• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • İZMİR
  • GÜNDEM
  • SİYASET
  • ASAYİŞ
  • SPOR
  • EKONOMİ
  • VİDEO HABER
  • Köşe Yazarları
  • SAĞLIK KÜLTÜR-SANAT EĞİTİM MAGAZİN
  • Ara
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Selma NALBANTOĞLU
  3. 24 OCAK'TA YİTİRDİKLERİMİZ
Yayınlanma: 27 Ocak 2019 - 16:51

24 OCAK'TA YİTİRDİKLERİMİZ

27 Ocak 2019 - 16:51
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
24 OCAK'TA YİTİRDİKLERİMİZ
Selma NALBANTOĞLU

“24 Ocak” dendi mi, hiç şüphesiz bağımsız lâik Türkiye ülküsünün yılmaz kalemi Uğur Mumcu’nun katledildiği gün gelir aklıma.

26 yıl önceki meşum “24 Ocak”!

Aynı zamanda 39 yıl önceki 24 Ocak’ın acı anısını da hatırlarım.

24 Ocak 1980 “istikrar tedbirleri” olarak da anılan kararlarla, Türkiye ekonomisini ithalata bağımlılıktan kurtarmayı amaçlayan sanayileşme hedeflerinden vaz geçildi; IMF-Dünya Bankası’nın öncülüğündeki yeni uluslararası sermaye düzenine tam bağımlı bir “yükselen piyasa” olarak eklemlenme kabullenildi.

Aynı yıl 12 Eylül darbesiyle başlayan uygulamalar, bu kararların çalışanlar için sosyal ve ekonomik sonuçlarının ne kadar yıkıcı olduğunu gösterdi.

Ama yalnız bu sonuçları değil acı olan.

Bu kararlar öncesi 1978-79 krizine denk gelen IV. Beş Yıllık Kalkınma Plânı’nın başına gelen de, bugünümüze dair dersler taşıyan hüzünlü bir tecrübeydi.

* * *

Bugün ekonomimizde ABD Başkanına “ekonominizi yıkarım ha!” deme cesaretini veren zaaflar o günlerde de vardı.

O gün de sanayimiz, yatırım malları ve ara malı girdiler bakımından ithalata bağımlı idi, bugün de bağımlı.

Dolayısıyla, bu gün nasıl döviz borcu üretiyorsa, o gün de üretiyordu.

Bir farkla, o gün uluslararası sermaye sözcülerinin -en azından kamuoyu önündeki- üslupları daha diplomatik nezaket taşıyordu. Bugün -o zamanlar olmayan- Çin “tehdidi” ve giderek ABD’nin borçlarını taşıması güçleştiği için sinirlerinin çok bozulmasından olsa gerek, tweet yoluyla bile hakaret derecesinde kabalaşıyorlar.

Ama bizim ekonomimiz açısından öz aynı: İthalat, dolayısıyla döviz bağımlılığı.

Bugün durum daha da feci; samandan ete, gübreye kadar, tarımda da ithalat bağımlısı olduk..

Peki, “24 Ocak kararları” niye o günkü IV. Beş Yıllık Plânı hüzünle hatırlatıyor bana?

Bir defa adına bakıp da düzgünce (1979-1983 dönemi) 5 yıl süren bir plân olduğu sanılmasın.

Dış borç öde(yeme)me krizine girilmiş, siyaseten çalkantılı yıllar..

“Bize plân değil pilav lâzım” diyen Demirel’in MC (“Milliyetçi Cephe”) koalisyonları ile CHP arasında gidip gelen hükümet krizleri dönemi..

IMF-DB baskısı altındaki bu çalkantılı dönemde, IV. plân, 1978 başında, çok hassas bir çoğunlukla hükümet olabilen Ecevit dönemine denk geldi.

Plânın ömrü de, Ecevit hükümeti gibi kısa oldu. Kâğıt üzerinde kaldı.

Önemi, Türkiye ekonomisini ithalat bağımlılığından; IMF-DB’na muhtaç olmaktan kurtaracak olan temel dönüşüme teşebbüs etmesinden geliyor. Neye teşebbüs?

Nazif Ekzen’in “Türkiye Kısa İktisat Tarihi” eserinden aktararak cevaplayayım:

“IV. Plan’da .. istenen şey, ara malları ve yatırım malı sektörlerinde yeni yatırımlar ve yüksek kapasite kullanımıyla iç kaynakları arttırmak..” (s. 85)

Yapamadı.

