunacak bir etek bulmuş oraya sirayet ve sonsuz biat mesajları verme derdinde. Biz parti gönüllüleri de bu tutunacak etek arayışında olan zevattan İzmir’e Ak Belediyecilik getirmesini bekliyoruz. Aklımıza yanayım sevgili Delisever Dostlar...

Bazılarınızı “Sevgili Deli neler yaşanıyor?” diye soracağınızı bildiğimden siz sormadan ben cevaplayayım… Maşallah partinin yönetim kurulu toplantılarında devamsızlık had safhada. Ak Parti tüzüğünde yer alan 56 maddenin “Olağan toplantılar ile gün ve zamanı bildirilmiş olağanüstü toplantılara bir yıl içinde peş peşe 3 veya bir yıl içinde 6 kez özürsüz olarak katılmayan üye, kurul üyeliğinden istifa etmiş sayılır” içeriğindeki duruma düşmemek için 2 mazeretsizlikten sonra mazeret dilekçesi vererek durumu kurtarıyorlar. Bu arkadaşlar sıradan isimler değil haaa! Sakın öyle anlamayın sevgili Deli Dostları. Bazıları geçen dönem Yürütme Kurulu’nda yer alan isimler. Bazıları Seçim koordinasyon başkanlığı(SKM) dahi yapan isimler. Daha düne kadar geminin kaptanı Bülent Delican’a toz kondurmayan tayfa gemi su almaya başlayınca hemen gemiyi terk edip başka abiler buldular. Sorarsanız hep aynı abiyleyiz diyorlar. Bir de kendilerine Sayın Bakan Binali Yıldırım’ı siper edip onun ekibi gibi görüntü havaları yok mu? İşte o insanı bitiriyor sevgili Delisever dostlarım.

Bu yönetim kurulu toplantılarına gelmeyen isimlerin İzmir Koordinatörü Antalya Milletvekili Mustafa Köse’ye ihbar için ile koştuklarını da beyan etmeyi kendime farz bildiğimden yazmak isterim. Birde bu SKM başarısızı ve yoklama kaçağı arkadaş bu günlerde “kesin İl Başkanı olacak” diye bir parlatma kampanyası çerçevesinde janjanlı paketle bizlere sunulmaya çalışılıyor.

Bunların dışında dışarda konuşan isimlere de bir çift lafım var. Sevgili Reisimizin tarzı ile dile getireyim;

“Eyyyy vekil… İl başkanı Bülent Delican’ı yıkmak için gösterdiğin çabayı, partinin başarılı olması için gösterseydin, yaptığın karşıt toplantılar ve bu konuda insanlara konuştuğun kadar partimizin ve hükümetimizin icraatlarını anlatsaydın İzmir’deki durumumuz bu olmazdı! Sağda solda bu iş 23 Şubat'ta bitecek diye tarih vermeyi ve her seferinde yeni isimler üretmeyi sunmayı bırak ta kendi anlayışını siyaset anlayışını düzelt!”

Bu konuda belediye başkanlarına birşey demeyeceğim. Zaten partililerimiz kendilerinden çok şikayetçi olduğu için sürekli Allah'a havale ediyorlar. Bu kafayla giderlerse önümüzdeki dönem ilçeleri kayıptır. Sevgili başkanlar bırakın parti ile uğraşmayı millete "Ak Belediyecilik" nedir onu gösterin!

Adına sık sık övgüler dizdiğimiz ve İzmir’den vekil olduğu için gurur duyduğumuz Sayın Bakanım Binali Yıldırım Beyefendi; bu etrafınıza toplanan ve sizin adınıza güvenerek eyleme geçen isimlerin size gün geçtikçe zarar vereceğinizi bilmenizi isterim. Başta aday olduğunuz 2014 Yerel Seçimleri başta olmak üzere 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde yetersiz kaldıkları belli olan ve kaybetmemizde önemli oyları olanlar şimdi sizin paçanıza tutunarak siyasette kalma derdindeler. Zira o koltuklar onların tek varoluş sebepleri. Koltuk ile mülki ve idari ciddi güç sahibi olduklarını düşünüp siyaseti meslek durumuna getirenler var. Lütfen görün bunları ya da bu konuda sizi uyaranları ciddiye alın.

Sevgili Deliseverler

Ezcümle; “Bu filim yeni değil sevgili Deliseverler. Sayın Ömür Kabak ve Sayın Ömer Cihat Akay başkanlar içinde sahnelendi. O dönemlerden beri kara propaganda ile başkanlarla uğraşılan, çalışmaması için çaba sarf edilen, kendi koltuğunun derdi ile ekipten ekibe geçenlerin olduğu, içinde neredeyse 2 elin parmaklarını geçecek kadar hizip oluşan ve gittikçe CeHaPe’lileşen bir parti haline geldik. Böylesi bir partiden de başarı beklenmez!”

Allaha Emanet Olun!