Bugünkü gibi bir dış ödeme krizindeki Türkiye’nin alacaklıları, IV. Plan’ın bu hedefine hayır dedi. IMF heyeti başkanı, Nisan 1979’da, “Türkiye’nin IV. Beş yıllık Kalkınma Plânı ve 1979 programında öngörülen politikalarla hiçbir yere varılamayacağını” söyledi.

Ne demişler, “borç alan emir alır!”

Dışarıdan gelen bu sinyal, içeride de hemen yankısını buldu.

IMF heyetinin uyarısı üzerinden çok geçmedi, TÜSİAD’ın Ecevit hükümetine karşı “Gerçekçi Çıkış Yolu” başlıklı ilanları başladı.

Ecevit hükümeti, bu dış ve iç baskılar altında dayanamadı. Aynı yıl Ekim’de istifa etti.

Tabii Ecevit’in IV. Plânının da sonu oldu bu. Uğur Mumcu’nun katledildiği 24 Ocak’tan 13 yıl önceki 24 Ocak’ta da bu sanayileşme plânımız rafa kaldırıldı..

Bu sanayileşme plânının idealist kadroları tasfiye edildi. Plânlama, (şayet kırıntısı kaldıysa) “plân değil pilav” anlayışındaki Demirel tarafından, Turgut Özal’a devredildi.

* * *

TÜSİAD bildirilerinin başlığındaki “Gerçekçi” nitelemesi toplumsal kesimlerin pozisyonuna göre farklı algılara karşılık gelebilir.

Türkiye’yi dışa bağımlı kılan üretim yapısında devrimci bir dönüşüm ihtiyacı duyan bir açıdan bakınca, o “Gerçekçi”lik, mevcut dışa bağımlılık gerçeğine boyun eğiş gibi görünüyor.

TÜSİAD’ın “Gerçekçi” bakış açısından bakınca da IV. Plân, gerçekçi olmayan bir romantizm gibi görünüyordur ihtimal.

Nereden bakılırsa bakılsın, netice olarak o ilanlardaki görüşlerin, yazarlarının da ifade ettiği gibi, IMF’nin o gün bize dayattığı “.. 24 Ocak 1980 kararlarına temel oluşturduğu..” belli. (bkz. 14 Ocak 2009 günlü t24.com.tr)

Aradan geçen 40 yıl sonra hâlâ yatırım malları ve ara malı girdilerde ithalata bağımlı bir ekonomik yapının ödeme krizini yaşıyoruz.

Bugün tarım ve hayvancılıkta ithalat bağımlılığı da cabası.

40 yıl önce IV. Plân sahiplerine “Gerçekçi”lik tavsiye eden özel sektörümüzün bugün ülkeye verebildiği şey yeni bir borç krizi oldu.

Ekonomimiz, ara malları ve yatırım malı ticaretinde açık vermeyebilecek bir yapısal dönüşüm görmediği sürece de, bu tür ödeme krizleri bitmeyecek.

Kısacası, 24 Ocak 1980 kararlarıyla sesi kısılan IV. Plân ruhunun yeniden silkinmesinden başka çare görünmüyor.

* * *

Bu ruh buharlaşıp kaybolmadı.

Bakın CHP programına, 1979’daki ahdini bulacaksınız: “Sanayi üretiminin ağırlıklı olarak ithal kaynaklı ara ve yatırım mallarına dayandırılması politikasına son verilecek” (s. 197)

Kurumsal  ahdimiz bu. İyi de kurumu yöneten kurullardan da duyabiliyor muyuz?

Ne yazık ki hayır..

Bir gün, temel siyasi faaliyet anlayışımız, “kim nereye, hangi makama gelecek!” histerisinden yakasını kurtarırsa, 24 Ocaklarda, ülkemizin pek çok değerinin ölüm yıldönümlerini anmanın yanında,

CHP programının bu gelecek taahhüdü üzerinde düşüneceğimiz;

bunu krizlerin olağan kurbanı halka anlatabilmenin yollarını arayacağımız

günler görebileceğiz inşallah!

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • MESELE SADECE SEÇİM REKABETİ DEĞİL - 04 Haziran 2025
  • "İKNA GÜCÜ" DÜŞERKEN ÖFKE YÜKSELİYOR - 11 Nisan 2025
  • DIŞTA KISILDIKÇA İÇTE YÜKSELEN DESİBEL - 04 Kasım 2024
  • SURİYE ÇIKMAZINDA ".. MIŞ GİBİ" YAPMAK - 08 Ağustos 2024
  • CHP'NİN GELECEK TASARIMI ÜZERİNE-2 - 13 Mayıs 2024
  • AKP'NİN KENDİNİ KANDIRMASI VE CHP'NİN GELECEK TASARIMI ÜZERİNE - 29 Nisan 2024
  • İÇİ KOF SÖYLEMLERİN ARDINDAKİ ACİZLİK - 14 Mart 2024
  • DEPREM FELÂKETİNİN BİRİNCİ YILINDA ARSA RANTI ÜZERİNE - 05 Şubat 2024
  • ENDİŞELİ "MUKTEDİRLER" - 31 Aralık 2023
  • ATATÜRK VE CUMHURİYET DÜŞMANLIĞI ÜZERİNE - 10 Kasım 2023
  • BORÇ ALAN KESESİNDEN (BAĞIMSIZLIĞINDAN, REFAHINDAN, İTİBARINDAN) YER - 12 Ekim 2023
  • DEĞİŞİM? EVET, AMA NASIL? - 11 Haziran 2023
  • 23 Nisan ve çocuklarımızın geleceği - 23 Nisan 2023
  • SÖZLER DE KALBİN AYNASIDIR - 04 Nisan 2023
  • "YEPYENİ BİR DÜZENİ GETİRMEK" - 10 Mart 2023
  • DIŞ AÇIK, DÖRDÜNCÜ PLAN VE 24 OCAK'A DAİR - 24 Ocak 2023
  • PARMAK HAREKETLERİ ÜZERİNE-2 - 25 Aralık 2022
  • PARMAK HAREKETLERİ ÜZERİNE-1 - 24 Aralık 2022
  • "İKİNCİ YÜZYIL"A GİRERKEN BİR SİYASAL-SOSYAL HAFIZA TAZELEME DENEMESİ - 09 Kasım 2022
  • DEZENFORMASYON-2 - 18 Ekim 2022
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Köşe Yazarları
BAŞKAN VE BAŞKAN
Sgül Ç
BAŞKAN VE BAŞKAN
MESELE SADECE SEÇİM REKABETİ DEĞİL
Selma NALBANTOĞLU
MESELE SADECE SEÇİM REKABETİ DEĞİL
Cem Şeker
Cem Şeker
Emekli Kooperatifi
Gülcan Pandora
Gülcan Pandora
Deprem Felaketinin Gölgesinde: Fırsatçılık ve Vurdumduymazlık
Adem NAKÇI
Adem NAKÇI
CHP'nin "Hal-i pür melali"
Acil İlçe Başkanı Aranıyor!..
Delinin Zoru
Acil İlçe Başkanı Aranıyor!..
Ayıbını hüner sanan Başkan(!)
İZMİR KAZANI
Ayıbını hüner sanan Başkan(!)
'Profesyonel Başkanlık' dönemi
12. Katın Gözcüsü
'Profesyonel Başkanlık' dönemi
HADİ UTANMADAN  KUTLAYALIM  ÇOCUK HAKLARI GÜNÜNÜ
Filiz BAHÇIVAN
HADİ UTANMADAN  KUTLAYALIM  ÇOCUK HAKLARI GÜNÜNÜ
OMG: OH MY GOD! 2
Nüans
OMG: OH MY GOD! 2
Işıldamak Gerek…
Ayşegül Tezcan
Işıldamak Gerek…
SONUÇ ASLINDA NE OLDU ?
Kemal ERİM
SONUÇ ASLINDA NE OLDU ?
Çok Okunan Haberler
Ali Koç 'Türkiye'nin en iyisi' demişti: Fenerbahçe'de sürpriz ayrılık!
Ali Koç 'Türkiye'nin en iyisi' demişti: Fenerbahçe'de sürpriz ayrılık!
Yiğit Bulut'un hastaneye kaldırıldığı ortaya çıktı: 'Durumu ağır'
Yiğit Bulut'un hastaneye kaldırıldığı ortaya çıktı: 'Durumu ağır'
Çeşme'de Yürek Yakan Tahribat: Orman Yangını Ardında Kül Olmuş Bir Doğa Bıraktı
Çeşme'de Yürek Yakan Tahribat: Orman Yangını Ardında Kül Olmuş...
Ana Sayfa
İZMİR
GÜNDEM
SİYASET
ASAYİŞ
SPOR
EKONOMİ
VİDEO HABER
SAĞLIK
KÜLTÜR-SANAT
EĞİTİM
MAGAZİN
Köşe Yazarları
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Üye Paneli
Günün Haberleri
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
  • ASAYİŞ
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • İZMİR
  • KÜLTÜR-SANAT
  • MAGAZİN
  • Röportaj
  • SAĞLIK
  • SİYASET
  • SPOR
  • Teknoloji
  • VİDEO HABER
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım